Gözlerin, gülüşün yalancı bir ifadeye tutunmuş. Saklamak istercesine, inadına gülüyor dudakların. Yüreğindeki yangınlar sönmüyor böyle. Kaçtığın duyguların insafsızca çıkarıyor seni o arsız gülüşlerinle ortaya. Sözlerin zaten zehir olmuş, sürekli kusuyor içine içine. Yaklaşmak istedikçe kaçıyorsun insanlardan. Birbirine tezat iki benlik var sende. Biri iyi ol diye uğraşırken diğeri hep küfürde. İnatlaşmaların, ispatların hep çocukluğunun sevgisiz kalmış uçurumları. Bilerek ve isteyerek her an bırakıyorsun kendini bu uçurumlardan. Tutan ele gözün kör olmuş. Onuda çekmeye çalışıyorsun kendi mekanlarına. Belki bıraksan kendini, tutunacaksın bir dala. Ama nerde? Bu inatçı tavırların seni narsist yapmış. Eleştirilip, doğrular yüzüne vurulduğunda , söylemlerin, tavırların iyice hırçınlaşmış.
Seni kimse sevmedi mi çocuk? Bu isyanın, yalnızlığın ve kimsesiz oluşun ondan değil mi? Kayıtsızca, yargılamadan, tam bir kabulle kimse sevmemiş seni. Ve yıllarca kendi kendine kalman , iyiden iyiye gömmüş içine kimliğini. Öyle çok gaz vermişsin ki bu yalnızlıklarında kendine, yüreğin katılaşmış, kabulsüz olmuşsun herşeyi. Dinlemeyi unutmuşsun insanları. Gerçek dostları bile ayıramaz olmuşsun.
Seni kimse sevmedi mi çocuk? Bir Allah’ın kulu bile. O güzel sesin sevgi sözcüklerini ne güzel söylüyor oysa. İyi olduğun zamanlarda bakıyor gözlerin sıcacık ve güveni içine doldururcasına. İyileş artık. Samimi ol kendine. Pek kabulün değil ama yalniz değilsin. Birileri dua ediyor,”İYi Ol.” diye sana.