Genelde köylerde ya da mahallelerde yapılan ve gecikmiş yağmurların başta geçim kaynakları olan tarlalarına sonra da yaşadıkları bölgeye yağmasını isteyen sakinler, kimi yörelerde oruç tutarak başlar. Hoca minbere çıkmadan,bir kılıca ya da asaya dayanarak toprak üstünde dua eder. Ahali hep birlikte namaz kılar. Ağaçlara oyuncak salıncaklar içinde oyuncak bebekler asılır. .
Çocukların geçit töreni diyebileceğimiz kısım en renkli ve görülesi kısmıdır bu inanışın. Çocuklar eski,yamalı fakat temiz kıyafetler giyer. Hatta ceketler ters giyilir,saçlar dağıtılır. Ellerinde gelin gibi süslenmiş bir kukla taşırlar veya içlerinden birini gelin gibi giydirirler. Gelin bereketi simgeler ve en önde taşınır.Her evin önünde çocuklar başlar hep bir ağızdan maniyi/türküyü söylemeye: Hot bodi bodi/Anan baban neden öldü/Bir kaşıcık sudan öldü/Tarlalar yarık yarık/ Çiftçilerin beli bükük/Yerden bereket gökten yağmur/Ver Allahım ver/ Sicim gibi sulu sulu yağmur. Kapı açıldığında ise gelinlerini gösterip ev sahibine seslenirler: Çömçeli gelin çöm ister/Bir kaşıcık yağ ister/ Yağ verenin oğlu olsun/ Bulgur verenin kızı olsun/Ver Allahım ver/Ayağım çamur başım yağmur ister.
Ev sahiplerinin verdikleriyle köyün/mahallenin en yoksul evinde pilav yapılır. Çocuklar pilavdan yer, kalan tüm erzak ve pilav o evde bırakılır. Fatiha duası bilen çocuklar dua eder, bereket dilerler. Bu gelenek üzerine araştırmalar, yüksek lisans tezleri vardır. Ne mutlu bize ki böylesi kültürel verimliliği yüksek bir şehirde yaşıyoruz. Bereketli günler
.