Uncut Gems (2020) Film İncelemesi

Uncut Gems (2020) Film İncelemesi

Müziklerle gerilimi hissettirmek. Değerli taşlarla ve değerli olanlarla insanın imtihanı…

Öncelikle Adam Sandler’dan bahsedeyim. Adam Sandler’ı  ilk tanıdığım zaman  Rob Schneider ‘ın bir filmini ilk izlediğim zaman oldu.  E tabi ki en çok tutan ve bilindiği filmlerden biri olan Click  filmi ne tarz bir oyuncu olduğu hakkında insanlara fikir veriyordu. Stand-up gösterileri yapan ve gişe komedi filmleri yapan bir oyuncuydu. Fakat bazı filmlerinin senaryosu bir komedi filmine göre baya iyiyken, bazı filmleri ise sıradan komedi filmi senaryosuna sahiptir. İlk cümleme örnek :  50 First Dates filmi örnek verilebilir. İkincisine ise  Jack and Jill. Bu film belki de en sevilmeyen ve eleştirilen filmi oldu çünkü çok zorlamaydı.Fakat yıl 2020 ve bir Netflix filmi ile Adam Sandler trajikomik bir kumar bağımlısı karakter ile Uncut Gems filmiyle karşımıza çıktı. Yönetmenler Benny ve Josh Safdie kardeşler. Daha önce ikisinin de bir filmini izlememiştim ama bir yerde bu filmi çekmek için finansör aradıklarını çünkü en çok bu filmin senaryosuna güvendiklerini okudum.

Filme gelirsek, en çok konuşulan ve tartışılan filmin müzikleri oldu sanırım fakat ben çok beğendiğimi söyleyebilirim çünkü ne de olsa bu film bir gerilim filmi ve izleyenlere gerilmeyi vaat ediyor ve bunu çok büyük oranda kullanılan müziklerle sağlamışlar diyebiliriz. Bu tarzda diyalogsuz ve kamera hareketleri olmadan sadece müzikle bir filmin size gerilimi hissettirmesi bence çok güzel ve eşsiz bir olay. Mesela, Kevin Garnett’ın taşa bakarken Howard’ın standa yaslanmamasını sürekli ikaz etmesine rağmen standı parçalamasında çok güzel bir şekilde görüntü ve müziklerle o gerilimi hissediyoruz. Ayrıca, üst üste binen diyaloglar ve kaos ortamı da biran da bir şeyler olacağı hissini çokça yaşatıyor. 

Karakterimiz Howard’ın da dükkanının bulunduğu New York, 5th Avenue’da bulunan çoğu mücevher dükkanını Yahudiler’in işlettiğini görüyoruz. Merak ettiğim için bir bakayım dedim ve  bu ünlü mücevher sokağında günde 400 milyon dolarlık değerli taş satışı gerçekleştiğini öğrendim . Bence günlük için çok yüksek bir rakam. 1800 yılının başlarından beri aile dükkanları bu sokağı domine ediyormuş. Yani bu sokak değerli taş denilince New York’ta herkesin aklına gelen ve tekel haline gelmiş bir yer. Filmde alt metin olarak kumar bağımlılığı çok güzel işlenmiş. Howard’ın Celtics – Sixers maçına oynadığı bahsi izleyişi ve Garnett ile karşılıklı otururken borcunu tefecilere vermek yerine bu maça oynayıp kazanacağına emin olması ve oynadığı bahsi bir nedene bağlaması gibi olaylar direk bu bağımlılığın ne kadar ciddi olduğu ile alakalı göndermeler.

 Ayrıca, Etiyopya’da ki işçilerden bahsederken Howard, birçok Etiyopyalı işçinin bu taşı bulmak için kazarken ne tür zorluklar çektiğini küfürlü konuşarak espri yollu müşterilerine pazarlıyor. İlk sahnede, Etiyopya’ya gidip bir işçinin bacağının kırıldığını görüyoruz. Burada vurgulamak istediğim nokta, film bu taşın yolculuğunu güzel vurguluyor. Yüzlerce işçi bu tip taşlar için şirketler adına madenlerde can verebiliyor veya sakatlanabiliyor. Bir opal taşı ve onun New York’ta bir kuyumcudan bir NBA yıldızına yolculuğu ile verilmek istenen mesajlar çok kaliteliydi. Değerli bir taş ve onun New York’ta ki bir kuyumcu ve Etiyopya’da ki bir işçi için taşıdığı iki farklı anlam. Garnett için uğur kaynağı, Etiyopyalı bir işçi için belki de madenlerde onu çıkarmakla hayatını her gün riske ettiği için taşın getirdiği nefret. Çok farklı temaları birbiri ardına işleyen kaliteli bir Netflix yapımı olmuş diyebiliriz.

Film İle İlgili Gereksiz Bilgiler 

Film, Safdie Kardeşler’in babasının Manhattan Diamond Bölgesinde Howard adında bir adam için satıcı olarak çalıştığı zamandan ilham almış.  Safdie Kardeşler ve babaları da Yahudiler ve hevesli basketbol taraftarları.  

 

 

Kevin Garnett ve The Weekend’in oynadıkları ilk film.

 

Senaryonun ilk taslağı 2009’da yazıldı. Safdie Kardeşler her zaman Yahudi bir aktörün Howard’ı canlandırmasını istedi, bu yüzden senaryoyu ilk başta reddeden Adam Sandler’a tekrar verdiler. Kardeşler karakterin gerçekten genç bir oyuncu tarafından oynanması gerektiğine karar vermeden önce,Harvey Keitel ve Sacha Baron Cohen’i rol için  düşündüler.  

www.tunahanince.com

Tunahan İnce
www.tunince.com Okuyorum sonra yazıyorum.
Subscribe
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
Eylülde Öksüz 4
Sonraki
Portakallı Bisküvi
Portakallı Bisküvi

Portakallı Bisküvi

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.