Yeniden yaşamak dedi.Ne demekti şimdi bu, ansızın çınlayan kulağımda. Sen sana biçilen hayatı kabullendin, sen senin için yazılanı yaşadın. Sahi neyin nesiydi bu kuru gürültü. Hiç payın yokmu bu hayatta. İyi kötü bölüşsek ya şu hayatı. Ben razı gelsem biçilene sende “benimde payım var böylesi ömürde” desen. Tek başıma kabullenmek zorunda kalmasam. Dizlerin kanaya kanaya öğrendin sen bisiklet sürmeyi , susuzluktan bayılırcasına koştun kedilerin peşinden , ne oldu şimdi.Neden yeniden yaşamaktan korkuyorsun ? Neyin kavgası bu kendinle ,benliğinle ? Sen yaratmadın mı bu benliği ? Ne zaman bitecek kendinle bu kavgan ? Yoksa öldün de haberin mi yok. Hatırla kendini bir solukta duşun altına attığın umutsuz gecelerini. İğne gibi omuzlarına batan su damlacıklarını .Akıp giderken ardından bakışını.Yine sabah oldu ,yeniden başladın yaşamaya.. Öyle zor değil senin için yaşamak sen sessizce ölürken yeniden dirilip burdayım dedin senin için yazılanlara. Ne bu sitem canım , ne bu naz hadi kalk yine kanayacak dizlerin kuruyacak ağzın, ciğerlerin. Öylece terketmek yok kulaklarında ki çınlama , yerini özgürlük çığlıklarına bırakana kadar. Bırakmak yok .. Öylece nasip deyip iç çekmek yok. Olmayanı olduramayınca nasibini suçlamak yok. Olmadı yapamadım , başaramadım diyeceksin yüreklice. Yoksa ne farkın kalır kaderden? Sen küçükken yaptığın yanlışlarla yüzleşmemek için annenin arkasına saklanmadın ki hiç . Şimdi suçu nasibine yükleyesin. Sen varolmak istedikçe varsın. Başarmak istedikçe başarılısın. Savaştıkça kazananısın.Sen kendi hayatının başaranısın.Benliğim.. İçimde bir yerlerde büyüttüğüm ilmek ,ilmek acılarla ördüğüm. Derin , derin işlediğim benliğim. Kaçırdığımız ilmeklerin ardına bakacakmıyız daha ? Neden yenilerini atmıyoruz ki ? Önceleri derin ,derin nefes almak için denize ihtiyaç vardı.Sonraları mis gibi kokan ıslak toprağa. Bir gün ne içine çektiğin denizin derin nefesi, nede burnuna çektiğin o mis gibi ıslanmış toprağın kokusu avuttu seni. Sende farkettin işte . O görmezden geldiğin yaşamayı yenisi lazımdı sana. Eskiyi hatırlatmayan ,hiç yaşanmamış sayan. Yeni bir diz lazım kanatacak , yeni bir yürek lazım kedileri , manolyaları bağrına basacak. Daha hiç yaşamadın ki sen. Başkaları yaşadı sende, içinde. Başkaları varolsun diye verdin tüm çabanı. Hayatın içinden kopup çıkmak bile senin korkun değildi. Sorgula biraz neden bir ağaç neden bir kedi değilsin ki ? Neydi bizi ayıran ,ayrıştıran. Nefes alıyorsun öylesine. Birinin bahara kadar galip geleceği çok kışlar var. Boynunu bükmeden ayakta kalacağı soğuklar , karlar. Yuva olacağı kuşlar var. Meyve verip doyuracağı çocuklar. Çiçek açıp umut olacağı aşıklar var. Birinin geceyi nerde güvende uyuyarak geçirim kaygısı. Bu gün en leziz yemeği hangi kapıda bulurum umudu. Hiç yakalayamacağını bildiği halde kovalamaktan vazgeçmediği kuşlar var ,azmi var. Sahi seni onlardan ayıran neydi sende bunların olmayışı mı ? Üstünlük terazinde kim ağır bastı? Umudu , azmi , hayalleri olan onlar mı ? Yoksa hiç birine sahip olmayan ,öylesine yaşayan , benliğiyle savaşan sen mi ? Yeni bir hayat lazım sana. Yeniden yaşayacağın. Bu günde yaşadım öyle kana , kana .Bu günde yaşadım öyle içime sine , sine . Bıkmadan ,usanmadan , yorulmadan yaşadım bu gün, diyeceğin yeni bir hayat lazım sana ..
Yeniden Yaşamak
Subscribe
Giriş Yap
Yorum yapmak için giriş yapmalısın
0 Yorum