Darmadağınık bir zihinde çürüyorum.
Sadece şikayetleniyorum, değiştirmek için elimden bir şey gelse bile yapacak gücü kendimde bulamıyorum.
Buraya daha önce eğitim hayatımla ve orada yaşadığım zorluklarla ilgili bir yazı yazmıştım ama sildim. Orada durması beni rahatsız etmişti ve değişen çok şey vardı. Güncellemek istedim ama bu sefer anlatacaklarım daha uzun sürecek gibi. Okumak isteyenleri sıkmamak adına bir kaç ayrı yazı olarak paylaşacağım.
Ben robot gibi büyüdüm. Ders çalışmam her şeyden önemliydi. Hayatımı bununla kurtaracağıma inancı tamdı ailemin. Doğru eğitimdir bir insanın hayatını kurtaran. Benimkinin eleştirilecek çok şeyi vardı. Evet herkesin hayatında ufak tefek pürüzleri olur. E biz de yaşadık tüm bunları ne yapalım yani de diyebilirsiniz ama olan tek şey yazmak istemem. Popüler olmak değil niyetim. Binlere değmesem de olur. Tutamıyorum zihnimde. Yazmam gerek sadece.
İlk pürüzlerim baskıcı bir ilkokul öğretmeniyle tanışmamla başladı aslında. Öğrencilerinin hepsinin başarılı olmasını isteyen ve bu başarılarla övünmeyi seven biriydi. Her öğretmen öğrencilerinin başarılı olmasını ister ve bundan gurur duyar ama yöntem normalden biraz farklıydı. Ben, bir ilkokul öğrencisin ağlayarak gece birlere kadar ders çalışmasını asla uygun bulmayacağım. Senelerce kendimin işe yaramaz bir öğrenci olduğunu düşündüm çünkü ne kadar tekrar edersem edeyim çarpım tablosunu ezberleme konusunda hep zorlandım. İdealist ve baskıcı bir öğretmenin yanında bir de çocuğunun en yukarıda olmasını isteyen bir anne vardı hem de. İstemesi çok normal. Kimse çocuğu başarısız olsun istemez ama benim için okulda başlayan eziyetin evdeki devamıydı. Ailede ki istekler yapabileceğimden veya ,da bilmiyorum kaldırabileceğimden mi demeliyim, fazlaydı. Zaten bütün arkadaşlarımda rakiplerimdi.
Ne olursa olsun hiç yetemedim kimseye. Ne aileme, ne öğretmenime, ne arkadaşlarıma, ne de kendime.
Çocukken hayalim en tepede saygı duyulan biri olmaktı. Neden? Çünkü toplumun olmamı istediği kişi buydu. Peki ben ne istiyordum bunu merak eden var mıydı? Senelerce bu algıyla büyüdüğüm için asla neleri yapmaktan hoşlandığımı bulamadım. Lise çağlarıma döndüğümde bir çok farkındalığı o zaman yaşadığı görüyorum. O sıralarda çok şey değişti.
Ben lise sıralarında büyüdüm.
Böylece birinci bölümü bitiriyorum. İkinci bölümdeki duygularımda görüşmek dileğiyle.