Oy Kullanmanın Mantıksızlığı

demokrasi ve oy kullanmanın mantıksızlığı

demokrasi ve oy kullanmanın mantıksızlığı

Ben hayatımda demokrasi kadar saçma bir sistem görmedim.

Sadece bir düşünün, demokrasi bize neyi kabul ettiriyor? “Her vatandaş eşittir ve eşit söz hakkına sahiptir.” Bunu nasıl kabul ederiz, aklım almıyor. Eşitlik, iyilik, güzellik modundaki arkadaşlar kusuruma bakmasın ama hayatta kabullenmeniz gereken en değişmez hakikat şudur: Yaşayan hiçbir iki canlı şey eşit değildir.

Nasıl ki iki kelimeyi bir araya getiremeyen, hiçbir şey hakkında kendine ait fikri olmayan insanların benimle eşit oy hakkına sahip olması saçmalığın daniskasıysa; kendi alanlarında uzmanlaşmış, dünyada saygıdeğer konumlara gelmiş ve konuştuğu konuyu bilen insanların da benim gibi sıradan bir adamla eşit oy hakkına sahip olması saçmalıktan başka bir şey olamaz.

Bizimki gibi ülkelerde oy namus meselesine çevrilir. Herkes kendi fikrini çok önemli sandığı için verdiği oyu da, oy verdiği adamı da ölümüne savunur durur. Demokrasi, halkın kendini yönetmek üzere yönetici seçmesi olmalı. Ama biz ne yapıyoruz? Benim adamım mı yönetecek senin adamın mı yönetecek diye âdeta kendi içimizde birkaç küçük “halk”a bölünüyoruz.

Bir de şu var: Herkes siyasileri eleştirmeye bayılıyor. Bunu da bir türlü anlamıyorum. Adamların ne suçu var? Halk kendisi nasıl bir kafa yapısına sahipse, aynı kafadaki insanları seçiyor. E seçmeninden oy almayı başaran adam da “Zaten oy alıyorum, demek ki bir şeyleri doğru yapıyorum” diye düşünüp aynı propagandalarla, aynı kampanyaları yürüterek seçimlere girmeye devam ediyor. Nasıl olsa ne söylerse söylesin oy vermeye hazır seçmenleri var. Kısacası sorun siyasetçilerde olamaz, sadece ve sadece halkta olabilir.

Anlayamadığım bir şey daha var: “Oy vermezsen şikâyet etmeye hakkın yok” saçmalığı. Yahu oy verip bu siyasileri seçen sensin, yaptıkları iyi veya kötü her şeyi yapmalarını sağlayan sensin. Ama şikâyet etme hakkı olmayan ben miyim? Ben bu sistemden memnuniyetsizliğimi sandığa gitmeyerek gösteriyorum. Sen ne yapıyorsun? Hem oy vererek bu sistemi tanıdığını beyan ediyorsun, hem her şeyden şikâyet ediyorsun, hem de oy vermeye devam ediyorsun. Kardeşim, madem sen de şikâyetçisin, ne diye oy veriyorsun?

“Ben iktidar değişsin diye oy veriyorum, ben de mi suçluyum?”

Evet, sen de suçlusun. Mesele iktidar-muhalefet meselesi değil. Sandığa gittiysen, oy kullandıysan, bu sistemden memnunum demiş oluyorsun. “Kullanıcı gizlilik sözleşmesini okudum, kabul ediyorum.” kutucuğunu işaretlemiş sayılıyorsun.

Şimdi birileri illa ki “Boş yapma, çözüm sun” diyecek. Haklısınız da. Çözüm ne ben de bilmiyorum. Ama çözüm, başımızdakiler her “Seçim var” dediğinde tıpış tıpış sandığa gidip babamızın partisine oy atmak değil, bunu biliyorum. Particilik bu ülkeyi böldü. Herkes kendi partisine tepki koyup oy vermeyi bırakırsa, belki o zaman bu düzenden sıkıldığımız mesajını verebiliriz.

Tabii bizim millette bunu idrak edecek kafa olmadığının da farkındayım.

Carlin’in dediği gibi, “The public sucks. Fuck hope.”

The Necmi
Necmiii Bilicii
Subscribe
Bildir
5 Yorum
Beğenilenler
En Yeniler Eskiler
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
Günlük Hayatta Kendinizi Geliştirmeniz için Basit ve Etkili 4 İpucu
Günlük Hayatta Kendinizi Geliştirmek İçin Taktikler

Günlük Hayatta Kendinizi Geliştirmeniz için Basit ve Etkili 4 İpucu

Sonraki
Dünyanın En Küçük Cep Telefonu Palm Satışa Çıktı
Palm Dünyanın En Küçük Cep Telefonu Satışa Çıktı

Dünyanın En Küçük Cep Telefonu Palm Satışa Çıktı

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.