Sessizlik nedir? Sessizlik bir çözüm yolu mudur? yoksa sonsuza kadar bir kaçış mıdır? sessizliğin yalnızlık ile ilişkisi var mıdır? sessizlik nasıl başlar? kaç tip sessizlik vardır? gelin sizinle bu sorulara cevap verelim.
Eğer bu makale gözünüze çarptı veya denk geldiyseniz ya da kendinizi sessiz, suskun ve yalnız hissediyorsanız merak etmeyin doğru yerdesiniz size yardım için buradayım.
“Sessizlikten daha aşılmaz bir engel var mıdır?” Marcel Proust
Sessizlik Nedir?
Sessizlik günümüzde her bireyin aslında en büyük sorunlarından biridir. Kim istemez ki yapay seslerin olmadığı hatta gereksiz insan konuşmalarının dahi olmadığı sessiz bir dünyayı. Düşünsenize yoğun trafik var ama korna sesi yok ya da maaşınıza zam istediğinizde patronunuzun bağırıp çağıran gürültülü sesi yok. Hayal etmesi bile çok güzel fakat insan doğası gereği sosyalleşmek ister, insanlarla konuşmak bir şekilde ben buradayım demek ister ama biz bu konuya sessiz birisinin gözünden bakacağız. Düşünün bir sebep veya olay sizi sessizliğe itti.
Bunun sebebi olayları sürekli olarak içinize atmak, sinirlenmemek, sabretmek veya kendinizi beğenmemek, özgüven eksikliği, yalnızlık, korkmak,endişe ve kaygı duymak olabilir ya da sevmediğiniz bir ortamda bulunmak gibi basit bir sebepde sizi sessizliğe maruz bırakabilir.
Sessizlik, işitilebilir sesin kısmen ya da tamamen yokluğudur yani iletişimin kurulmadığı, var olmadığı durumlardır. En azından bilimsel olarak öyle ama bizim bugün ele alacak olduğumuz sessizlik biraz daha farklı, gelin göz atmaya başlayalım.
Sessizliğin Başlıca Başlama Sebepleri
Sessizlik Nasıl Başlar?
Sessizlik bir anda ortaya çıkmaz zamanın getirisi olarak ortaya çıkar. O halde, sessizlik nasıl ortaya çıkar deyinelim. Sessizlik nadir olarak kişinin kendi kendine yetmesi ve artık toplum ve insan grupları gibi çoğunluktan kendilerini soyutlaması ile başlayabilir. Fakat genel olarak sessizlik kişinin özgüven eksikliği, utanma, çekingenlik, içine atma, vb. gibi davranışlarla ortaya çıkmaktadır.
Birinci tip sessiz insan, gözlemlendiğinde genelde kendi kendine yeterlilik gösteren insanlardır amaçları toplumun veya insan gruplarının dikkatini çekmemek yani ilgi odaklığından kaçınmaktır. Bu tip sessizlikte bulunan kişiler, bilerek ve isteyerek diğer kişi, olgu ve olaylardan kendilerini izole etmişlerdir. Kendi başlarına kitap okurlar, kahve içerler veya sinemaya giderler. Toplumdan veya insan gruplarından dışlanmak gibi korkuları yoktur, özgüvenleri yüksektir kimin ne diyeceğini çok umursamazlar.
“Evrensel bir nimet olan sessizlikten zevk alabilenler, dünyanın en mutlu kişileridir.” Charlie Chaplin
İkinci tip sessiz insan, gözlemlendiğinde genelde kendilerini eksik hisseden, özgüven kaybı, utanma, çekinme, korku ve kaygı hissedenlerde çoğunlukla daha fazla olduğu gözlemlenmiştir. Bu tür çekinmelere sebep olan en büyük endişe toplum veya arkadaşlarım neder baskısıdır. Örneğin aklınızda diğer insanlardan farklı bir fikir veya düşünce var ama siz toplumun ya da arkadaşlarınızın ters tepki vereceğinden, küçük düşüreceklerinden çekindiğiniz için sessizliğe başvuruyorsunuz. Bu sizde travma yaratabilir hatta dışlanma korkusu sizi depresyona dahi sokabilir.
