Bir sonbahar günü öğreniyorum geleceğini. Evimize yeni bir üye, yeni bir can katilacaktir. 5 çocuğun üzerine 6. Si nasıl olacaktı. Önce bir korku sarıyor bedeni mi . Yaş 43 çocuklar evlilik cağında , ben hamile… sonra bir heyecan kaplıyor içimi. Yoldaşım, arkadaşım olur . Belki de en büyük yardımcın. Evin neşesi olur . Diğerler çocuklar, kendi hayatlarını kurup göçerlerde sen benimle kalırsın. Ve başlıyor yolculuğumuz. Yol taşlı, yol engebeli, yol zor . Yaş geçmiş. Kilo lar zorluyor. Abiler , ablalar hazır değiller. Surekli kiniyorlar. Bu yaşta bebek sahibi mi olunur. Ne ayıp. Dinlemiyorum kimseyi . Diğer 5 çocuk tedavi ile olmuştu. Sen Allah in bir lütfusun. Yine de hamilelik hormonları etkileniyor . Igneli sözlerden. Çatık kaşlardan, ağrılardan, etraftaki dedikodulardan. Duygusalım ya . Daha da duygusallasiyorum . Gözlerin iki çeşme ağlıyorum. Hem korku hem sevinç arası bir yerdeyim . En büyük destekçim baban . Beraber herşeyin altından kalkarız. Kontrollere gidiyoruz beraber. Doktor kansızlık la beraber kötü bir hamileliği haber veriyor. Korkum büyüyor. Sen içimde büyüyorsun. Doktor sen de bir sorun olduğunu ama ne olduğunu bilmiyor. Benim korkum daha çok büyüyor. Diğer çocuklarım sağlıklı niçin sen de sağlıklı olmayasin ki…
Çok güzel bir bahar günü sana kavuşabilmek icin doğumhanenin yolunu tutuyoruz. Heyecanim, korkum,ümitlerim ile sana kavuşmayı bekliyorum , ve meleğim nihayet geldin . Beni bir kez daha anne olma mutluluğuna eriştirdin .meleklere benzediğin icin MELEK koyuyorum adını. Kucağıma alır almaz bir farklılık olduğunu anlıyorum, ağlıyorum. Doktorlar yanılmıyordu. Çok özel bir bebektin . Down sendromu dedi doktor . Ve korkum büyüyor. 43 yaşında bir anne ve onun yeni doğan down sendromlu kızı. Korkum büyüyor. Bakamama korkusu . Iyi yetistirememe korkusu .ya bu dünyadan erken göç edersem o zaman sana kim bakar . Ve korkum büyüyor. Down sendromu ile ilgili araştırma yapmaya başlıyorum. Hem korkuyor hem de umutlanıyorum. Benim bebeğim çok özel diyorum . Her zaman yanında olacak , koruyup kollayacaktım seni . Kendimi çok güçlü hissediyorum . Senin icin dimdik olmam gerek . Sana yetebilmem gerekiyor meleğim. Sana kendi sütümü veremiyorum maalesef , süt gelmiyor . Nasip olmuyor. Çok üzülüyor ve korkuyorum mamaya başlıyoruz. Bir haftanın sonunda sarılık diyo doktor . Bedenin minnacık. Bembeyaz pamuk gibi . Kokunun tarifi yog . Yoğun bakıma alıyorlar seni . Sadece sarılık, bünyen zayıf ama . Iki hafta boyunca göremiyor, kokunu alamıyorum. Ağlıyorum, seni özlüyorum, nihayet yoğun bakımdan çıkıyorsun. Doktor çok hassas olduğunu söylüyor. Çok dikkatli bir bakim gerekiyormus. Kendimi daha güçlü hissediyorum . Sana yetebilmeliyim. Eve geliyorsun . Abilerin ve ablaların seni hemen sevmeye başladılar bile. Bir anda evin kıymetlisi olmuştun. Meleğim sana bu kadar iyi bakıyorken. Sen niye zayifliyorsun. 1 hafta kalamıyorsun evimizde. Ishal ve kusma ile hastahaneye gidiyoruz. Ve tekrar yoğun bakım. Dualarım seninle, beni terk etme meleğim. Doktor başka hastalıkları var diyor. Küçük kalbinde bir kitle … Daha özel bir çocuk oluşuna hazırlanıyor iken , küçük kalbinde kitle mi vardı. Apar topar ameliyat. Ve küçük meleğim riskli ameliyatı başarılı geçiyor. Küçük bedenin güçlü meleğim. Dua ediyorum . Rabbim onu benden alma …
Meleğim 2 ay kalabiliyorsun hayatımda , adin gibi melek oluyorsun . Içimden bir şey alıp gittin. Evlat acısını tattirdin. Ne büyük bir acı. Sana bakmama izin vermedin. Koklayamadim bile içime içime. Doyamadım. Meleğim melek oldun…