Hayat su gibi akıp giderken bir boşluk bulup kendime sorular soruyorum.
- Kimim ben?
- Neleri severim?
- Ne işe yarıyorum?
Aslında bu soruların cevaplarını ben de bilmiyorum.Dengesizim biraz.Ağlarken bir anda kahkaha atıyorum,gülerken sinirleniyorum.Duygularımı çok üst seviyede yaşıyorum.Belki içinizden birileri de benim gibidir.Ne dediğimi anlıyorsunuz değil mi? Zaman zaman bu dengesizliğim yüzünden kötü ve yalnız hissettiğim anlar oldu.Yalnızlık demişken biraz da ondan bahsedeyim.Bu sıralar kendimi yalnız hissediyorum.(Aslında hep öyle)
Kimsenin değer vermediği,öylesine konuştuğu birisi gibi hissediyorum.Biraz karamsar mı oldum acaba? Sanırım öyle.Ama doğrular bunlar.En azından benim hislerimin doğrusu.Yalnız olmaktan korkmuyorum hiçbir zaman da korkmadım.Aslında yalnızlık güzel bir şey.Ama insan bazen bir insana içini açmak isteyebiliyor ya da mutluluğunu paylaşmayı.Her şeye de kırılan bir insanım ben.Genelde hevesim de kursağımda bırakılır.Güzel bir haber aldıysam bunu insanlarla paylaşırım ve onlar sevinmezse çok üzülürüm.Mesela bana özel olan bir şey başkasına da kullanılırsa çok kırılırım.Öyle ufacık şeylere üzülürüm ben ama çok belli etmem.Her şeye gülerim.Hayattan zevk almasını da bilirim.Her şeyin doğru bir zamanı olduğuna inanırım.Ve güzelliklerin beni bulacağına da.Her neyse konudan konuya atlamalı bir yazı oldu bu.
Olsun.
Bazen böyle olmalı 🙂