Sıradan bir insan olan fakat sıradan seri katil olmayan Jeffrey Dahmer’in Uçuk Düşünce Yapısı ve Psikolojisi

Kaynak belirtilmedi

Seri katilleri incelemeyi hep sevmişimdir.Hepsi oldukça korkutucu.Zaten onları seri katil yapan da korkutucu,  öfkeli insanlar olmaları.Peki Jeffrey bu tanıma uyuyor mu? İşte burda biraz duraksıyoruz.İnsan öldürmesi onu iyi biri kesinlikle yapmaz kendisi bir katil ama bilindik katillerin profiline uymaması oldukça şaşırtıcı.

Olanlar için ailelerini suçlama fikrine kızgınım  bu kesinlikle doğru değil onlar tamamen masumlar.Olanlardan sadece ben sorumluyum

-Jeffrey Dahmer

İlgili Video :  

 

 

Dahmer’i diğer seri katillerden ayıran özellikleri ;

  1. Suçunu hemen itiraf etmesi ve kurbanların kimliklerini belirlemede ailelere yardımcı olması
  2. Bir seri katil profiline uymaması 

İkinci maddeyi açalım. Dahmer oldukça yumuşak ve naif görünüşlü birisi.Dışarda gördüğünüzde onu hiç garipsemezsiniz.Çünkü topluma gerçekten ayak uydurmuş durumda.Aslında bu özelliği , işleri daha korkunç hale getiriyor her gün yürüdüğümüz yerlerde bu tip insanların varlığının olması endişe verici.Yani aslında katiller sadece öfkeli insanlardan oluşmuyor.Dahmer ile bunu öğrenmiş olduk.

Asıl Önemli olan kısıma gelelim.Dahmer’ın bir canavara dönüşme sürecini inceleyeceğiz.

Dahmer’ın Çocukluğu ve Aile Ortamı

Bir insanın zihinsel gelişiminde en kritik dönem çocukluğudur.Bu dönemde yaşanılan travmalar kişinin geleceğini olumsuz etkilemektedir.Diğer seri katilleri incelediğimizde örneğin Aileen Wuornos ciddi travmalarının olduğu görülmektedir.Tabi bu da bazı zihinsel bozukluklara sebep olmuş olabilir fakat yine işin ilginç kısmına geliyoruz.Dahmer’ın herhangi bir travmatik durumu yok.Ailesi gayet eğitimliydi.Babası başarılı bir kimyacıydı mesela.Dahmer iyi okullarda okuyor ve babasıyla vakit geçirmeyi de seviyordu.

Aile ilişkileri Açısından Birinci Kırılma Noktası 

Annesinin bazı psikolojik sorunlarının olduğu söylenir.Oldukça geçimsiz birisidir.Hatta bir gün Dahmer’in babasına bıçak çektiği olmuştur.Belirli bir süre ailesiyle yaşadıktan sonra Dahmer’ın annesi evi terk etmiştir.Tabi bu Dahmer’in ergenlik dönemine denk geldiği için başka bir kırılım da inceleyeceğiz.Çevremizde bu tip olaylar mutlaka oluyordur bunun seri katil olmasıyla bir ilişkisi olabilir mi? Sanmam.

Bağlantılar

  • Dahmer cinayetlerinde bıçak testere gibi kesici aletler kullanmıştır.Tabi bu çocukken annesinin babasına bıçak çektiğini görmesiyle kafasında oluşturacak bir imajla alakalı mıdır bilinmez.
  • Evdeki bu kavga ve gürültüye olan bağışıklığı da bu tip tartışmaları normal karşılamasına,  sıradanlaştırmasına sebep olmuş olabilir.

Alışkanlıkları Açısından İkinci Kırılma Noktası 

Dahmer’ın çocukken çok sevdiği bir alışkanlığı ya da hobisi vardı.Bu hobi Dahmer’e babasından kazandırılmıştı.Sokakta gördüğü ölü hayvanları toplar içlerini açar ve organlarını çıkarır ve onları incelerdi.Bilmiyorum o yaşlarda bu tip bir hobiye sahip olmak ne kadar doğru ve kişisel gelişimimizi ne kadar etkiler? Fakat şöyle düşünüyorum küçük yaşlarda bu alışkanlıklar – Dahmer’in ölü canlılar üzerinde çalışması – onu bu tip -ölüm, öldürme- konularında hissiz hale getirmiş ,normalleştirmiş olabilir.Tahnitçilik dediğimiz bu alışkanlığı bir çocuğun yapması  ne kadar doğru? Ya da bir çocuk bunu yapacak kişisel olgunluğa sahip mi? Yani kısaca tahnitçilik seri katil olmasına yön vermiş olabilir mi? Buraya bir soru işareti.

Bağlantılar

  • Yakalandıktan sonra psikiyatriste gönderildiğinde kendisine Parafili teşhisi konulmuştur.Bahsettiğimiz ikinci kırılma noktası ile bağlantılıdır.
  • Öldürdüğü bazı insanları asitte eritmiştir. Aslında bu alışkanlığı da tahnitçilikten gelmektedir.Çocukken Dahmer işleri ilerletip incelediği hayvanları asitte eritmiş kavanozlarda tutmuştur.

