Bir kaç gündür kaçıyorum aslında ne yapabileceklerimi düşünmek nede gelecek bana ne vaad edecekse onları da istemiyorum deyip ne varsa günümü doldurup akşam edeceğim düşünmeden sorumsuzca dakikalarımı hiç etmekle meşgulüm hiç olmadığım biri gibi olmanın bana getireceği şeyleri denemekten de vazgeçmedim kendim olduğum ne varsa yada hangi yerler varsa oradan kaçıyorum kendimden kendime vereceğim yönümü bilmiyorum yoksa aslında biliyor gibi mi görünüyorum o zaman ne? sorun sevmemek kendimi sevmemek yaşadığım sürece kendime adamamak düşüncelerimi her şey hala çok farklı olabilir hiç erken uyanamazken aniden erken uyandığınız bir sabah şarjı ful bir telefon ve müzikler çıkıp yürüdüğünüzde kendi başına kaçtığınız ne varsa çözmek hayal kurmak eve gelip bir kahvaltı hazırlayıp bilgisayarın başına geçmeniz yollar aramanız kendini toplamak umutları toplamak ve geç kalmış görünse de geç asla kalmamak kendini eğitmek zaafları yenmek dilediğin gibi yaşamanın bir cesaret olduğunu anlamak insanın kendini sevmesi ne kadar kusursuz ve zor değil mi ne acaba hayatın formülü insanın formülü duyguların umutların zamanın yanı başımızdaymış aslında bizlermişiz formül vazgeçmemek umut etmekmiş o kaçtığımız anlarda suçluluk hissederiz ya aslında o anlarmış bizi bize bağlayan umuda bağlayan yaşam devam eder iyi olan her şeye bizi zorla sürükler yaşam ve biz bilmesek bile pişman ettiği büyüttüğü çok zihin var belki de her şey kötü olsa da iyi olmaya sonun da mutlaka mecburdur
Tuğba güzel