İşte başlığımız “Neden Böyleyiz?” bu soruyu hiç kendinize sordunuz mu? Neden böyleyim, nasıl düşünebiliyorum, bu eylemi neden yaptım veya neden gerçekleştirdim, bunu yapmalı mıydım, yapmasam nasıl olurdu bla bla bla bla…. Kendimize sormaya başladığımızda bitmek bilmeyen o soru yığınları işte. Eğer bir başkasını memnun etmeye çalışacak olursanız bu soru yığınları sadece bir yığın olmakla kalmaz emin olun ki üzerinize çığ gibi gelir. O omuzlarınıza taşıyamayacağınız yükler biner, ezilirsiniz altında. Hayat denilen o nimetten yararlanmak yerine git gide zehirlenmeye başlarsınız. “Hayat sadece bir kişiliktir.” lafı da yalan bence çünkü hiçbir insan yalnız olamaz da yalnız kalamaz da çünkü yalnızlık sadece Allah’a mahsustur evet başlangıçta teorik olarak hepimiz yalnızdık.
Başlangıç neresi mi ? Taaaa en başlar, anne karnındayken hayat başlar. İki hücre bir araya gelir sperm ve yumurta daha sonra yeni bir hücre oluşur. Ve büyümeye başlar o hücreler çoğalır çoğalır çoğalır… Bir et parçasını oluşturur yaşamaya hayata tutunmaya çalışan et parçası. Bir bedenin içinde bir parazit misali yaşamaya başlarsın ama bu süre sınırlıdır 9 ay ile. İçinde olduğun beden seni bütün kötülüklerden bütün dünyadan koruyordur. Sonra o süre biter artık dünyaya gelme vaktidir. Doğunca bile seni bütün kötülüklerden korumaya çalışan insanlar çıkar karşına onlar , anne ve babadır. İşte dünyaya geldiğin zaman bütün yalnızlığın bitmiştir. Hayatın artık tek kişilik değildir. Günler ayları aylar is yılları kovalamaya başlar. O küçücük ve savunmasız bedeninle adım bile atamazken büyüdün artık ve koşmaya başladın. Artık hayatın 3 kişi bile değil. Bir sürü arkadaşın olmuş ve konuşuyorsun bütün düşüncelerini, fikirlerini, esprilerini beyan edebilecek hale gelmişsin işte. SEN ARTIK BÜYÜMÜŞSÜN. Kendine “Neden böyleyim?” diye sorup cevaplar arayabilecek boyuta ve düşünceye gelmişsin. Şimdi neden böyleyiz anlatayım biraz:
- Biz insan olarak bazen hatayı kendimizde aramak yerine etrafımızda aramaya başlarız çünkü kendimizi mükemmel ve hatasız sayarız.
- Birisine çok güvenirsin o kadar çok güvenirsin ki siyaha bu beyaz dese bile ona inanmak istersin. Hiç kimseye güvenmeyin diye klişe bir şey söylemeyeceğim. Elbette ki hayatta sonsuz güvenebileceğiniz insanlar olur lakin eğer bir şeyin doğruluğundan eminseniz ve karşınızda aksini iddia edenler olursa güveniniz sarsılabilir. Siz siz olun önce kendinize güvenin ve başkaları sizin güveninizi zedelememesi için onlara bir miktar da güvensizlik payı biçmelisiniz. Belli mi olur belki incinebilirsiniz.
Daha belki yüzlerce öneri tavsiyede bulunabilirdim ama ben sadece size önemli olduğunu düşündüğüm iki kavramı önerdim, güven ve hata. Bilmem ne kadar anlatabildim başlığı. Öznel bir konu aslında bence “Neden Böyleyiz?” sorusu hata ve güvenden kaynaklanan ve daha sonrasında insanın kendi kendine sorular sorduracak iki şeydir. Peki siz hiç sordunuz mu kendinize “Neden Böyleyiz?” diye….