Yaşanılan her toplumda herkesin kesinlikle uyması gereken, toplumlarına ait kurallar vardır. Bu kurallar genellikle yazılı olarak bir yerlerde yazmaz, hukuka ait değildirler. Dünyanın her yerinde geçerli olan bu kurallar, aslında hepimizin günlük hayatında uyguladığı kurallardır.
İşte, yazılı olmayan ama herkesin bilmesi ve uygulaması gereken toplumsal kurallardan bazıları:
- Birinden ödünç aldığınız eşya zarar gördüyse özür dilemekle yetinmeyin, yenisini alın.
Size güvenerek bir eşyasını emanet eden insanı suistimal etmeyin. Eğer bir kusur işlediyseniz, onun arkasında durun. O an imkânınız yoksa bile daha sonra alacağınızın sözünü verebilirsiniz.
- Paketinde tek dal sigarası kalmış birinden sigara almayan.
Sigara içen için dünyanın en önemli şeylerinden biridir ve son kalan sigara çok değerlidir. Paketinin yarısı dolu olan bir arkadaşınızdan rica edin.
- Biriyle tanıştığınızda ast-üst mesajı vermediğinizden emin olun, mutlaka ayağa kalkın.
İnsanlara tanıştığınızda insanlara daima nazik olmak gerekmektedir. Ast-üst ilişkisi iş hayatında önemli ama insan ilişkileri daha önemlidir.
- Biri sizi yemeğe davet ettiyse ve hesabı davet eden taraf ödeyecek ise menüdeki en pahalı yemeği seçmeyin.
Bir arkadaşınız size yemek ısmarlamak isteyebilir. Sizi bir restorana davet ettiğinde menüdeki en pahalı ya da en ucuz yemeği seçmeyin. Ortalama güzel bir yemek seçin ve mutlaka siz de karşılık verin.
- Eğer bir kadın yaşından genç gösteriyorsa, bunu onunla mutlaka paylaşın.
İltifat etmek gerçekten güzel bir alışkanlıktır. İnsanları gülümsetmek, onların kendilerini iyi hissetmesini sağlamak sizi de iyi hissettirecektir.
- Restoranda garson bir şey getirdiğinde veya komi tabakları topladığında mutlaka onlara teşekkür edin.
Biri insanı en kıymetli gösteren şeylerden biri kendinden ast konumda olan birine nazik olmak ve teşekkür etmektir.
- Düğünlerde dans etmek istemeyen birini zorlamayın.
Biri bulunduğu konumda kalmak istiyorsa onu asla kaldırmakla uğraşmayın. Neden oturmak istemediğini bilmiyorsunuz ve bu ısrar büyük ihtimalle onu çok rahatsız etmektedir.
- Başkasının telefonunun ya da bilgisayarının ekranına uzun uzun bakmayın.
Özellikle telefonunu bir fotoğraf göstermek için gösteren birinin telefonunu sağa sola hareket ettirip kurcalamayın.
- Twitter, Instagram, Facebook fark etmez. Dostlarınızın gönderilerini beğenin.
Siz önemsemiyor olabilirsiniz ama emin olun arkadaşlar bunu çok önemsiyordur.
- Birinin vücudundaki değişimleri yeni bir şey keşfetmiş gibi söylemeyin.
Yok saçın mı döküldü, yok kilo mu verdin, yok kilo mu aldın… Bu soruları kimseye hiçbir türlü sormayın. Size ne kardeşim!
- Otopark çizgileri öylesine çizilmedi, bir amaca hizmet ediyor.
Siz o çizgileri hesap etmediğiniz için sizin sağınıza soluna park edenler de çizgilere uyamıyor ve bu bir otopark alanında sonsuza kadar süren bir döngü halini alıyor.
- Sizin ile yolculuk edenler var ise araç kullanıyorsanız telefonunuzla oynamayın.
Fakat özellikle dikkat edin, tek başınayken de telefonunuzla oynamayın.
- Umumi tuvaletteyseniz fazla vakit geçirmeyin. İşinizi bitirin ve hemen çıkın.
Ortamda uzun kuyruklar oluşturmanın alemi yok ve bulunduğunuz yer de evinizin tuvaleti değil. Herkesi düşünmek zorundasınız.
- Son önerimiz de Mevlana’dan: Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi olun.
Başkasının kusurunu örtmekle ilgili güzel bir anekdot paylaşmak istiyorum:
Amerikan başkanı John F. Kennedy yabancı bir ülkedeyken masadaki kâsenin içinde kokulu sıcak suyun elleri temizlemek için olduğunu bilmediğinden çay zanneder ve içer. Bunu fark eden ev sahipleri ise Kennedy’ı orada bozmak yerine aynı hareketi tekrarlar ve bir yudum da o alır.
