Tüm samimiyetini 530 küsur sayfaya sığdırabilmiş, naif bir Orhan Pamuk romanıdır Veba Geceleri. Ki Orhan Pamuk başlı başına naif bi adamdır zaten.
Ortada müthiş bir araştırma, müthiş bir detaylandırma ve buna göre de müthiş bir emek ellerine sağlık Pamuk’un. Osmanlı tarihine,boxer ayaklanmasına ve o dönemin kültürel olaylarını çok güzel değerlendirmiş. Kitabın başında ve sonunda Arkaz şehri haritası görünüyor.Kitaba başlamadan;sokak sokak, bina bina inceledim haritayı. kitabı okumaya geçtiğimde anlatılan hikayede geçen yerin tasviri yapılırken hep gözümde canlandırabildim o sokakları, caddeleri, binaları. sanki yaşadığım bildiğim bir yeri anlatıyor gibi hissettim. Bu da Pamuk’un edebi ustalığı.
Bu kadar emek verilmiş bir roman neden beğenilmedi?
- Bence, Orhan Pamuk’dan kimse bu kadar araştırma ve bilgi içeren bir roman beklemiyordu.
- Birinci eleştiri neydi arkdaslar, bu romanı neden bir “Kara Kitap” ya da “Masumiyet Müzesi” kadar akıcı bir roman değil?
- Bence, her roman kendi türünde kıyaslanmalı. Nasıl ki Tolstoy’un Savaş Ve Barış kitabı ile Anna Karenina’yı kıyaslayamıyorsak; Kara Kitap ve Veba Geceleri’ de birbiriyle kıyaslanamaz. Zaten Orhan Pamukcuğum kitabın başında Savaş Ve Barış kitabımdan alıntı yaparak; bu duruma bir selam çakmış.
Peki, neden akıcı değil?
Bu sorunun cevabını yazarımız giriş bölümüde vermiş zaten ” bu hem tarihi roman hemde roman biçimde yazılmış bir tarihtir” diyor. Eee o zaman içinde çokça bilgi ve belge barındırdığı için akıcı olması birazcık imkansız. Ve bir yerde de söyle ifade ediyor: ‘Böylece en duygulu anlarda okura bilgiler, rakamlar verdim ve kurum tarihini anlattım.’ diyor.
İKinci eleştiri ise şuydu:
Bu kadar güncel bir konu hakkında roman yazmak Orhan Pamuk’ a yakıştı mı?
Arkadaşlar, Orhan Pamuk bu kitabı beş sene önce yazmaya başladı. Tabii ki de romanın son bir senesinde yazarının da karantina döneminden geçmesi romanı etkilemiştir, ama bu da onun planladığı bir durum değil…
Birkaç eleştiri daha var, ama onlar kaale bile alıncak tarzda değil.
Bence, bu romanda Orhan Pamuk çok fazla topu ayağında çevirmiş, beni rahatsız eden tek şey bu durumdu.
Ve birkaç alıntı ile olayı tatlıya bağlayalım, buyurun;
“Alakasızlık, beceriksizlik ve halkı önemsememe sonucu olmuştu her şey ve halkın bu yüzden yardım gemisinden tıpkı karantina gibi fazla bir beklentisi yoktu.”
“Durum yazılanlardan da berbat.”
“Bunların budalalığı yüzünden bu kadar insanın nafile acı çekmesine, ölmesine tahammül edemiyorum.”