Ülkemizde kadın hakları yani İstanbul sözleşmesi olucaktı fakat olmadı.Aslında ülkeler arasında en çok kadını savunan biz gözüksek bile bence en korumasız en görmezden gelen millet biziz.Örnek vermek gerekirse sokaktaki herhangi bir kadın eski eşi eski sevgilisi veya başka biri tarafından taciz ediliyor öldürülüyor bunu yapan kişi 2 ay en fazla 3 ay yatıp çıkıyor.Sözde en çok kadın haklarını savunan biziz.Hayır biz değil bizden daha ağır cezalar veren,kadınları bizden daha fazla koruyan ülkeler var.Bu ülkelerin gerçekten kadın haklarını savunduğunu biraz araştırırsak görebiliriz.Televizyonlar da haberler başlıyor üç haberin ikisi kadınların uğradığı haksızlık.Ben kadınlarımızı savunan kişi yok demiyorum sadece çok az ve yetersiz görüyorum.Kadınlarımızı koruyan kişiler,korurken istemeden öldürüyor karşıdaki kadın düşmanını ve aldıği ceza en ağır cezalardan biri,ama kadın öldüren veya taciz eden yaratık bir iki ay hapis yatıp elini kolunu sallaya sallaya dışarıda dolaşıyor.Kadınlar artık yardım istiyor bunu yüzümüze söylüyorlar ama biz hiç bişey yapmıyoruz sözde hepimiz insanız hepimiz müslüman kardeşiz.Bence bir kadın haksızlığa uğruyosa ve bunu gören bir kişi varsa, benim gözümde en az o acımasız kadın düşmanı kadar suçlu ve canavar.Artık o tür kişilere insan demek gelmiyor içimden sadece onlar kendinden aciz yaratıklar bence.Bu tür insanlara en ağır cezalar verilmeli kadınlarımıza biraz daha sahip çıkılmalı biraz daha korunmalı.En azından İstanbul sözleşmesi geri gelsin kadınların kendi hakları olsun.Sokakta rahat rahat dolaşabilsinler kadınlar ve erkekler eşit değil ülkemizde.Çünkü bir erkek istediği saatte dışarı çıkıp sabahlara kadar sokaklarda çarşılarda gezebiliyorsa kadınlarda gezebilmeli.Artık kadınlar korkuyor hava kararmaya başlasın hemen eve giriyorlar,ekmek almaya gidiyorlar hızlıca eve dönüyorlar.Onlara kötü bir travma bırakıyoruz ve bu insanların hayatını ileride olumsuz etkileyebilir.Örnek vermek gerekirse Ç.G. isimli kişinin olayını gördüm.Bu olayda kadına yapılan haksızlığı gördüm.Olayda ki A.Ş. kişisi 30 yıllık evli olan eşi Ç.G. kişini aldatıyor.Ve yuvasını yıkıyor aldatmak çok yanlış bir örnek.Olayı özetlemek gerekirse Ç.G. kendisini mâdur etmiceni söyleyen Devlet tarafından madur bırakıldı.Bunu gördüm, kadın hakları savunulmadı.Ve haksız olduğu halde hala direnen A.Ş.böbürlenerek dışarıda geziyor eğleniyor.Ve eski eşini öldürmekle tehdit ediyor.Devlet bunu biliyor ama yaptıkları tek şey uzaklaştırma kararı vermek.Bence yapılması gereken tek şey A.Ş. insan denen canavarı mâdur bırakmak.Yasaları çok bilmiyorum ama tehdit etmenin ve Ç.G. hala mâdur bırakmanın bi cezası olmalı.Ülkemizde binlerce mâdur kadın var.Eğer ki birgün haksızlığa uğrayan kadınlarımızın yüzü gülerse , işte o zaman adalet yerini bulmuş demektir.Kadınların erkeklerden farkı yok.Herkes eşit benim gözümde , ne kadın erkekden üstün ne erkek kadından.Aslında mâdur bırakan tek kişiler haksızlık yapan canavarlar değil , adalet.Adalet de kadınlarımızı mâdur ediyor.Örneğin mâdur olan Ç.G. adlı kişiye devlet tarafından bir iş imkanı sunulabilir , ya da belirli bütçede maaş bağlanabilir , kısacası devlet destek olabilir.Ve A.Ş. haksız taraf olduğu için karısını aldatıp onun yapmadığı iftiralar attığı için ona en ağır nafakalar ve tazminatlar verilmeli.En öncelikle bunu hakim yapmalı.Hakim A.Ş. kolay bi ödeme imkanı sunuyor acaba hiç mi vicdanı sızlamıyor hakimin.Bu olaya bakan hakime sorsak kadın haklarını savunur ama söylemekle olmuyor , cezayı o veriyor bütün kadınlarımızın intikamını mahkemelerde en ağır cezalar vererek yapabilir.Böyle insanlar var, sadece sayıları çok az.Ama inanıyorum ki ileride ben bu anlattıklarımı yapıcam.Yani en azından uğraşıcam haksızlığa göz yummıcam.#Kadınasiddethayir
Kadın hakları
