Gerçekten de bir ülkede “laiklik” ilkesinin ne kadar önemli olduğunu, din bezirgânlarının faaliyetlerini ve amaçlarını görünce çok daha iyi anlıyoruz.
Ülkemizde din olgusu, popülist siyasetçiler tarafından sürekli olarak istismar edilmiştir. Özellikle, büyük kentlerin çeperlerinde, yani varoş olarak değerlendirebileceğimiz kenar kesimlerinde “yaşam mücadelesi” veren vatandaşlarımız; ya tarikatlar tarafından ya da belirttiğim gibi pragmatik siyaset yürüten siyasetçiler tarafından kutsal din duyguları sömürülerek, siyasetleri için oy deposu olarak görülmüştür.
***
Bu bağlamda, köyden kente göçle gelen vatandaşlarımızın, megakentlerde yaşadıkları sosyal bunalımlar, savrulmalar, dışlanmaları gibi durumlarda; bu kendilerine bir yön ve yol arayan yurttaşlarımıza, cemaatler uzanmış ve kendi kapalı çevrelerinde kendi ikballeri adına bu masum yurttaşlarımızı kullanmaktan imtina etmemişlerdir.
Mukaddes dini değer ve duyguların da popülist siyaset güden siyasetçiler tarafından kullanılmak istenmesi, şimdiye kadar toplumumuzda tecrübe ettiğimiz sorunların nüvesini oluşturmaktadır. İşte bu yüzden din ve devlet işlerinin kesinkes kırmızıçizgilerle ayrılması üzerinde durulması gerekir ki, masum vatandaşlarımız sömürülmeden gönenç içinde yaşayabilsinler diye…
***
ATATÜRK ve ATATÜRKÇÜLÜK de ülkemizde en fazla “sömürülen” ve insanların duygularının dejenere edildiği başat konulardan biridir. Pekâlâ, ATATÜRK’ümüz, her şeyden önce “siyaset” üzeridir. Ve olması gerekir. Fakat, siyasete alet edilen her konuda olduğu gibi, ülkemizin kurucusu ve ebedi lideri ulu önder ATATÜRK hususunda da toplumumuz, kutuplaşmış ve cepheleşmiştir. Bir kere bir kesim, kendilerinden başkasını Atatürkçü addetmeyen bir kesim, ATA’mızı kendilerine mâl etmekteler; hatta Atatürk’ü cam fanus içine hapsederek, âdeta bir tabu hâline dönüştürmüşlerdir. Şöyle bir baktığınızda, karşıdevrimcilerden de, işbirlikçilerden de, yobazlardan da daha fazla kötülüğü kendilerine Atatürkçülük kisvesini yakıştıranlar vermektedirler. Atatürk, ne siyasete, ne de ticarete konu edinemez.