Öyle ki, bir eleştiri aldığım zaman korkmuş bir yavru köpek gibi ‘’beni övenin” yanına koşuyorum. Övülmeye ve onaylanmaya öylesine muhtaç yaşıyorum ki, hiç durmadan beni 3 gün eleştirirseniz kafama sıkabilirim.
Nasıl daha iyi bir yazar olunur diye kafa patlattığım şu günlerde, öylesine yanlışlar yapıyorum öylesine yanlışlar yapıyorum ki, hepsi birer deli saçması. Hepsi salakça. Hepsi ben. Geçen gün ‘’Herkez” yazdığımı fark ettim. İnanın, kendimi saçımdan tutup yerlerde sürükleyesim geldi.
Bir hevesle defterlerimi gösterdiğim Aziz Hoca’dan da paparayı yeyince, ağlaya ağlaya arkadaşıma yazdım. Hemen ve kati suretle övülmeliydim. İhtiyacım olan kelimeleri dizsin, beni iyi bir yazar olduğuma inandırsın ve yavru köpeğin karnını usul usul okşasın diye onu manipüle ettim. İhtiyacım olan övgüyü alınca yazmaya devam ettim. Tıpkı sikik bir bağımlının, madde ihtiyacı karşılanınca hayatına devam edebilmesi için. Yavru köpeğin korkusu geçmişti, arrtık neşe içinde koşturabilirdi.
Günümüzde, organ mafyasından,tehlikeli bir kocadan, dikatatör hükümetlerden, eroinden daha tehlikeli bir şey varsa, o da onaylanma ihtiyacıdır kalktaklar. Bunu unutmayın. Birini en kısa ve legal yollardan ölmesini istiyorsanız onu ne kadar beceriksiz ve bugüne kadar yaptığı herşeyin bir hata olduğuna inandırın. Göreceksiniz, hukuksal olarak başınız derde girmeden adam öldürebilirsiniz.