Herkese merhaba, bu benim ilk yazım ve bu yazımda bugün katıldığım verimli bir etkinlikten aldığım notları paylaşmak isterim :’) Mindfulness bildiğiniz üzere son dönemlere damga vuran önemli konulardan biri, bu kelimeyi duyunca insanın aklına “bilinçlenme, farkındalık” gibi klişe tanımlayıcı kelimeler geliyor. Meditasyon ve yoga ile zihnin açıldığının herkes az çok farkında. Her şeyden çabuk sıkılan bir insan olarak bunları yapmak açıkçası bana gülünç geliyor ya da geliyordu. Bugün dinlediğim bir etkinlikte uzun uzun bu konu hakkında konuşuldu…ve çıkardığım birkaç notu sizinle paylaşmak istedim…
Yaşama başlarken nefes alıyoruz, yaşamdan göçüp giderken de…Yaşam sürecimizde hayatın basamaklarını bir bir çıkıyoruz, bazen ayağımız takılıyor, merdivenimizden düşüyoruz, bazen de merdiveni hoplaya zıplaya bir yükselişle çıkıyoruz. Size sormak istiyorum, bu merdivenin sonu var mı? Ne zaman yukarılarda, ne zaman ortalarda, ne zaman da aşağılardayız, nasıl anlıyorsunuz?
Peki…Benliğimizi beden ve hafıza olarak ikiye mi ayırıyoruz yoksa zaten bedenimizin bir hafızası var mıdır? Gezen her daim zihin ama anı yaşayan ise daima beden midir? Eğer bedenimizin hafızası varsa sürekli içimizden geçen tüm şeyler onun bizimle konuşma şekli midir? Buna verebileceğimiz cevaplar nelerdir?
Zihnimizin %52′si geçmiş ve gelecek zamanda yaşarmış, geçmişte duyduğumuz pişmanlıklardan ve geleceğe olan kaygılardan anı düşünmekten mahrum bırakırmış insan kendini…5 dakika sonra şunu yapacağım demek bile anı unuttururmuş insana…Anın varlığını kavramak, değerinin farkına varmak için illa kötü bir şey mi yaşamak gerekir, gerçekten insanoğlu bu kadar bencil mi? Yanımızda duran insanların değerini bir gün yanımızda olmayınca mı anlayacağız, bu soruyu kendime çok sordum ve bir karar aldım. Yanımdaki insanların kıymetlerini onlara hissettireceğime dair…
Mindfulness ise “kendini gözlemlemek ve kendinin farkına varmak” olarak tanımlanabilir. İnsan duygu ile düşünür fakat bu duygular artık düşünmesini engellediyse ne yapacaktır? Mindfulness duygu yönetimi konusunda öfkeyi azaltmamıza, duruma sinirli yaklaşmak yerine olayı yargılamadan tespit etmemize olanak sağlar. Evet, bunu daha çok meditasyon yoluyla yaparmış. Ama açıkçası bana daha cezbedici gelen bir diğer yöntem öğrendim: Şu an bulunduğunuz yerin yakınında olan herhangi bir nesneyi alın. Bu nesneyi daha önce hiç görmemişçesine, her ayrıntısıyla izleyin, dokunun, kokusu olmasa bile koklayın, kısacası merak edin sanki uzaydan düşmüş ve her şeyiyle yeni bir dünya karşınızda gibi…Bu yöntem çok hoşuma gitti, sadece 1 dakikalığına bile olsa gerçekten tüm ayrıntılarıyla objeyi incelerken yeni şeyler keşfettim. Zihnim odaklandı, düşüncelerim uçtu gitti…
Mindfulness kavramı çevremizde olan biten olayların akışında yumuşak ve şefkatli bir dikkat kazandırırmış bize…Yani yumuşakça ve sakince zihin odağımızı artırırmış…Unutmayın ki zihni sessizleştirdiğimiz her faaliyet mindfulness ile alakalı. Bunu hiçbir şey yapmayıp boş boş oturmak olarak algılamayın. En dinlemeniz gereken kişi kendimiziz, artık kendimize odaklanmanın vakti geldi…
Ayrıca insanlar bildikleri yüzünden merak etmeyi bırakırlarmış, bırakın bilmediklerinizden utanmayın, merak edin, sorun, soruşturun, araştırın…Kendi esaretinizi kendiniz yaratmayın!
Bugünlük benden bu kadar, şimdi moduma uygun bir şarkı açmaya gidiyorum…Ben yelkenime rüzgarları doldurdum ilerlemeye gidiyorum, peki siz var mısınız?
#mindfulness