Hani Biz Yeni Bir Anayasa Yapacaktık(!)

Hani Biz Yeni Bir Anayasa Yapacaktık(!)

Hani Biz Yeni Bir Anayasa Yapacaktık(!)

Türkiye’de yazı yazma konusunda sanırım pek fazla sıkıntı çekilmese gerek.

Şöyle bir bakıyorum da… Neredeyse iki günde bir “gündem” değişmekte, toplumumuz ve politikacılarımız, farklı meselelerin ilgi odağı olmakta.

Hani biz bir aralar “anayasa” yapımından bahsediyorduk! Yahu bizler, askerî rejim ürünü olan 82 Anayasasını değiştirmeyecek miydik?

Hatırlar mısınız, bilmem… Seçimlerin gerçekleştirileceği dönemlerde, miting meydanlarından Türkiye’nin “yeni bir anayasaya” ihtiyaç duyduğu, sivillerin yapacağı yepyeni bir sivil anayasa vurgusu sürekli yankılanırdı.

Ne oldu gerçekten de?

Erteleye erteleye, bizler, ne zaman sivil bir anayasa yapacağız?

Hani artık ülkemizde yepyeni bir dönem başlamıştı; temel hak ve özgürlüklerde sınıf atlamıştık…

İnsanı yaşat ki devlet yaşasın veya “insan” merkezli siyaset söylemleri ne oldu; bunlarda mı unutuldu?

Acaba diyorum…

2019 yılında veya 2020 yılında, bizler, yeni bir anayasa yazabilecek miyiz?

“Yeni Türkiye” ve…

“İleri Demokrasi” politik retoriğinin içinin dolması için gerçekten de artık bizlerin yeni bir anayasa yazması gerekmekte.

Teorik olarak belki meclis çatısı altında çoğunluğu elinde bulunduran siyasi parti yeni bir anayasa yapabilir, diyebiliriz. Fakat, bunun 1982 ANAYASASINDAN ne farkı olacak? Ne olursa olsun; ister kabul edin ister reddedin, 82 Anayasası, cuntacı generallerin teşvik ve inisiyatifleri ile meydana getirilen bir askerî rejim anayasası.

***

Bu bağlamda, yeni bir anayasanın yapılacağının dillendirilmesi başka bir durumdur; fiiliyata geçerek yeni bir anayasa mesailerine başlamak farklı bir realitedir.

“Temenni etmek ile talep etmek” farklı şeyler; ve genelde bunlar daha çok toplumu “uyutmak” için cek/caklı vaatler olurken…

Gerçek anlamda anayasa yazımı mesaileri başlatmak başka bir meseledir. Sanırım, şuan nazarıyla hiçbir partinin yeni bir anayasaya ayıracak vakti de fırsatı da yok gibi!

Bir kere bu yeni anayasa nasıl yazılacak? Bu yeni anayasanın tam bir mutabakatla yazılması gerekir. Her şeyden önce, bu toplumun ve milletimizin “kırmızıçizgileri” olacaktır.

Anayasamızın ilk üç maddesi, değiştirilemeyecek, değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek maddelerinin tartışma ve müzakere sürecine dâhil edilmemesi gerekecektir.

Türkiye; “laiktir”, “demokratiktir” ve “cumhuriyettir”…

Temel hak ve özgürlüklerin öncüllendiği bir anayasayı, bu millet artık anasının ak sütü kadar hak etmektedir.

Ülkemizin daha iyi yönetilebilmesi için, ileri demokrasi devleti olabilmesi için, istikrarlı ve dengeli bir siyasal işleyiş için tüm toplumun konsensüsü alınmış bir anayasaya ihtiyaç vardır.

Türkiye’deki “kutuplaşma”,“kamplaşma”, “saflaşma”; herkesin kendi meşrebine göre isimlendirdiği bu garip durum, “normalleşmeye” doğru evrilmediği müddetçe, kanımca yeni anayasa yapım talebi, sadece “temenni” olmaktan öteye geçemeyecektir.

Erhan Salman
Ben, ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ, ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ BÖLÜMÜ mezunuyum... Kitap okur, köşe/kitap yazarım... Elimden geldiğince ilgi alanım doğrultusunda yazmak, en büyük tutkum ve hedefim. SEVGİYLE OKUYUN...
Subscribe
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
Kendin Olmak…
Sonraki
Türkiye’de Güçlüyü Beslemeden Zengin Olmak Mümkün mü?

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.