Karşılıksız sevgiden daha beter, daha acı bir şey varmış; sevgine, sevdana nefretin bulaşmış olması. Sevgine nefretin bulaşmış olması her şeyden daha acıymış, daha betermiş…
İnsan nasıl severken nefret edilebilirdi ki? İnsan nasıl olur da aşık olduğu kişiye karşı nefret hissederdi? Nefret ve aşk aynı bedende hüküm sürebilir miydi?
Sevdiğin kişinin seni sevmesini istememendir severken nefret etmek, aşık olduğun yüze iğrenerek bakmaktır severken nefret etmek…
Bir insanın ya uğruna ölecek kadar seversiniz ya da gözünüzü kırpmadan öldürecek kadar nefret edersiniz. İşte severken nefret etmek bu ikisinin arasında kalan araftır.
En çok da Hayat’ım dediğiniz insanın Araf’a dönüşmesi acı verir.
Sevgine nefretin bulaşması sana severken vazgeçmeyi öğretir.
Sevgine nefretin bulaşması sana büyümeyi öğretir, acıyla büyümeyi öğretir…