Zincir üniversite anlayışı ve bilim…

Türk kökenli bilim erkeği ve kadının yurt dışında gösterdiği bilimsel başarılar, aklı selim birçok insanın durup düşünmesini gerekli kılıyor!

Keseye uygun ürünler satan, tüketiciye dost zincir marketler zihniyetini anımsatan, herkese üniversite, anne- babaya dost zincir üniversiteler anlayışı bilimin her kesime yayılması bağlamında önemli olduğunun altı defalarca çizilebilir…

Açılan bu üniversitelerde, akademik personelin bilgi ve birikimlerini sorgulamıyorum. Okur- yazarlıkları olduğuna göre ve isimlerinin başında titrleri yazdığına göre, belli bilgi ve birikime sahip olduklarını zaten sorgulamak hatalı olur.

Kütüphane ve araştırma olanakları, zaten şu dijital çağı yaşadığımız günümüzde pek de sorun değil…

Dünya görüşleri ve yaşam biçimleri ise bizim sorunumuz değil…

Bunları, zihnimde oluşan soruların parametrelerini oluşturmadığını belirtmek için dile getirdim. Asıl sıkıntı yaratan ve ana arteri oluşturan sorun veya sorular, zincir üniversitelerin varlığı nedeniyle ortaya çıkan ajanda notları.

Geçmişten günümüze, araştırma veya ortaya yeni bir buluş koyabilmenin belli maliyetleri olduğu kesin. Bu konuda, Nobel Kimya Ödüllü Prof. Dr. Aziz Sancar’ ın da işaret ettiği başarılı bilim erkeklerimizden Gebze Üniversitesinde, Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’nde Öğretim Üyesi olarak çalışan Doç. Dr. Nuri Öztürk’ ün şu sözlerine dikkat edelim:

“Nobel almak bir kriter olmamalı. Yurtdışı ve yurtiçinde çok sayıda bilime katkısı olan insanımız var” diyen Öztürk, şöyle devam ediyor: “Türkiye’de bilim adamı olmanın en önemli zorluğu araştırma için ayrılan bütçenin yetersizliği. Yurtdışındayken deneylerimde ne gerekiyorsa hiç düşünmeden talep ediyordum ve ertesi gün bu malzemeler elimizde oluyordu. Ancak ürünler çok pahalı olduğu için burada bir ürünü satın alacağınız zaman; ‘Bu deneyi ne kadar yapmak zorundayım?’ diye düşünüyorsunuz. Ayrıca malzemelerin bizlere ulaşması da ayları buluyor.” (1)

Ticarethanelere dönüşen zincir üniversitelerimizde, bilimsel araştırmalara ayrılan bütçenin ne kadar olduğu önemli. Akademik kariyer içinde olan ve araştırmalarıyla dikkat çeken değerli akademisyenimiz Doç. Dr. Nuri Öztürk’ ün sözleri, bilime ve bilimsel ilerlemeye önem veren herkesin dikkat etmesi gereken bir açıklama.

Aynı zamanda, ülkemiz üniversiteleri hakkında durum tespiti yapan sürmanşet fotoğraf!

Değiştirmemiz gereken zihniyet, üniversite okumak ile bilimsel çalışmalar arasındaki ayrımda, bazı protokollerin oluşturulması. En önemlisi de ünvanların ucuzlatılmaması. O unvanı, hak ederek alan ile almayan arasında sınırlar grileştiğinde, bilimsel anlamda, uluslararası arenada alacağımız sonuçlar, ancak yurt dışında yaşayan bilim erkeği ve kadınlarımızın başarıyla övünmekle sınırlı kalacaktır.

Doç. Dr. Nuri Öztürk gibi akademisyenlere, en az 10- 20 milyon dolar gibi hesaplarında olan bütçeler vermediğimiz sürece, beklentilerimizin ne olacağını merak ediyorum. Öztürk gibi insanlar; yazlık yaptırayım, lüks yaşam içinde olayım derdinde olmayan ama bilim tarihine ismini yazdıracak insanlar olduğunu bir an düşünüp doğru tespit yapalım.

murat ceyhan journalist
Subscribe
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
Sürrealizm akımının temsilcisi Salvador Dalí ve Eserleri

Sürrealizm akımının temsilcisi Salvador Dalí ve Eserleri

Sonraki
LİMİTSİZ ZAMAN

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.