MESLEĞİME NASIL MI KARAR VERDİM?

Başlıkta da yazdığım gibi mesleğime, daha doğrusu yeni mezun olduğum Sosyoloji bölümüne, karar verme aşamasına ilk olarak kendime kulak vererek, kendimi dinleyerek başladım. Nelerden hoşlanıyorum, ilgi alanlarım nelerdir ve uzun bir süre yapmaktan hiç usanmayacağım meslek ne olabilir diye kendime sorular sordum. Bir nevi kendimle sohbet etmeye başladım. O sıralar 19 yaşındaydım ve kendimi yeniden keşfetmeye çalışıyordum. Kendimi bir ömür boyu mesleğimde değerli hissedip, mutlu olabilmek ve kendim dışında mesleğimi icra ettiğim ortamda faydalı olabilmek için kendimi yeniden tanımaya çalıştım. Kendime zaman tanıdım, acele etmedim, adım adım uzun soluklu araştırmalar yaptım. Pes etmedim ve sonunda kendimle ilgili ipuçlarını birleştirerek belli bir sonuca vardım.

O halde kendimden, daha doğrusu o sıralar kendimde keşfettiğim özelliklerden biraz bahsedeyim. Ben insanlarla sohbet etmeyi, onları dinlemeyi, sorunlarına çözüm üretmeyi seven bir bireydim. Kendi çapımda çevremdeki insanları gözlem yapar, onları analiz eder ve iç dünyalarını anlamaya çalışırdım. Aslında sadece yakın çevrem değil aynı zamanda çarşıda, pazarda, parkta, sokakta yani toplumun ve onun bir parçası olan insanın olduğu her alanda, her yerde olayları izlemek, incelemek ve yaptığım gözlemler sonucunda yorumlar ileri sürmek (kendimce, kendi iç dünyamda) bunları yapmak bana keyif verirdi. Herhangi bir sorun, bir eşitsizlik, toplumsal huzursuzluk veya normlara karşı gelinmesi gibi durumlarda ne yapılabilir diye düşünürdüm. Toplum artık benim gözümde farklı bir yerdeydi. Toplumu ve içinde yaşanılanları daha iyi bilmek ve araştırmak istiyordum.

Yukarıda da söylediğim gibi toplum benim için bir merak konusuydu. Fakat sadece günümüz toplumu değil var olduğumuz andan itibaren olan tüm topluluklar benim için önem arz ediyordu. İnsanlar arasındaki iletişim, doğada ki yaşam mücadeleleri, insanların tarım ve hayvancılıkla geçimlerini sağlamış olmaları, bunların yanında yerleşik yaşama geçilmesi, çok daha ileri gidersem sanayi inkılabı ve bununla birlikte makineleşme, mekanik dayanışmadan organik dayanışmaya geçilmesi, iş imkanlarının batıda yaygınlaşmasıyla doğudan batıya göçlerin olması ve bunun sonucunda kentleşme, aile yapılarının değişmesi, kadının iş hayatına geçişi gibi bir çok toplumsal hareketler meydana gelmiştir. Bunları düşününce topluma dair bilgilerimi, merak ettiklerimi daha da genişletmek ve doğru bilgiye alanında uzman kişilerden öğrenmek beni sosyolojiye daha çok itti. Danışman hocalarıma danıştım ve artık kararlıydım. Ben sosyolojiyi okumak, anlamak istiyordum.

MESLEĞİME NASIL MI KARAR VERDİM?

Sevgili okurlar; demem o ki ilk önce kendinizi tanımayla başlayın. Zevk ve isteklerinizi bilin, onları önemseyin. Keyif aldığınız alanlarda yoğunlaşın. Kendinize zaman ayırın. Başkalarının sizin hayatınızı yönlendirmesine izin vermeyin. Tabi ki danışın, fikirlerini sorun fakat unutmayın ki o işi siz yapacaksınız. Siz her sabah yataktan seçtiğiniz mesleğe göre istekli ya da isteksiz uyanacaksınız. Ufak bir karar gibi görünse de seçmiş olduğunuz meslekler sizlerin dönüm noktası olabilir. Ömür boyu sırf popüler bir meslek diye ya da mesleğinizin getirmiş olduğu statü ve ayrıcalıklar sayesinde daha saygın bir insan olacağım hissine kapılıp mesai saati biter bitmez eve koşacağınız bir meslek değil de bugün de ne ara bitti hissiyle içinizi dolduran duygularla mesleklerinizi seçmenizi çok isterim.

Şuan çiçeği burnunda yeni mezun fakat işsiz ama hala iyi ki SOSYOLOJİ diyen bir kişi olarak klavyemden sizlere sesleniyorum: Ben olmak istediğim yerdeyim ya siz? Olmak istediğiniz yerde kararlı mı yoksa savrulmaya müsait bir dal yaprak gibi rüzgarın esmekte olduğu yere doğru mu şekil alacaksınız?

Dilerim her şey gönlünüzce olsun..

Melek
Subscribe
Bildir
10 Yorum
Beğenilenler
En Yeniler Eskiler
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
KANSER VE KEMOTERAPİ
Sonraki
Bir Utanç Olarak Kadın ve Toplum

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.