Türk Kahvesi ve Tarihçesi

Türk Kahvesi ve Tarihçesi

   Türk Kahvesi ve Tarihçesi

   Kahve denilince akla hep güzel şeyler gelir. Güzel anılar,huzur…Bana göre ise mutluluk…Evet bence kahvenin mutlulukla bir ilgisi olmalı içeriğindeki maddelerden kaynaklı insana enerji,canlılık veren kahve kararında içildiğinde faydaları epeyce var.Güne başlarken veya öğleden sonra içebilecegimiz ,içimizi ısıtan veya serinleten,cazibeli kokusuyla gönlümü fetheden kahve… Tabi ki vücutta kortizon denilen stres hormonunun salgılandığı saatlere uygun olarak 08:00-09:00 arası öğlen 12:00 ile 13:00 arası içilmesi daha etkili olacaktır.

   Biraz kahvenin tarihçesinden bahsetmek istiyorum, M.S. 850 yılına dayanır. Her şey Kaldi adında, Etiyopyalı bir sığırtmacın, güttüğü keçilerin bir meyveyi yedikten sonra canlanmalarını fark etmesiyle başlamış. Kendisi de bu meyveyi denemeye karar vermiş ve yedikten sonra duyduğu güç ve mutluluk çok hoşuna gitmiş. Daha sonra keşişler denemiş bu gizemli meyveyi; ancak acı tadını beğenmediklerinden hepsini ateşe atmışlar. Kısa süre sonra lezzetli aroma kokusu hoşlarına gidince çok meraklanmışlar ve kavrulmuş meyvelerden bir içecek demlemişler öylesine güzelmiş ki ortaya çıkan içecek, içmişler de içmişler ve bütün gece ayakta kalmışlar.Bunu Allah ın bir hediyesi olarak görmüşler. Sonra tüm bölgeye yayılmış kahve tohumunun ünü ve M.S. 1000 yılında kahve yemen de üretilmeye başlamış.

   Osmanlı imparatorluğu Yemen’e doğru genişledikçe Kanuni Sultan Süleyman döneminde kahveyle tanışmışlar. Yemen Valisi olan Özdemir Paşa,lezzetine hayran kaldığı için kahveyi İstanbul a getirmiş ve sarayı kahveyle tanıştırmış. Böylece Türk kahvesinin de ünü başlamış.

   Türk kahvesinin çeşitleri de farklılık sevenler için güzel. Sütlü Türk kahvesi,yumuşak tat sevenler için; menengiç, daha az kafein içerir ben ara sıra tercih ediyorum.Dibek ise adını yapılış tarzından alır. Kahve çekirdekleri dibek denilen havanlarda dövülür. Yoğun kıvamlı ama yumuşak lezzetli olan bir alternatif. Bu çeşide Ege yöresinde sıkça rastlayabilirsiniz.Mırra ise kulpsuz daha küçük bardaklarda ikram edilir özelliği bir kaç defa demlenmesidir ve hazırlanması yaklaşık iki saati bulur.Özellikle Güneydoğu Anadolu bölgesinde sıkça rastlanır. Cilveli kahve ise,klasik Türk kahvesi üzerine öğütülmüş kavrulmuş badem konularak yapılır.Çeşitleri daha oldukça fazla.Ben hepsinin tadına bakın derim 🙂

   Osmanlı zamanında eve misafir geldiğinde hemen ev sahibi kahve ikram edermiş, yanına bir bardak su koyarmış. Eğer suyu kahveden önce içerse, karnının aç olduğu anlamına gelir, hemen sofra kurulurmuş. Kültürümüzde önemli yeri olan Türk kahvesi lokumla beraber ikram edilmesi önemlidir. Son zamanlarda daha popülerleşti ve tüm dünyaya yayılmaya başladı. Büyük kahve markaları menülerine Türk kahvesini ekleyince haliyle hayran kitlesi de arttı.Bir kahvenin kırk yıl hatırı olur derler,öyle olması dileğiyle şimdiden afiyet olsun… 🙂

Portakal_cicegim
İstanbul Aydın üniversitesi mezunu Okumayı ve yazmayı seven
Önceki
Kitap Tavsiyesi: Franz Kafka- Dönüşüm

Kitap Tavsiyesi: Franz Kafka- Dönüşüm

Sonraki
Çizgiler

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.