Yazmaya karar verdim. Amacı, nedeni olmadan. Çok sıkılıyor, daralıyordum son 2,3 yıldır olduğu gibi. İçimde gittikçe büyüyen sıkıntılar ile beraber. Sonra tesadüfen burayı gördüm ve acaba yazsam mı dedim. Anlatacak pek özel şeylerim, bilgilerim yok. Neden buraya sadece aklımdan akıp gidenleri yazmayayım ki dedim. Beni rahatlatır mı bilinmez ama denemekten de zarar gelmez. Burayı tesadüfen keşfeden ‘işteöylesinebiri’yim ben.
Şu an saat 02.57. Günlerden 23 aralık. 2019’un bitmesine sayılı günler var. Bir anlamı var mı sizce giden yılın ya da yerine yeni gelen yılın? Bir şeyler değişiyor mu? Peki yeni gelen yıl daha da üzmeye devam ederse ister miydiniz bu gelen yılı? Umutlarınız var mı yeni gelecek yıla karşı? Ya da gerçekten yıllara, özellikle de yeni gelen ve 365 gün sonra eskiyecek olan bu yıllara anlam yüklüyor musunuz?
Kafamın içi bomboş sanki. Çok ilginç bir olay aslında bu. Normalde hiç susmayan, hatta sırf sesini bastırabilmek için sürekli meşgul etmeye çalıştığım, benim ömrümü yiyip bitiren kafamda sürekli dönüp duran düşüncelerim. Bu bloga yazmaya karar verdiğimde aklıma doluşan binlerce düşünce. Hepsi uçtu gitti sanki. Şikayetçi değilim aslında bu durumdan. Gittikleri gidip geri dönmeseler ümidindeyim. Umarım benden uzak kalırlar….
O zaman şimdilik bu kadar olsun. Buraya daha sonra sık sık uğrarım gibi geliyor bana.