Umut veren kargalar.

Sabah kahvesiz olmaz. O kahve illa ki içilecek. O günkü ruh haline göre sade veya sütlü. Tabii ki kahvaltıdan sonra. Ben de mide problemi var. O yüzden kahveyi aç karnına içemem.

Bir fincan kahvenin, kırk yıllık hatırı var derler. Geçen de gördüm, altmış yaşına giren bir adam doğum gününü şöyle kutlamış: “Bugün yirmi yaşında içtiğim kahvenin hatırını ödedim.” 😉

Kaç gündür evdeyim. Sıkıldım. Biraz dışarı çıkacağım.

Balkonun kapısını açtım. Hava güzel. 

Burada kargalar var. İnanılmaz belki ama, ben kargaları ve karga sesini çok severim. Bana huzur verir.

Evimizden neyse ki biraz ağaç görünüyor. Koca koca betonların arasından. Ne de olsa, bir beton kentte yaşıyoruz.

Kargalar bana umut verir. Her şeye rağmen hala bir umut olduğunu söyler.

Arada martı sesi, köpek sesi de var burada. Yalnız değiliz elbette. Bu dünya sadece insanlara ait değil. İsterseniz arada bir başınızı kaldırıp, bakın gökyüzüne. Bu kadar keşmekeş, bu kadar insana, bu kadar kötülüğe rağmen hala yaşayabiliyorlar.

Evet, onları görünce çok seviniyorum. Umutlanıyorum. Bir de sokakta yaşayan kediler var. Hala varlar. Keşke hep var olsalar. Hiç yok olmasalar.

Dünya, sadece insanlara ait bir yer olsa, bence çok çirkin bir yer olur.

Ağaçlar da olsun, çiçekler de olsun, kuşlar da olsun, kediler de olsun, köpekler de olsun.

Dünya diğer canlılarla daha güzel.

Her yer beton olmasın!… Lütfen!… 

Gri Mavi
GRİ MAVİ
Subscribe
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
Mood’una Göre Moda
Sonraki
3000 TL Altı En İyi Telefonlar

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.