Bir zamanlar okyanuslarda terör estiren korsanlar, dönemin katilleri günümüzün ise en ilgi çeken karakterleri olmuştur. Ayrıca korsanlar bir gözlerini kapatan maskeleri, korkutucu emirler yağdırdıkları ekipleri ve omuzlarında papağanlarıyla günümüzde pek çok filme de konu olmuştur. Peki tarih boyunca çevresine dehşet veren işgal ve eylemleriyle nam salmış 5 korsanı yakından tanımaya ne dersiniz?
1. Karayip Korsanları’na Konu Olan Yenilmez Kara Sakal
Gerçek ismi Edward Thatch olan Kara Sakal, 18. yüzyılın başlarında West Indies ve doğu sahillerindeki Amerikan kolonileri civarında faaliyet gösteren yenilmez olarak adlandırılan İngiliz korsandır. Kalın siyah bıyığı ve korkunç görünüşünden dolayı Kara Sakal lakabını almıştır. 1717 Kasım’ında bir Fransız köle gemisini ele geçirdi, 40 silahla yeniden donattı. Daha sonra gemiyi Kraliçe Anne’nin İntikamı olarak adlandırdı. Bu ekstra ateş gücüyle kasaba sakinlerinin büyük bir ilaç sandığı için taleplerini yerine getirene kadar Güney Carolina’daki Charleston limanını abluka altına aldı. Kuzey Carolina’da birkaç ay boyunca kaldı. Gemisini karaya çektikten sonra yaşayanlardan başarı ile fidye aldı. Thatch kraliyet tarafından bahşedilen affı kabul etti ama hemen denize geri döndü. Bu olaydan sonra Kara Sakal İngiliz Donanması ile savaşta öldürüldü. Efsaneye göre, yenilmez hale gelmeden önce vücudunda 20 bıçak yarası ve beş ateşli silah yarası vardı. Kara Sakal’ın büyük bir parçası olduğu sözde Altın Korsanlık Çağı, sadece birkaç yıl daha sürdü. Ancak Kara Sakal, “Karayip Korsanları” dahil pek çok kitap, oyun ve filmde “yenilmez” olarak canlandırıldı.
2. Kalp Yiyen Korsan Francois L’Olonnais
L’Olonnais, 1600’lü yılların ortalarında Karayip Denizi’ni dolaşan, devlet destekli uzmanlar ve dürüst haydutlar arasındaydı. Jean-David Nau olarak da bilinen Francois L’Olonnais, İspanyolların yoğun bir nefretini barındıran bir Fransız korsandı ve bu nedenle o dönem bütün İspanyollar tarafından korkulan biriydi. Düşman mürettebatından istediği bilgiyi elde etmek için işkence ve zulmü kullandığı biliniyordu. Bir keresinde tüm mürettebatı öldürmeden önce bir İspanyol Kaptan’ın atan kalbini yediği söyleniyor. Korsanın ölümü de yaptığı zulümlerkadar kötü oldu. Efsaneye göre L’Olonnais, bir yamyam tarafından yakalanıp yendi.
3. Osmanlı’yı Güçlendiren Korsan: Barbaros
Türk denizcilik tarihinin en önemli Kaptan-ı Derya’larından Barbaros Hayrettin Paşa aslında Akdeniz’de korku salan bir korsandı. Kuzey Afrika’nın Barbary Sahili’nden yola çıkan Barbarossa (İtalyanca’da “kızıl sakal” anlamına geliyor) kardeşler Oruç ve Barbaros Hayrettin Paşa’nin gerçek ismi olan Hızır, Akdeniz’deki Avrupa gemilerini ele geçirerek zenginleşti. İspanyolları hedef almaya başladılar. 1516’da Osmanlı sultanı Yavuz Sultan Selim erkek kardeşinin ölümünün ardından Hızır’ı Barbary Sahili’nden sorumlu tuttu. Barbary Sahili Kuzey Afrika kıyı şeridini, Avrupa’nın kıyı köylerini terörize eden korkunç korsanlara ve köle tüccarlarına ev sahipliği yaptığı bir yerdi. Tunus ve Cezayir gibi pek çok yerin sahibi olan Barbaros Hayrettin Paşa, Akdeniz’de İspanyolların korkulu rüyası oldu. Papa’nın kendisini yok etmek için özel olarak oluşturduğu “Kutsal Birlik” filosu dahil olmak üzere çeşitli Hıristiyan düşmanlarıyla savaştı. Osmanlı İmparatorluğu ise korsanlık yaparak elde ettiği güçten ve denizcilik bilgisinden yararlanarak Barbaros Hayrettin Paşa’yı deniz ordusunun başına geçirdi ve onun sayesinde Akdeniz’de büyük güç elde etti.
4. İşkence Yapmaya Tutkulu Ned Lowe
Hırsızlıktan korsanlığa geçen bir İngiliz suçlu olan Ned Lowe, günündeki en başarılı korsanı değildi ancak zulüm ve işkenceye olan tutkusu nedeniyle belki de en çok korkulanıydı. İnsanlara işkence yapma isteği sadece düşmanları için geçerli değildi. Gemideki aşçısıyla “yağlı adam” diye dalga geçip eğlenmek için bir gemiye bindirip üzerine ateş açtığı bilinir. Bununla birlikte, düşman kaptanlara yaptığı muameleyle de çok ünlüydü. Bir keresinde bir düşmanın dudaklarını kesmişti. Ayrıca Lowe dudağı pişirip düşmanına yedirmişti. Pek çok kitaba ve filme konu olan acımasız Lowe, en korkunç korsanlar listesinde yer almayı hak eden bir korsan.
5. Fahişelikten Kraliçe Korsanlığa Uzanan Bir Hayat: Ching Shih
Dünyanın en ünlü ve çevresine korku salan korsanlarından olan Ching Shih 1775’te Çin’de doğduğu düşünülüyor. Ching Shih aslında genelevde çalışan bir fahişeydi. Kırmızı bayrak filosunun komutanı Zheng ile evlendikten sonra hayatı değişti. Filoyu birlikte yönetmeye başladılar. Ching’in stratejileri sayesinde ilk önce 200 gemiden 600 gemiye, daha sonra da 1700-1800 gemiye ulaştılar. 1801’de başlayan bu başarılı birliktelik 6 yıl sonra 1807’de Zheng’in ölümüyle son buldu ancak asıl bundan sonra Ching gerçek bir korsan kraliçesi oldu. Filosu Portekiz, İngiliz ve Çin donanmasıyla yüzleşebilecek güçteydi ve herkes bu filodan korkuyordu. Filosuna yasa olarak kabul edilen kurallar koyan Ching bu konuda çok katıydı. Kendisi de bir kadın ve eskiden fahişe olduğu için esir düşen kadınlara karşı hassastı. Kendi filosundakilere koyduğu kanun hükmündeki kurallardan bazıları şunlardı:
– Filoya sadakatsizlik yapan korsan idam edilir.
– Tecavüz eden korsan idam edilir.
– Kızıl bayrak filosunun kurallarından birini çiğneyen korsan idam edilir.
– Filodan kaçmaya çalışan korsanın kulakları kesilir.