Bazen hayatta bir şeylerin elimizden alınması gerekir başka bir şeylere yer açılabilmesi için. Bazen elimizden alınacak olan şey çok sevdiğimiz birisi, bazen elimizden alınacak bu şey çok sevdiğimiz bir eşyadır, ama mutlaka çok sevdiğimizdir. Çok sevdiğimiz olmasa hatırlamayız bile bir süre sonra. Elimizden alınan bu şey bizim kendimizi yıpratmamıza hatta harap etmemize neden olabilir ama bunun ne denli yanlış bir şey olduğunu hiçbir zaman göremeyiz.
Öyle bir an gelir ki her şeyimizi bağladığımız hatta yaşam felsefemiz haline getirdiğimiz bir şeyin elimizden belki sessiz sedasız belki de göz göre göre kayıp gittiği anları yaşarız. Bu şeyin gidişini durdurabilmek için hiçbir şey yapamasak da yine de çabalarız, savaşırız hatta ve hatta çok fazla üzülürüz. Peki neden hayatımızda, benliğimizde yeni bir şey için yer açıldığını düşünmeyiz?
“HAYIRLISI”
Ne güzel bir kelime. Önlem alınmış, mücadele verilmiş ve gerisi en yüce makama havale edilmiş.
Kaybettiklerimiz için üzülmek yerine bizim için verilecek olanı elimizden alınanın yerine koyulacak olanı düşünmeye başlamamız gerekiyor. Eğer bir şeyi kaybettiysek onun bizim için hayırlı olmadığını ve hayırlısını isteyerek çabalamaya devam etmemiz gerektiğini görmemiz gerek. Geçmişten gelen büyüklerimizden her zaman duyduğumuz öyle güzel başka bir cümle vardır ki o da şu şekilde; Gidenin arkasından ağlanmaz.
Eğer bir gün siz de bir şeyinizin veya bir kimsenizin elinizden alındığını düşünürseniz bu gün bu satırları okuduğunuzu aklınıza getirin ve hüzünle dolan fikirlerinizi, düşüncelerinizi, kalbinizi yani bütün benliğinizi daha hayırlısının hayatınıza girmesi için yer açıldığını unutmayın.
28.11.2021 01:20 ‘Z