“Tüm evreni aradım ve kendimi onun gözlerinde buldum.” şarkı sözünden hissettiklerimi yazıya dökeceğim bakalım nasıl bir sonuç çıkacak? İyi okumalar dilerim ✨
Tüm evreni aradım ve kendimi onun gözlerinde buldum. Onu ilk gördüğümde anlamıştım. Benim evim o olacağını o an hissetmiştim. Belkide evrenin bana en büyük işareti buydu. Evet kendimi onun gözlerinde buldum bulmasına da peki kader bizi gerçekten yan yana getirecek miydi? Orası ise kocaman bir boşluktu. Peki, her şeye rağmen herkese karşı ben yinede onunla yan yana gelmek istiyor muydum? Evet. Neden olmasın ki? Onun yanındayken kendimi daha çok mutlu ve daha çok huzurlu hissediyordum. İlk defa birinin yanında saçma sapan hareketler yapıyordum ve nedense hiç umursamıyordum. Nasıl davranmak istiyorsam öyleyim ve eskiden güzel değilim diye kendimi sevmiyordum ama onun yanındayken tipimi falan hiç umursamıyorum. Nasıl gözüktüğümün de artık bir önemi yokmuş gibi hissediyorum. Ama birde içimde tuhaf bir sıkıntı var. Ya tek taraflıysa ya sadece benim ona karşı hislerim varsa ve onun bana karşı hisleri yoksa peki ne yapacaktım? Ondan vazgeçmeyi göze alacak mıydım? Eğer küçücük de olsa imkansızlık varsa. Evet vazgeçmeyi göze alabilirdim. Ama onu ilk gördüğüm gün ev gibi hissetmem normaldi. Ya o günkü işaret bir yanılgıysa? Ya benim için koskoca bir imkansızsa. O zaman geriye vazgeçmek kalıyor.
Ev gibi hissettiğin ve onu her gördüğünde istemsizce mutlu olduğun adamdan hemen vazgeçmen mümkün mü? Zor ama zamanla vazgeçersin.
Peki, onun gözlerini unutman ya da gülümsemesini unutman kolay mı sence? Asla ama asla bir insanın gözlerine ve gülüşüne asla aşık olmayın. Çünkü en zor unutulan şey bu ikisi…
Belkide sadece benim hislerim var. Bilemiyorum ama yinede sana değer biliyor musun? Senin haberin yok ama olsun. Değer…
Sana nasıl hayran hayran baktığımdan, her gün gözlerim seni aradığından, hep yanımda ol istiyorum ama zor ve bir o kadar da imkansızsın.
“Sadece senin yanında saçmalayabiliyorum…”