“Sessizlik kötüdür; sessiz kalan bütün hakikatler sonunda bir zehir olup çıkarlar.” F. Nietzsche
Her ne olursa olsun bu davranış tiplerinin ikiside doğru değildir. İnsan doğası gereği sosyalleşmek zorundadır. Sosyalleşmek birey ve toplumu ayakta tutar.
Ne “Birinci tip sessiz insan” gibi vurdumduymaz, toplumdan kendisini soyutlamış olun ki bu zaten imkansızdır insanoğlu istese de istemese de sosyalleşmek zorundadır.
Ne de “İkinci ti sessiz insan” gibi fikirleriniz, düşünceleriniz ve davranışlarınızdan kaçının (absürt olmadığı sürece) çünkü sizi siz yapan onlardır. Bunlar olmadığı taktirde daha çok içinize kapanır ve içinden çıkılması güç bir duruma düşersiniz hatta depresyona girmeniz bile söz konusudur burada.
Sessizlik Yalnızlık ile İlişkili mi?
Sessizlik, yalnızlık ile doğrudan ilişkilidir. Bunun nasıl olduğunu açıklayalım, öncelikle yalnızlık da sessizlik gibi nispeten de olsa tercihe dayalıdır. İkiside uzun süre devam ettiğinde olumsuz davranışlara dönüşebilir. Bir birey uzun süre sessiz kaldığını zaman yalnız olduğunu hissedebilir yani sessizlik doğrudan yalnızlık ile ilişkilidir. Yalnız olduğunu düşünen birey psikolojik çöküş yaşayabilir deprasyona veya anksiyete bozukluğuna gidebilir.
Yalnızlık bazen tercih olduğu gibi bazen de gereklilik olabilir. Sessiz birey kendi kendine yetinme gibi bir özelliği var ise yalnızlık onun için aslında bir tercihtir. Fakat sessiz birey kendisini ifade edemiyorsa, fikirlerini, görüşlerini belirtemiyorsa yalnızlık onun için zamanla zorunla hale gelecektir. Bu durumdan kurtulmak için korkmamak ve özgürce kendini ifade etmek gerek.
Sessizlik Bir Çözüm mü?
Sessizlik bir veya bir şeyleri çözmek için kullanılabilir. Hemen örnek verelim “eşiniz veya bir arkadaşınız” ile kavga ediyorsunuz o an için kavganın yatışmasını sessiz kalıp alttan alarak yatıştırabilirsiniz. Fakat bunun devamlılığında yani sürekli olarak her kavga edildiğinde siz alttan alıyorsanız üzgünüm ama sizi enayi yerine keriz yerine koymaya başlamışlardır.
Bu tarz durumlara özellikle ülkemizde daha sık rastlanılmaktadır. Bu tarz sebeplerden dolayı sürekli olarak olaylara sessiz kalmayı reddetmelisiniz. Gereken yerde hakkınızı savunup konuşmayı ve gereken yerde karşı tarafı dinleyip susmayı öğrenmemiz gerekir. Kararında sessizlik bir çözüm yoludur fakat süreklilik halinde devam eden sessizlik çözümden daha uzak bir halde problem yaratma yoludur, bir iskencedir.
Sessizlik Bir Kaçış mı?
Sessizlik sayesinden olay, olgu ve durumlardan kaçamayız. Doğrusu kaçabiliriz ama bu bize fayda sağlamaz, olayları görmezden gelebiliriz, susarak konusunu açmayabiliriz ama bu umursamaz tavırlar/davranışlar sizi bir kaçışa götürmüz üstüne sorunu daha da büyütür problemi bir ip yumağına çevirir, düğüm haline getirir.
Bu yüzden sessizlik veya başka bir şekilde ne olursa olsun herhangi bir şeyden kaçış aramayın, bir süreliğine kaçmış olabilirsiniz size öyle gelmiş olabilir fakat durum tam tersine sizin aleyhinize işlemektedir. Geriye dönün ve o sorunu çözün.
Sayın okuyucum bu makalemde sessizlik, sessizliğin yalnızlık ile ilişkisi, sessizliğin nasıl başladığı, ne tür sessizlik tiplerinin olduğu, bu tiplerin nasıl davrandıkları, özellikleri ve sessiz kalmanın bir çözüm yolu mu? yoksa bir kaçış yolu mu? oluşturduğuna dair açıklamalar ve yorumlamalar yaptım. İyi okumalar ve teşekkürler.