Penny Dreadful hakkında söylenmesi gereken ilk şey gerçekten muhteşem bir yapım olduğu ve bir o kadar da hak ettiği değeri göremediği gerçeğidir. Bunu çıktığı yıllarda (2014-2015) topladığı ödüllerden anlayabiliriz. Bunlardan en önemlisi, ana karakterimizi canlandıran Eva Green’in 2014 yılında IGN En İyi Aktris ödülünü almasıdır.
Ayakları yere basan, oldukça zengin ve içine çeken karanlık bir dünya
Penny Dreadful denilince akla ilk gelen kesinlikle evreninin tutarlı olduğu kadar çeşitli ve ilgi çekici hikayeler barındırdığı gerçeğidir. Vampirin de, kurt adamın da, şeytanların da bulunduğu evreni uçuk kaçık yapmayıp, oldukça güzel işlemek herkesin yapabileceği iş değildir. Penny Dreadful ise bunu, bana göre şu ana kadar gördüğüm tüm dünyalar arasında tarışmasız en iyi yapan. Dünya içerisinde sır olarak kalan soru işaretleri bile, o dünyayı güzel yapma yeteneğine sahip.
Zaten, yansıttığı dünya ile tarihten gelen bir ilişki ve yakınlık duyabiliyoruz. Victoria dönemi, zaten kendi içerisinde bu tür bir hikayelere ev sahipliği yapabilecek potansiyale sahip bir dönem. Bu yüzden seçim ve dönem, böyle bir dizi için daha iyi seçilemezdi.
Sizi her saniye geren müthiş bir atmosfer
Zaten, konusundan ve dizi ile ilgili, ön bilgi olarak gördüğünüz posterler, fragmanlar vb. bütün içerikler sizi ”korkunç ama ilgi çekici” dünyasında sizi rahat bırakmayacağını hissedebiliyorsunuz. Diziyi, izlemeye başladığınızda ise gerçekten ne demek istediğimi anlıyorsunuz. Atmosferin hikayeye oldukça uygun olması dışında, hikayenin soğuk ve acımasız bir şekilde yüzümüze vurulması bize soğuk bir duş etkisi yaratıyor. Ve tabiki bu hislerin en büyük mimarlarını anmadan geçersek çok büyük ayıp etmiş oluruz diye düşünüyorum. Oyunculuklar o kadar üst seviye ve gerçekçi ki, size bunu şöyle anlatabilirim. Dizi de çoğu kişi gibi benim de favori sahnem Şeytan Çıkarma Ayini sahnesi. İnternette defalarca izleyip, oyunculukları ağzımın suyu akarak izlemiştim. İşte belki de tüm dizi de oyunculukların zirveye çıktığı sahnenin altında ki bir tane yorum size ne demek istediğimi anlatacaktır diye düşünüyorum.
jezus christ, they aren’t actors. they are real.
Yan hikaye/senaryonun doyuruculuğu
Son dönem dizilerde sıkça başvurulan yan bir hikayenin ana hikayeyle aynı anda götürmek özünde izleyeni dizide/filmde tutmanın yöntemlerinden biridir. Bunu çok güzel yapımlar adını tarihe altın harflerle yazdırmıştır bkz. Game of Thrones örneğinde olduğu gibi.
Tabiki GOT gibi bir örnekle karşılaştırmak ne kadar doğru olur bilmiyorum ama GOT kadar uzun süreli değil de kısa metrajda ele aldığımızda ki bence bu daha da zordur, adını altın harflerle yazdıracak bir hikaye/yan hikaye uyumu, sadeliği, doyuruculuğuna sahip bir dizidir Penny Dreadful
Oyunculukların ne kadar ”gerçekçi” olabilecekse o kadar ”gerçekçi” olması
Oyunculukların bir diziyi taşıdığı çoğu zaman görülen bir durumdur. Ama zaten var olan güzel bir diziyi/filmi daha da yukarıya çıkarmak, işte o biraz zordur. Penny Dreadful’da ki oyunculuklar o kadar kaliteli ve özgün ki, insan yukarıdaki yoruma katılmama seçeneğini kendinde bulamıyor.
Bütün oyuncuların oldukça güzel oyunculuklarının yanı sıra içlerinden sıyrılan bir kişi var ki, aldığı ödülle o kişi kim olduğunu hemen belli ediyor. Eva Green bu dizide belki de hiçbir zaman dizilerde yeri dolmayacak bir oyunculuk performansı sergiledi. Yeri geldiğinde, sadece mimiklerle ve yüz, beden hareketleriyle taşıdığı bir bölüm boyunca, izleyiciye bölüm sonunda hayranlıkla karışık garip hisler hissettirmek demek oldukça büyük bir başarı demek. Her türlü rolün hakkını yüzde yüz verdiğini, tarafsız gözle izleyen herkesin göreceğinden şüphem asla yok.
Hikayelerinin, klasik bir dram öyküsünden daha farklı bir şekilde sona ermesi
Penny Dreadful’u diğer dizilerden ayırıp, kendini çok yükseklerde göstermesinin belki de en önemli sebeplerinden biri de budur.
Dizinin neredeyse her fantastik masalın sonundan farklı olarak, işlediği mesaj ve hissettirdiği duygular günümüze daha uygun. Artık kimse ortaçağ masallarının sonunda aşırı bir duygu yüklenmesi yaşamıyordur diye tahmin ediyorum. Bu yüzden bu durum oldukça güzel.
Uzun lafın kısası, Penny Dreadful yukarda bahsettiğim kavramların dizilerde olmasından hoşlanan herkesin izlemesi gereken bir dizi olduğunu düşünüyorum.
Diziye puanım 9/10
En yakın zamanda bu harika diziyle tanışıp, keyif almanız dileği ile. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere …