‘’Yumurtanı sahanda mı seversin deplasmanda mı?’’ diye esprili bir giriş yaptığım için bana kızmazsınız değil mi? Valla açıkçası böyle bir konu hakkında yazmaya karar verince aklıma gelen ilk cümle bu oldu. Daha önce bir yerde okumuştum, aklımda kalmış. ‘’Aklına her ilk geleni yazıyor musun?’’ diye içinizden geçiriyorsanız; tabii ki hayır.
Bu ‘’sahan’’ kelimesi de aslında günlük hayatımızda sık kullandığımız bir kelime değil. Daha çok ‘’tava’’yı kullanıyoruz öyle değil mi? Sanki sahanın tek başına bir anlamı yok da, yumurtayla beraber kullanınca bir anlam kazanıyor gibi.
Ne yalan söyleyeyim -ki böyle bir konuda niye yalan söylensin- ben çok severim sahamda yumurtayı. Pardon sahanda 😊 Tamam ya öfflemeyin ve yazıyı okumayı bırakmayın. Evet severim ama teflon veya diğer yapışmaz tavalarda değil. Bakır ya da alüminyum tava olmalı (çelikte de yapışıyor ama diğerlerinde daha güzel oluyor). Bakır biraz pahalı, alüminyum da sağlıksız ama sahanda yumurta dediğin yapışacak kardeşim. Omlet gibi sarısıyla beyazı da karışmayacak. Banmalı yani anlayacağınız.
Önce kaç tane pişirecekseniz yumurtaları bir kaseye kırın. Neden önce kaseye? Çünkü eğer kırma esnasında sarısının dağılma durumu olursa veya kabuk düşerse onları ayırabiliriz. Önce tavaya kırarsanız o şekilde pişirmek zorunda kalabilirsiniz. Biz hiçbir sarımızın dağılmasına razı olamayız. Sonra tavaya yağı koyalım. Yağı iyice kızdıralım. Bu arada tuzu isterseniz kasedeyken isterseniz tavadayken atabilirsiniz, ben kasedeyken atıyorum. Evet hanımlar sonra, daha önce kırmış olduğumuz yumurtalarımızı tavamıza boca ediyoruz. Kızgın yağa attığımız için yumurtalarımız hem daha güzel pişiyor hem de daha lezzetli oluyor. Mümkün olduğunca yumurtalarımızı karıştırmıyoruz. Burada tavamızın büyüklüğü de önem arz etmekte. Tavamız yumurta sayısına göre yeteri kadar geniş olmalı. Tavamızı hafif kaldırıp sağa sola çevirerek yağın üst kısımlara gelmesini sağlıyoruz ki cıvık kalmasın. Bunu bir kaşıkla kızgın yağı cıvık kısımların üzerine atarak da yapabilirsiniz. Yine de cıvık kalırsa kaşıkla hafif müdahale edebilirsiniz ama sarıların çok pişmemesine dikkat edin. Çok uzun süren bir işlem değil. Yağı az da olmamalı çok da olmamalı. Yeteri kadar yağ olmaz ise yumurtanız iyi pişmez ve lezzetli olmaz. Çok olursa lezzetinden bir şey kaybetmez ama israf olur. Fazla yağı sonradan alabilirsiniz. Burada bir püf nokta var: ocağın altını kapattıktan sonra tavanızı hemen ocaktan almayın. 1- 2 dk. bekleyin. Yumurtanız biraz kendine gelip yağı azalacaktır. Eğer bundan sonra yağı yine fazla geliyorsa (hepsini değil ama, bir kısmını) boşaltabilirsiniz. Özellikle sarısına banmadan önce ekmeğinizi kalan az miktardaki yağa bandırırsanız lokmanız daha sıcak ve lezzetli olacaktır. Tavamız yapışmaz olmadığı için yumurta dibe yapışacaktır ama en lezzetli kısmı da burasıdır. Afiyet osun 😊
