30 dakika gibi kısa bir sürede hafızamızdaki kötü anılardan kurtulmayı hangimiz istemeyiz ki? Sorun değil, hadi 1 saat olsun. Günümüzde bu konuda birçok araştırma ve teknik mevcuttur. Ancak hepsini ele alamayacağım için bunlardan en popülerlerini (EFT, EMDR ve Neuroformat) size aktarmaya çalışacağım. Bilimselliği hala tartışma konusu olsa da bu tekniklerin işe yaradığı ise kaçınılmaz bir gerçek. Hadi bu tekniklere bir göz atalım!
-Ek: Tekniklerin uygulanış şekillerini yazıda belirtmek istemedim. Ayrıntılı bilgi sahibi olmak isteyenler internetten (academia gibi) kolaylıkla makalelere ulaşım sağlayabilir.-
EFT Nedir?
“Bütün olumsuz duyguların nedeni, vücudun enerji sisteminin bozulmasıdır” demiş Gary H. Craig. Bazı durumlarda geçmişte yaşadığımız travmalara takılı kalmak, düşüncelerimizin negatif olması, fobilerimiz, korku, öfke, nefret veya suçluluk gibi duygular vücudumuzda bir nevi bir tıkanıklık meydana getirebilir. Bunlara bağlı olarak da bedensel rahatsızlıklar veya psikolojik sorunlar ortaya çıkabilir. EFT ise bu tıkanıklığı dağıtıp, bedeni dengelemede ve bu olumsuz duyguları bir nevi yok etmede kullanılan bir yöntemdir.
EFT yani Duygusal Özgürleşme Tekniği, kişinin bedenini ve zihnini kontrol edebilmesine dayalı bir tekniktir. EFT, fobilerden (hayvan korkusu, yükseklik korkusu vs), bağımlılıklardan (sigara, alkol gibi), fiziksel ağrılardan (sırt, bel ağrıları vs) ve geçmişteki acılardan (tacize maruz kalma, travmalar vs) kurtulmak için kullanılabilir. Hiçbir yan etkisi olmadığı için, her durumda kullanılabileceği söylenmektedir. EFT’yi uygulamada problemin ne kadar süredir ortada olduğu önemli değildir. Amaç anıyı tedavi etmek değil, anıların meydana getirdiği duyguların etkisini yok etmektir. Örneğin; savaş geçmişi olan bir kişinin, en ufak bir gürültü sesinden korkması. Bu teknikle %85 oranında tedavi sağlanabileceği iddia edilmektedir. Belli vuruşlar ile vücudun enerji sistemi dengelendiğinde baştaki o sıkıntılı duygu artık kişiyi özgür bırakmaktadır. Bu durumu yaratan olay her ne kadar kişinin hafızasında varlığını sürdürse de o olayla ilgili yıkıcı duygular artık yerini sadece yaşamsal bir deneyime bırakmış olur.
EFT’nin Bilimsel Temeli Var Mıdır?
Kısaca Duygusal Özgürleşme Tekniği olarak iddialı bir isimle yer alan EFT, bilimsel temellere dayanan iğnesiz akupunktur yöntemi olarak da bilinir. Her ne kadar tesadüfen geliştirilmiş bir teknik olsa da, mühendisler tarafından vuruş noktaları araştırmalarla belirlenmiş ve teknik geliştirilmiştir. Üzerinde mühendislerin araştırmalar yapabildiği ve %80-85 oranında başarı görülen bir çalışmadan bahsettiğimiz için, EFT’nin bilimsel temelleri olduğunu söyleyebiliriz.
EMDR Nedir?
EMDR, “Eye Movement Desensitization and Reprocessing” kelimelerinin baş harfi ile isimlendirilen bir terapi yöntemidir ve Türkçeye “Göz Hareketleri ile Duyarsızlaştırma ve Yeniden işleme” olarak çevrilmiştir. EMDR, çok güçlü bir psikoterapi yaklaşımıdır. Danışanlardaki psikolojik rahatsızlığın nedeninin, olumsuz ve kötü olarak depolanmış hafıza ve anılar olduğunu belirten ve tedavide bir nevi bilgi işleme ve buna bağlı olarak, bu kötü anıları değiştirilmesini sağlayan bir psikoterapidir. Metnin başında da bahsettiğimiz gibi insan hayatında bazı travmalar ve buna bağlı korkular, kötü düşünceler ve anılar bizde saklı kalabilir. Geçmişteki bu travmalar, günümüzdeki bazı tetikleyicilerle ortaya çıkabilir. İnsan bu noktada kendisine dair olumsuz inançlar ve duygular oluşturabilir. Örneğin; ben aptalım gibi. EMDR, bu tür anıların işlenmesini sağlayan, fizyolojik temelli bir terapidir. Beynin zamanında yapamadığı işlemi (örneğin uyku ile), bugün yapmasını sağlar. Geçmişte zihinde gömülü kalmış anı ile diğer anılar arasında ilişki kurulmasını sağlar. Danışan artık rahatsız olmaz ve anıyı yeni ve sağlıklı bir perspektiften görür. Geçmişteki o korkunç anı, danışan için artık bir yaşam deneyimidir.
EMDR’nin Bilimsel Temeli Var Mıdır?
