Yüreğimde hissettiğim o derin karanlık
Ellerin ellerin neredeydi
Uzaklaşıyor du dünyam benden
Hergün bı önceki günü tekrarlayan bu derin karanlık
Düşüncelerimi hırpalıyordu adeta
Çünkü ben istedim bu karanlığı
Bilemezdim seni karanlıklar da seveceğimi
Bir yağmur çisendisinde yürürken ölüyor sun
Buruşuk bana ait olmayan bu yüzü görmek göstermenin tuhaflığı
Kimselerin anlamadığı ama uzuvların da hissettiğin bu karanlık
Kurtulmalımıyım senden benden bu karanlık tan
Penceremdeki o mavi kuş sonrasının haberini verirken artık yanlız değilsin diyordu
Karanlık ve mavi kuş geleceğimde
Artık bir başkasını sevemeyeceğimin habercisiydi
Hoş geldin düşüncelerimdeki karanlık
Karanlıkta nasıl görebilir insan
Bu benim karanlığıma özgü mü yoksa
Sahi tanrım o neden benim karanlığım da
Papatyalı ellerim den akan aşk fısıltısı
Neden onu karanlığa götürmüş tü
Kanatları ruhumda ki kadın karanlığm
Bakarken öyle derin karanlıklara
Seni özlerken buluyorum kendimi
Etme sevgili ay da karanlık bu gece
Dön dönki bitsin bu karanlık
Yarım kalan bedenimi tamamla
yoksa aydınlanmaz bu kâinat bana
Odamda günlerdir yanlızım ziyanı yok
Benim yalnızlığım karanlıklar la dolu
Evet evet seni çok seviyorum tıpkı Deniz’in kendi dibindeki bir çakıl taşını sevmesi gibi
Ah karanlığım sana hitap ederken herşeyi unutuyorum
Yorgunum tek isteğim elini yüzümde hissetmek ve öylece uyuya kalmak
Şimdilerde öyle koşuşturuyorum bu karanlığım da
Çocukça ve düşüncesiz ce davranışlarım oldu bağışla
Buna ihtiyacım var sen anlarsın halimden
Bırakma beni bu karanlıkla baş başa
Mavi kuşum la ben penceremdeyiz
Bekliyoruz.