Bazı insanlar ne kadar hedefleri ve idealleri için yaşasa da sonunda kaderine yenik düşüyor. Yaradanın çizdiği kadere razı olmak zorunda kalıyor. Atalarımız söylediği güzel bir söz var Ne oldum değil Ne olacağım de işte bu söz doğrultusunda bir yazı yazacağım. Yazdığım yazı ise tarihin derin ve tozlu sayfalarında yer alan bahtsız komutanı ele alacağım.
Şimdi yazacağım yazının başrollünde Enrico Dandolo isimli bir kişi yer almaktadır. Enrico Dandolo 1108 yılında Venedik’te soylu bir ailenin evladı olarak dünyaya geldi. Enrico Dandolo’nun babası olan Vitale ise Venedikte üst düzey konumlarda devlet memurluğu yapmaktaydı. Bu nedenle Enrico Dandolo soylu bir yaşam sürmekte ve eğitimlerini düzenli olarak almaktaydı.
Enrico Dandolo genç yaşlara geldiğinden Venedik adına bir çok önemli görevi başarıyla tamamlamış yıldızı parlayan bir genç olma yolunda ilerliyordu. Venedik adına uzun yıllar elçilik görevini ifa etti. Enrico Dandolo’nun Bizans ile yapılan savaş sırasında kafasına aldığı bir darbe sonucu gözlerinin görme yetisini bir nebze kaybettiğini bu nedenle kör olduğu bilinmektedir. Enrico Dandolo kör olduktan sonra olayın manevi boyutuna çok önem verdi ve oldukça dindar bir yaşam sürmeye başladı.
Hırslı ihtiyar Enrico Dandolo’nun asıl amacı Müslümanları yok etmekti. 4’üncü haçlı seferlerini başlatan ve askeri birlikleri yönelten komutan Filistin’e seferler düzenlemiş daha sonrasında İstanbul da hukuk ve ticaret alanında yepyeni reformlar için çalışmış bir kişilik olarak yaşamış.
Müslümanlardan nefret eden bir komutan olarak tarihe geçen Enrico Dandolo 14 haziran 1205 İstanbul da yaşamını yitirmiş. Cenazesi ise o günkü Ayasofya kilisesine gömülmüştür. Şimdi siz bu adamın nasıl bahtsız bedevi olduğunu düşünüp durursunuz. Onu da şöyle anlatayım. Düşünsenize Müslümanlardan nefret eden dindar koyu bir Hıristiyan haçlı seferlerini komuta eden bir kişinin mezarı Ayasofya da ve 453 yılında Büyük komutan Fatih sultan Mehmet’in İstanbul’u fetih eder. Daha sonrasında Müslümanlardan nefret eden Enrico Dandolo mezarının üzerinde Hz. Muhammed (S.A.V) ümmeti 1453’ten bu yana namaz kıldı ve kılmaya da devam edecek. Demek istediğim şey kralda olsan dükte olsan vatandaşta olsan seni yaratan bir yaradan var ve sana yazılmış bir ömür var gerisi boş