Ben kağıtlara asla mutluluğumu dökmedim dökemedim Zehra. Ben hep acılarımı sığdırdım bu kağıtlara. İlk defa seni yazmak istedim ilk defa seni dökmek istedim bu kağıtlara. Bu mürekkep her zaman kan görürken ilk defa sana olan aşkımı görsün istedim. Ama galiba yazma sebebim artık bana fazla gelmen. Artık içimde dağ olup büyümen. Düşünüyorum Zehra hep düşünüyorum seni bende tanımlayabilecek bütün kelimeleri düşünüyorum. Hangi kelimeyi söylesem hep eksik asla seni tanımlamıyor Zehra’m. Seni tanımlayabilecek hicbir kelime bulamadım sözlüklerde. Hepsi ya çok eksik yada anlattıkları sen değilsin. Hicbir sıfata uymuyorsun sen hep büyük geliyorsun Zehra. Galiba sen sadece Zehrasın ama benimde en büyük sevdamsın be Zehra. Bu sözlerim sanki bir sitemmis gibi gelmesin kulağına. Sana sitem edemem ki ben. Sen en çok papatyayı seversin ya Zehra. Bizim için tuttuğum evin çevresine her yerine papatya diktim. Onları sularken severken sanki karşımda sen varsın gibi. Sen gibi öyle kırılgan bakıyorlar ki dokunmaya korkuyorum. Her gün onlara seni anlatıyorum Zehra. Seni her anlattığımda sanki daha bi güzelleşıyorlar bilemedim. Herşeye öyle güzel geliyorsun ki çözemiyorum seni Zehra. Evdeki herşey soldu gidişinle bilemedim. Ne yapsam geride getiremedim. Sen sanki giderken hatıralarının hepsini aldın gittin Zehra. Benim sensiz daha çok yıkılacağımı düşünmeden. Ama Zehra sen üzülme ben hepsini tekrardan dikiyorum. Senin için bizim için.
Zehra'ya Ulaşamayan Mektuplar -1
Subscribe
Giriş Yap
Yorum yapmak için giriş yapmalısın
0 Yorum