Varlığın madde ve kavram boyutu insan…
Hazları ve arzularıyla diğer canlılardan ayrılan tür.
Doğaya ve dünyaya hakimiyetiyle gurur duyan zavallı bir canlı…
Gücü ve maddeyi ilahlaştıran sonra mutsuzluğudan yakınan
Suçu ve çareyi daima uzaklarda arayan müzmin canlı…
Kimim ben?
Doğanın çeşitliliğine kastettiği gibi insan türünün renkliliğine ve çeşitliliğine de tahammül edemeyen
Ve sonra tekdüzelikten yakınan, tahammülsüz ve aceleci
Bir meyvenin, bir sebzenin doğal dengesinde pişmesine dâhi sabredemeyecek kadar sabırsız…
Bana öğretilen insan figürü gerçek mi,
Bu haliyle ben bir insan mıyım?
Kimim ben..?
Öğrenmeye ve öğretmeye tahammülü olmayan bir anne, bir baba mı, öğretmen mi?
Sahi neyim ben?
Kim neden bana zorla bir şeyler yaptırmak ister ki
Gayesi ne?
İnsan: duyguları olan canlı…
Güven, inanç, azim, sabır, sadakat vefa…
Hepsine sahip
Tüm bu güzel duygularla başladığı yolda
Nasıl oluyor da hırsın kibrin girdabında debeleniyor
Acaba onu kötü eğitenlerden gizli bir intikam mı var
Var alt bilincinde
Öyle ya başka nasıl izah etmeli…
Gerçekten sahip mi?
Gençliğinin, aklının ve mülkünün sahibi mi
Hadi sahibi olsun varsayalım.
Sevginin ve aşkın da sahibi midir?
Sahibiyse şayet yüreğinde tutabilsin hadi….
Bizim zerrece sevgimiz yok aslında
Biri minicik yüreğinde besler ve bize onu sunar..
Biz de ona karşılık veririz
Hepsi bu.
Çünkü sevgide zorlama yoktur.
Gelelim tersine…
Zalim, hırslı, sabırsız ve düzenbaz….
Herşey var insanoğlunun yapısında
Nerden başlatırsan başlat
Her nasılsa kötülüğe dönüyor insan
Sevgi olmazsa nefret mi olur
Çaba olmazsa bezginlik mi….
Tanrısal tarafının müzminliği mi tuttu gene?
İlla hükmedecek öyle mi…
Tuttuğunu koparan bir nesilden
Dokunduğumuz her bireyin elimizde kaldığı bir yapıya nasıl evrildik?
Evrime inanmayanlara sormak isterim.
Milyonlarca yıla gerek yok, birkaç on yılda evrildik
Ve maymunlardan daha da aşşağıdayız.
Yeryüzüne merhameti yaymak varken sürekli objeler ve kavramlar yayıyoruz.
Bir de anlamsız bir hakimiyet…
Biz kimiz, gayemiz ne? sonu olmayan ihtiraslarımız
Bizi boğmaktan öteye gitmiyor.
Ve isyan ediyoruz…
Kime
Nazım’ın dediği gibi
” Aslında suçun büyük kısmı bizde”