Yaklaşık bir yıldır vejetaryen olan ve uzun vadede vegan olmayı planlayan biri olarak sürekli neden vejetaryen olduğuma dair sorular alıyorum. Hemen hemen her insan bunun yalnızca hayvanları çok sevmek sonucu verilmiş bir karar olduğunu düşünüp “sen yemezsen başkası yiyecek zaten o hayvanı”, “et sevilmez mi ya”, “Allah hayvanları insanlar için yaratmış zaten” gibi cahilce, mantıktan çok uzak yorumlarda bulunuyorlar. Birçok insanın vejetaryen ve vegan olmak için farklı motivasyonlar bulunmakta. Ben de size bunların bir kaçından bahsetmek istiyorum.
1.Kalp hastalığını önleme
Vejetaryen beslenme biçimi doğal olarak doymuş yağ ve kolesterol bakımından daha düşük olma eğilimindedir. Yapılan araştırmalar vejetaryenlerin, vejetaryen olmayanlara göre %24 daha düşük kalp hastalığından ölme riskine sahip olduğunu ortaya koymuştur ve az yağlı vejetaryen diyet yapan hastaların koroner kalp hastalığını gerçekten tersine çevirdiği tespit edilmiştir.
2.Kanser riskini azaltma
Düzenli olarak meyve ve sebze içeren bir beslenme düzeni edinmenin, kanser riskinin azalmasıyla güçlü bir şekilde ilişki içinde olduğu ortaya konulmuştur. Vejetaryenlerin vejetaryen olmayan kişilere kıyasla daha düşük kanser olma riski taşıdığına dair kanıtlar vardır.
3. Yaşlanma sürecini yavaşlatma
12 yıllık bir Oxford araştırması, vejeteryanların et yiyenlerden altı yıl daha uzun yaşadığını ortaya koymuştur. Bitki bazlı diyetler genellikle lif, bitkisel besinler, antioksidanlar, vitaminler ve mineraller açısından zengindir ve bu da bağışıklık sistemini güçlendirir ve yaşlanma sürecini yavaşlatır.
4. Toksik gıdalardan kaçınma
Etli gıdalar hormonlar, herbisitler ve pestisitler gibi kirletici maddeleri barındırabilir. Bu toksinlerin tümü yağda çözünür olduğundan, hayvanların yağlı etinde yoğunlaşmaktadırlar. Salmonella, trichinella ve diğer solucanlar gibi virüs, bakteri ve parazitlerden bahsetmeye gerek bile yok.
5. Küresel Isınmayı önleme
Birleşmiş Milletler 2006 raporunda, çiftlik hayvanlarının dünyadaki tüm araba ve kamyonların toplamından daha fazla sera gazı ürettiğini açıklamıştır. Çoğu, gübre tarafından üretilen karbondioksit ve azot oksit gazlarından geliyor. Bu nedenle, bir bireyin küresel ısınmayı azaltmak için atabileceği en önemli adım, vejetaryen bir diyet benimsemektir.
6. Dünyadaki açlığın sona ermesine yardımcı olma
Her 3,6 saniyede bir kişi açlıktan ölüyor, ne yazık ki bundan en çok 5 yaşın altındaki çocuklar mağdur olmaktadır. Ortalama olarak, küresel tahıl üretiminin %40’ı çiftlik hayvanları beslemek için kullanılıyor. Küresel olarak yetiştirilen tüm gıda ürünleri hayvanlar yerine doğrudan insanlara yedirilseydi, dünya arzına yaklaşık %70 daha fazla gıda eklenirdi, bu da ek 4 milyar insanı beslemeye yeterli olurdu. Üretilen bu tahıllar hayvancılık yerine insanların tüketimi için kullanılsaydı her gün açlıkla karşı karşıya kalan 795 milyonu bırakın, dünyadaki insanların yarısından fazlasını beslemek için tek başına yeterli yiyecek oluşurdu.
7. Yaşam kalitesini arttırma
Yapılan araştırmalar insan vücudunun eti sindirmesinin 3 ila 4 saati bulduğunu söylerken sebzeleri sindirmesinin 30 ile 40 dakika sürerken meyve sindiriminin 15 ila 20 dakika sürdüğünü ortaya koymuştur. Vücuttaki enerjinin et sindirimine harcadığı enerji bizi daha yorgun ve tembel bir hale getirir.
8. Hayvan haklarını koruma
Günümüzün fabrika çiftliklerindeki hayvanlarının, köpeklere ve kedilere uygulanması halinde yasa dışı sayılacak olan zulme karşı hiçbir yasal koruması yoktur. Oysa çiftlik hayvanları, arkadaş olarak değer verdiğimiz köpek ve kedilerden daha az zeki veya acıyı hissetmeme yeteneğine sahip değillerdir. Vejetaryen bir yaşam tarzı insanlarda şefkat ruhumuzu uyandırır ve bizi hayvanları sömürmek yerine korumak için ahlaki bir seçim yaptığımız daha nazik bir topluma olmaya yönlendirdiğine inanılmaktadır.
Bu yazdıklarım dışında bireylerin vejetaryen beslenmeyi seçmesi için çeşitli kişisel sebepleri de bulunmaktadır. Benim kişisel tecrübem sahip olduğum özel bir durumdan kaynaklı. Vücudum kendi kendine B12 ve çeşitli proteinleri hayvansal gıdalardan alamıyor. Yani et yediğimde bunu sadece tadını beğendiğim için yapıyorum. Bir canlının sırf ben onu yemeği sevdiğim için ölmesi düşüncesi bana çok korkunç geldiği için bırakma kararı aldım en başta. Daha sonra yaptığım araştırmalar sonucu et tüketiminin küresel ısınma ve dünyadaki açlığın üzerindeki etkileri bu kararı kararlılıkla uygulamamı sağladı. Eğer bu sağlık problemine sahip olmasaydım belki ben de uzun yıllar et tüketime devam edebilirdim ancak yukarıda yazdığım diğer sebepleri öğrendikten sonra bu sağlık problemi olmasa da bu kararı verirdim.
İnsanların içinde yaşadığı topluma, doğaya, hayvanlara, kendilerine ve gelecek nesillere karşı daha saygılı ve koruyucu olmasını temelli etsem de bu yazı kesinlikle bir düşünceyi ve yaşam şeklini dayatmak ve çeşitli yaşam şekillerini eleştirmek için yazılmamıştır. Tamamen kendi tecrübelerimden ve insanların bu konuyla ilgili cahilliklerini gidermek adına yazılmıştır.