İnsanlar bu çağda virüsün çıkma sebebi olarak, aramızdaki kötü ilişkiler (egoistçe) olduğunu yorumlayanlar için söyle düşünebilir. Ne alakası var!
Evet yaşadığımız bu çağda belki saçma görünebilir. Ama bunu anlamak için öncelikle şu düşüncelere gelmemiz lazım. Dünyada neden yaşıyoruz?, Aslında biz kimiz?, İnsanın yaratılma amacı nedir? Evren aslında nedir? Nasıl görüyorum ve işitiyorum? Maddenin aslı nedir? Yükseliş çağı nedir? Yaşarken tüm maddesel isteklerimize ulaştık ya sonra…. Bu neden yaşadığımızı cevaplıyor mu? Ölünce bana ne olacak? Yaradan nerede? Vs.
Bu sorular insanı bilimsel düşünenler için kuantum fiziğine, daha mistik olanları mevcut bilgilerin ötesinde Yaradan’ı aramaya getirir. Sonuç aynı kapıya çıkar. Ve orada görülen şey, herşeyin yaratılışın tepe noktasında olan insanla ilgili olduğudur.
Yani; Kolektif insanlık bilincinin bozulmuş negatif düşünce kalıpları ve eylemlerinin temelde hırsın, egoların, nefretin ve bencilliğin birikiminin bir sonucudur.
Sonuçta şunu söyleyebiliriz. Herşey birbiriyle bağlı ve bağımlıdır. Küresel dünyada bir yerde meydana gelen bir olay başka yerde etkisini gösteriyor. Ülkeler bugün bunu göz önünde bulundurmadan kıyasıya yarış halinde. Neyin yarışı karşıdakini ezip geçmenin, yok etmenin, bombalamanın, ele geçirmenin, sömürmenin vs.
Orada yaşayan insanların başka ülkede doğduklarını düşündüğümüzde durum iyice karmaşıklaşıyor. Bir insanın başka ulkede yaşayan bir insandan ne farkı var ki. Aynı şekilde seviyor’ düşünüyor, ürüyor, kızıyor,ağlıyor vs. Oyleyse bizi ayıran nedir? Duvarlar mı, diller mi, renkler mi?
Eğer kalplerimizi birleştirirsek hiçbir şey bizi ayıramayacak ve canımızı yakamayacaktır. Kapitalizimin ezici gücüne karşı tüm insanlık elele.