Sessiz kalmak, ‘efendi’ olmak, konuşarak, izah ederek anlatmak ve anlaşılmaya çalışmak doğru olandır ve güzeldir.
Lakin bazen kükreyip, ‘n’oluyo lannn!’ demek de gerekebilir?!
Ara sıra, nadiren de olsa içinizden geldiği gibi kusun öfkenizi. Mideniz temizlensin.
Çünkü bazı insanlar ‘insanlık’tan anlamıyor ve gerçekten mide bulandırıyor?!
İşte bu yüzden;
“Lan” deme günü gelmişse zamandan
Meçhule giden bir fani kalkar bu masadan
Hiç sonu yokmuş gibi sessizce alır yol
Sallanmaz o kalkışta ne kafa ne de bir kol
Masada kalanlar bu hareketten elemli
Günlerce şaşkın ona bakar gözleri nemli
Biçare gönüller ne ani bir öfkedir bu
Hicranlı hayatın ‘sabrın sonu’ halidir bu
Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler
Bilmez ki söven sevgililer dönmeyecekler!
“Lan” deme günü gelmişse zamandan
Çıkmalı bazen korkmadan, kuvvetlice ağızdan
Kibarlıktan anlamaz bazısı çıkarır insanı zıvanadan
Vuracaksın yumruğunu masaya işte o zaman!
Laaannnn!!!
NOT:
‘Sessiz Gemi’ ile Yahya Kemal Beyatlı’ya sonsuz saygılar ツ
Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol,
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.
Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.
Biçare gönüller ne giden son gemidir bu,
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.
Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekle,r
Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.
Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden,
Birçok seneler geçti dönen yok seferinden.