ZİYAN – HAKAN GÜNDAY

Kaynak belirtilmedi

                                                          

            Anladığım kadarıyla 2000’li yılların başında, komutanlarının emirlerini tam algılayamayan, doğuda, sınıra yakın bir yerde zorluk çekerek vatani görevini yapmakta olan bir asker, her şeyi tam yapamadığı veya yanlış yaptığı için sürekli komutanlarından ceza alır.

            Asker bir gün uykusunda Atatürk’ü suikastle öldürdüğünü görür. Bunun etkisinden kolay çıkamaz ve bir gün nöbeti sırasında yalnızken yanına Ziya Hurşit diye bir adamın ruhu gelir. (zamanında İzmir’de Atatürk’e suikast gerçekleştirmiş eski bir mebus). Başlarda Ziya’dan yani ruhtan korkan asker zamanla alışır ve sohbet etmeye başlar. Ruh, yurtdışına eğitim görmek için gittiğini, orada okuğu kitapları, rastladığı insanları, yaptığı eylemleri filan anlatır.

            Bir gün yine Ziya Hurşit’in ruhuyla nöbetinde sohbet ettiği sırada askeriyeye gelen bir vatandaşın üzerini arayıp silahını alır ve vatandaşın üzerinde ikinci bir silahı olabileceğini hiç düşünmez. Komutanla görüşen vatandaş görüşme esnasında belinden tabancayı çıkarır ve “ istesem seni bu tabancayla da vururum” gibi bir cümle kullanır. Bunun üzerine bizim asker mahkemeden ceza alır ve askeri cezaevine gönderilir.

            Gönderildiği ceza evinde bir grup sabıkalı askerlerle beraber ‘kendi nöbetinde ısındığı sobayı vermek istemeyen’ stajyer bir uzman askeri öldürürler. Karlar altında bir toprağa gömer ve barutlarla yakarlar.

            Asker her zamanki gibi boş kaldığında sürekli ruhla konuşmaktadır. Ruh, mebus olduktan sonra Atatürk’ün çevresince ilahlaştırılmasını yeni Türkiye için devrimlerin durması tehditi olarak algılar. Bunun üzerine İzmir’de Atatürk’e suikast gerçekleştirdiğini anlatır.

            Asker işlenen cinayetin meydana çıkmasıyla ceza evinin hücresine atılır fakat durumunda delilik belirtileri olduğu için Ruh hastalıkları doktoru onunla özel ilgilenir. Asker, doktora Ziya Hurşit adında bir ruhun sürekli yanına gelip kendisiyle sohbet ettiklerinden bahseder.  Bunun üzerine doktor bir araştırma yapar ve askerin Ziya Hurşit hakkında anlattıklarının devlet arşivinde gizli olduğunu ve hepsinin doğru olduğunu öğrenir. Konuyu daha da derinleştiren doktor, askerin ailesi yardımıyla da olsa Ziya Hurşit’in sevgilisine yazdığı mektubu bulurlar ardından Ziya Hurşit’in bizim askerin büyük büyük amcası olduğunu öğrenir.  “Bilgiler gen yoluyla geçebilir mi?” diye de düşünür.

            Askerin yanına gelen ruh tam Atatürk suikastını gerçekleştireceğini anlatacağı an bizim askerin aklından bir şey geçer. “Bu ruh öldüğü halde yanıma gelip anlayabiliyorsa bende geçmişe gidip onu durdurabilirim” diye düşünür. Asker, beyninde geçmişe yani Ziya’nın suikast düzenleyeceği güne gider. İzmir’de bir otel odasında Atatürk’ü öldürmeden önce sevgilisine mektup yazan Ziya Hurşit’i bulur. O’na kendisini tanıdığı ıspatlar ve Atatürk suikastından vazgeçirir.

            Asker, suikastın vuku bulmamasından az da olsa kendisinin payının olduğunu düşünür.

            Asker bir gün hücresinde uyurken koridorlardan gelen seslerle uyanır. Gelen annesidir. Yanında temiz kıyafetlerle gelen annesi, askerin elbiselerini değiştirir ve hadi gidiyoruz der. Dışarı çıktıklarında ise etraflarında bir sürü kamera ordusu ve komutanlar vardır. Kendisini içeriye atan komutana mikrofon uzatılır ve komutan şöyle der;
            “Evlatlarımız, bütün engellerine rağmen askerliklerini yaptılar. Bir günlüğüne de olsa temsili olarak vatani görevlerini yerine getirmiş oldular. Onlarla gurur duyuyorum.”

 

Kurgu ile gerçeğin, tarih ile geçmişin iç içe geçtiği bu psikolojik roman kesinlikle okunmalı. Kitap başlarda sıkıcı gelebilir ama 160. Sayfadan sonra kendiliğinden akıp gidiyor.

Simyacı
kendi kişisel menkıbesinin peşinden giden bir garip adem
Subscribe
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
Briket Makinesi Fiyatları ve Karşılaştırmaları: Ekonomik ve Çevre Dostu EnerjiÇözümü

Briket Makinesi Fiyatları ve Karşılaştırmaları: Ekonomik ve Çevre Dostu EnerjiÇözümü

Sonraki
Bir hüzün meselesi: Ekim

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.