Günümüzde birçok insanın düşmüş olduğu hata. Aşk ve Sevgi dışardan bakıldığında mutluluk verici ve bir o kadar da saf görünüyor ancak zararlı kısımlarını herkes göz ardı etmekte. Maalesef o masallarda anlatılan mutlu aşklara az rastlanıyor. Günümüzde çok sık olarak insanların yaptığı hatanın başında biten ilişkilerin ardından kendini bırakmak başka bir deyişle hayatın sadece ondan ibaret olduğunu sanmak ve o olmadan yaşayabileceğine inanmamaktır. Sanıyorum ki bu olay çok sevmekten kaynaklanıyor. Çoğu insan belirli bir süreden sonra canını acıtmadığını söylüyor. Ben her zaman sevmekten ve sevilmekten korkmuşumdur. Çünkü canımın acıyacağından hep emindim. Ama bunu bilmeme rağmen aşka bir şans vermek istedim, gerçekten de göründüğü gibi muhteşemdi ta ki o mutlak son olan ayrılık gelene kadar. Ben aşkın o saf ve mutluluk veren kısmını yaşamıştım sırada ise beni o zararlı kısım beklemekteydi. Asıl soru gerçekten ayrılığın acısı geçiyor muydu ? Bana soracak olursanız eğer çok sevmişseniz aradan yıllar da geçse o hep kalbinizin, aklınızın bir kıyısında en derinlerinde kalıyor. Tabi her insan için aynı şeyi söylemiyorum kimisi için bu söylediklerim gülme sebebidir. O mutlak sonla baş başa kalanların yanında olmak, daha doğrusu kendilerini yalnız hissetmemeleri için kafamın içindekileri yazıya dökmek istedim. Söylediklerimi toparlayacak olursam her sevginin zararlı bir kısmı vardır. Önemli olan onu gün yüzüne çıkartmamaktır. Ve ufak bir söz bırakmak istiyorum, İnsan binlerce, milyonlarca yıldızın birinde yaşayan eşsiz bir tek çiçeği seviyorsa, yıldızlara bakmakla bile mutlu olur. “Çiçeğim oralarda bir yerdedir.” der.