Travma sonrası stres bozukluğunda güçlü bir iyileştirici etkiye sahip olduğu düşünülmektedir. Ayrıca beynin orta bölgesinde yer alan “superiyor kollikulus” bölgesindeki görme ve hareketlerin düzenlenmesinde de görevlidir. Terapistin parmağını takip eden hastanın göz hareketleriyle bunu bağdaştırırsak bilimsel yanını görmüş oluruz. Ayrıca EMDR tüm dünyada kabul görmüş olan ve WHO (Dünya Sağlık Örgütü), APA (Amerikan Psikiyatri Birliği), Türkiye Psikiyatri Kliniği gibi kuruluşlar tarafından etkisi kabul edilen bir terapi yöntemidir. Bu derece etkili olan bir yöntem olan EMDR’nin bilimselliğini kabul etmek mümkündür.
Neuroformat Nedir?
Neuroformat, kelime anlamı olarak, nörolojiyi formatlama, yeniden biçimlendirme anlamına gelmektedir. Mehmet Barış Muslu’nun, EMDR ve EFT gibi bazı çalışmaları bir nevi birleştirerek ortaya çıkardığı yeni yaklaşımdır. Bu çalışmada da amaçlanan EFT ve EMDR’de de olduğu gibi kişinin sahip olduğu kötü anılarından arınmak, korkularından, endişelerinden, uyku problemlerinden, obsesif kompulsif bozukluktan, uyku bozukluklarından, migren, vajinismus gibi rahatsızlıklardan ve fobilerinden kurtulmak (kedi, köpek, yükseklik gibi) ve ayrıca iddiasına göre beynin başarı ve mutluluk için yeniden programlanmasını sağlamaktır. Neuroformatın 4 temel prensibi vardır. Bunlar; çözmek istediğimiz problemi oluşturan bi nedene odaklanmak, o neden için en kötü hissettiğimiz göz pozisyonlarını bulmak, bulunan her göz pozisyonunda, nörolojik noktalara vurgu yaparak kötü duyguyu temizlemlek ve bu şekilde her nedene bu tekniği tek tek uygulayarak problemin tamamından kurtulmaktır.
Neuroformat’ın Bilimsel Temeli Var Mıdır?
Neuroformat’ın EFT, EMDR gibi çeşitli tekniklerin birleşimi olduğu bilinmektedir. Bu açıdan bilimsel olarak kabul edilebilirliği vardır. Fakat bu yaklaşımın iddiası, beyne format atmak gibi bir şey olduğu için gerçekçi gelmemektedir. Özellikle 30 dakika gibi kısa bir sürede bunun gerçekleştirilebilmesi durumu fazla iddialıdır. Diğer tekniklerin aksine bu tekniğin bir kurum tarafından geçerliliği de kabul edilmemiştir. Bu nedenle bilimsel olduğunu söylemek kesin olarak mümkün değildir.
Peki Bu Teknikler Neden Bu Kadar Popülerler?
Çünkü bu tarz tekniklerin, örneğin akupunktura dayanması gibi geleneksel tedavi yöntemleriyle bağlantısından kaynaklanan bir popülerlikleri vardır. İnsanlar, geçmişte kullanılan tedavi yöntemlerini günümüzde çok fazla tercih etmektedir. Bu nedenle bu teknikler yeni olmasına rağmen tercih edilebilmektedir. Ayrıca bu tarz teknikleri deneyen kişilerin çevrelerine bunu yaymaları ve gitmelerini tavsiye etmeleri üzerine de talepler artmaktadır. Bu teknik işe yaramasa bile, insanlar psikolojik olarak fayda sağladığını söylemeye eğilimlidirler. Ayrıca çok kısa sürede tedavi gerçekleşeceğini iddia eden bu teknikler insanları etkilemektedir. Günümüzde yoğun bir yaşantıya sahip olduğumuzdan dolayı da bu kadar kısa sürelerde problemlerimizden kurtulmak belki de hepimizin hayalidir. Modern yaşamdan dolayı çok daha fazla sıkıntı yaşadığımız süreçlere sahibiz. Tüm bu sıkıntıların çok basit işlemlerle yok edilmesi hepimiz için çok ilgi çekicidir. Çünkü herkes problemlerinden kolayca kurtulmak ister. Bu sebeplerden dolayı da bu tekniklerin popülerliği gün geçtikçe artmaya devam etmektedir.
KAYNAKÇA:
- KAVAKÇI, Önder; DOĞAN, Orhan; KUĞU, Nesim. EMDR (Göz hareketleri ile duyarsızlaştırma ve yeniden işleme): Psikoterapide farklı bir seçenek. 2010.
- Grand, D., Işık Hızında Duygusal İyileşme – EMDR, Kuraldışı Yayıncılık, İstanbul, 2005.
- Buçin İvren, EFT Tekniği Nedir? EFT Dugyusal Özgürleşme Tekniği Nasıl Uygulanır? (2013)
- Vural, Pınar Irmak, and Ergül Aslan. “Duygusal Özgürleşme Tekniği (EFT) Kapsamı ve Uygulama Alanları.” Yaşam Becerileri Psikoloji Dergisi 2.3: 11-25.
- SEZGİN, Nilhan. “Tek Oturumda Uygulanan Duygusal Özgürlük Tekniği (EFT)’nin Yaratılan Stres Durumu Üzerindeki Etkileri.” Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi 53.1 (2017).
- Muslu; M. Barış, Beynine Format At, Doğan Yayıncılık, 2013, 30. Baskı.