- Yazdıklarımın, okuyanların gönüllerine dokunmaya değmeyeceğini düşünerek en yakınlarıma bile okutmazdım karaladıklarımı. Dolayısıyla yazdığım ilk deneme de diyebilirim buna.
Kelimelerin insanlar üzerindeki etkisini iksire benzetirim oldum olası. Bir iksir bir insanı öldürürken başka bir iksir hayat verebilir birine. Birilerine hayat olabilmek ümidi ile yazıyorum.
Samimiyetsiz bir samimiyet sarmış insanlığın dört bir yanını. Samimiyet arayanda yok denecek kadar az. Çıkarlarını karşılayan insanların var olması yeterli oluyor birçokları için. Bazıları da var ki bu dünyanın kirinden ve pisliğinden yüreklerini koruyabilme zaferine ulaşmışlar. Tertemiz gönülleri samimiyetsiz bir samimiyettense samimi bir soğukluğu tercih ettiği için oldukça az bir insan kitlesi ile arkadaşlık kuruyor. Arkadaşları az olmasına rağmen sözüm ona samimi(!) insanların samimiyetlerinden en çok onlar yaralanıyor. Yine de kötülüğe kötülük ile cevap veremiyorlar. Düstur edinmişler kendilerine kötülük edene de iyilik yapmayı. Dünyanın iyilikle döndüğüne öylesine inanmışlar ki hiçbir şey onları bu inançlarından döndüremez.
Belki de diyorum. Güneş her gün yeniden doğmaya karar veriyor, ay dünyamızı karanlıklar içinde bırakmamak için her gece karanlığı yarıyorsa güzel yürekler sayesinde.
Güzel yürekle kalabilmek duasıyla…