 

İlgisizlik  Açısından Üçüncü Kırılma Noktası 

Ergenlik dönemi oldukça hassas bir dönemdir.Yeni bir kimlik arayışı aidiyet gibi etkenler gelecekteki kişiliğimizi belirlemektedir.İşte bu dönemde Dahmer cinsel kimliğini keşfetmiştir bunun dışında yaşadığı bazı olumsuzluklar da vardır.Ergenlik döneminde Dahmer’in annesi, babası bir seyahatteyken Dahmer’ı terk edip evde yalnız bırakmıştır.Dahmer yaklaşık 2 ay boyunca o evde tek yaşamış ve bağlantılı olarak da ilk cinayetini bu dönemde işlemiştir.Yaşı henüz 18’dir. 

Kurbanlar ve Dahmer arasındaki ilişkinin geçmişe dönük bağlantısının incelemesi

Cinayetleri işleme yöntemi ve kırılımlar

Üç adet kırılma noktasını ortaya koyduk.Bunları seri katil olmak için tetikleyici unsurlar olarak nitelendirelim.Şimdi bu üç unsuru cinayetleriyle bağdaştıralım hangi evresi hangi hareketiyle uyuşuyor?

Dahmer’ın cinayetleri aslında sistematiktir.İlk işlediği cinayet rutin hareketlerinin dışındadır çünkü planlı değildir.İlk kurbanı bir otostopçuydu.Arabasına alıp evine birkaç bira içmek amacıyla götürmüştü.Tabi bu süreçte evinde yalnız olduğunu hatırlatalım -Ailesinin onu terk ettiği yıllar- 

  1. Üçüncü kırılma -İlgisizlik duygusu : Dahmer evine çağırdığı kurbanlara duygusal açıdan sıkı sıkı bağlanıyor ve onlardan ayrılmak istemiyordu bu sebeple onları öldürüyor ve yanında sonsuza kadar tutma eğilimi gösteriyordu.Bu üçüncü kırılım ile bağlantılıydı.

İlk cinayetinin ardından korkuya kapılmış dokuz yıl bu saplantılarına ara vermişti aslında bu kendini tutabildiğini gösteriyordu fakat aklının hala bir ucunda öldürme güdüsü aktifti.

Dokuz yılın sonunda artık yalnız olmadığı için cinayetlerini artık evde değil otelde işlemeye başladı.Daha temkinli davranıyordu barlara gidip birileri ile buluşup onlara ilaç veriyor ve uzun süre yanında tutuyordu amacının başlarda öldürmek olmadığı burdan da anlaşılabilir fakat tabi bu da ona yetmiyordu.Kurbanları sonsuza kadar yanında kalmalı ve onlara hükmetmeliydi. 

Dahmer kenar bir mahallede ev tuttuktan sonra artık daha rahat hareket etmeye başlamıştı.Daha da abarttı her zaman sınırlarını aşmaya dürtülerini genişletmeye devam etti.

Artık öldürdüğü kurbanların organlarını , kafataslarını kemiklerini saklıyordu kalan parçaları ise asitte eritiyordu.

  1. İkinci kırılma -Alışkanlıklar  : Aslında belki de kurbanlarını bu yöntemle öldürmesi çocukken bilinçaltında kalan yaptığı tahnitçilik ile ilgiliydi.Orda da hayvanları inceledikten sonra bazen asitte eritirdi.Tabi bu alışkanlık artık insanlara doğru evrilmişti empati duygusu olmadığından da ona yanlış gelmiyordu fakat dahmer sapkınlıklarında asla durmadı.

 Kurbanlarının şekli belirli süre durduktan sonra  bozuluyor ve onları yok etmek durumunda kalıyordu.Dahmer onları zombileştirmek için beyinlerini deldi ve içlerini tuz ruhu ile doldurdu.Bu fikir aklına nasıl geldi bilmek zor ama izlediği  filmlerin etkisi olduğu da söylenebilir.Peki bunu yaptığında kurbanlarının zombileşmeyeceğini aksine ölümlerinin hızlanacağını düşünememiş miydi? İşte buna cevap veremiyorum fakat Dahmer’in akıl sağlığının yerinde olduğu aslında yukarıda attığım videolardan da anlaşılabilir.

Dahmer’ın sınırları yok.

Bu cümle çok önemli.Dahmer’ı diğer katillerden ayıran bir diğer özellik bu. Yakalanmasaydı neler olacağını kestiremezsiniz asla.

Eğer yakalanmasaydı kurbanlarının kafataslarından  bu şekilde bir anıt yapacaktı desem bana inanır mısınız?  (Kendisinin çizimidir)

Bir yere kadar yaşadıklarıyla bağlantı kurabildik fakat bu zombileştirme ve anıt kısmı oldukça flu bizim için.Bu noktada akıl sağlığı hangi aşamadaydı kestirmek güç belki kendini ilahlaştırmak istedi ve onca cinayetinden sonra yakalanmadığı için işleri büyütebileceğini düşündü fakat hala kafada şu soru var 

NEDEN? 

Hala bağdaştırılamayan şeyler var dediğim gibi. Tanımadığı bu insanları neden öldürmek istedi? Bu kadar normal bir insanın böyle bir öldürme alışkanlığı edinmesi mümkün müydü? 

Dahmer doğuştan kötü biri miydi?

Jeffrey Dahmer’in zihin yapısı  bir sır olarak kalacak.Anlattıklarımda hala oturmayan parçalar var ve  yorumlamak neredeyse imkansız.Umarım bir örneği daha olmaz.

Zeynep TURHAN
Ben varken ölüm yok , Ölüm varken ben yokum
Önceki
Engelli Yazar Mukaddes Özçelik ile Röportajım
Sonraki
Briket Makinesi: Geleceğin EnerjiKaynağı

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.