Selamlar dostlar, yepyeni bir film incelemesiyle karşınızdayım. Bugün sizlere birkaç gün önce gösterime girmiş olan Kin isimli filmden bahsedeceğim. Çok da uzatmak istemiyorum, hadi buyurun yazıya geçelim.
Bir Güney Kore filmi olan The Grudge’dan uyarlanmış olan ve senaryosunu Yılmaz Erdoğan’ın yazdığı BKM yapımı Kin filmi 8 Ekim tarihinde izleyiciyle buluştu. Yönetmen koltuğunda Türkan Derya’nın oturduğu filmin başrollerinde ise Yılmaz Erdoğan, Ahmet Mümtaz Taylan, Rüzgar Aksoy, Cem Yiğit Üzümoğlu ve Duygu Sarışın gibi başarılı oyuncuları izliyoruz. 1 saat 46 dakikadan oluşan Suç – Gizem türündeki filmin bugün itibariyle IMDB puanı 5.5.
Gelelim filmin konusuna… Başkomiser Harun, (Yılmaz Erdoğan) meslek hayatının en büyük ödülünü aldıktan sonra ekibiyle birlikte kutlamaya gider. Ödülden sonra terfi alması beklenen Harun, kutlamadan sonra eve dönerken bindiği taksideki şoförün saldırması sonucu kendisini savunmak isterken cinayet işler. Ertesi sabah bu vaka emniyete ulaşır ve ekipçe cesedin bulunduğu yere giderler. Harun, kendi işlediği cinayetin katilini aramaya başlar. Hem kaçıyor olmak hem de başka bir şüpheli bulmaya çalışan Harun, bulduğu farklı ipuçlarıyla çok daha karmaşık bir durumun ortasında kalır.
Filmle ilgili kendi düşüncelerimden bahsedecek olursam, ortalamanın üstünde bir film olduğunu söyleyebilirim. İyi bir oyuncu kadrosundan oluşan filmin kurgusu genel olarak başarılıya yakındı. Hikayenin özgün olmaması elbette üzücü fakat Netflix’te bulunan diğer Türk yapımı filmlere göre çok daha iyi işlenmiş olduğunu da kabul edelim. Filmin sürükleyiciliği ve sonlara doğru yaptığı ters köşeler de oldukça iyiydi. Genelin aksine oyuncu – karakter uyumunu ve Yılmaz Erdoğan’ın oyunculuğunu başarılı buldum. Harun karakterinin uzun süredir bu meslekte olması, birçok şey yaşayıp görmüş olması donuk mimikler ile başarılı bir şekilde aktarılmış. Değinmek istediğim bir diğer nokta ise filmin müzikleri. Müzikler güzel seçilmiş ve yerli yersiz her yerde çalmıyordu. Bu filmde de mantık hataları yok değildi elbette. Kafamda soru işaretleri bırakan ve saçma bulduğum birkaç sahne vardı, sizler de izlediğinizde böyle düşüneceksiniz muhtemelen. Beklentiyi aman aman yüksek tutmadığınız sürece sevebileceğiniz bir film olacaktır diye düşünüyorum. Benim filme puanım 6.5/10.
Filmin fragmanına buradan, “Yok yok ben filmi izlemek istiyorum” derseniz de buradan içeriğe ulaşabilirsiniz.
Bir sonraki yazımda görüşmek üzere, sağlıcakla kalın. 🙂