Girişimcilikle ilgilenmesem de girişimcilik alanımda olmasa da bende okuma girişimcisi olarak girişimcilik sektöründe olanları pek severim. Onların çabalarıyla başarılı işlerin ön arka yan planını öğrenmeye meraklı kişi olduğumu söyleyebilirim. Bu tarzda olan ve insana ilham veren filimleri seviyorum ve izliyorum. Onları izlerken inanın girişimcilikle ilgili olan motivasyon ve ilham veren yaşamları insana tüh keşke bende böylesine adımlar atsaydım diyerek çabalarını taktirle karşılayarak geç kalmış olsam da, onların başarısını kendi başarım sayarak onların arasına karışarak kendimi şanslı sayıyorum. Bu tarz filmler izlemek bence bizde durmuş yerinden bir atmaktan geri kalmış düşüncelerimizin de dar alandan uzaklaşarak genişlemesine, daha farklı düşünebilmemizi sağlıyor diyebilirim.
Bir hedefe ulaşmak için girişimcilerin faydasının olduğu bir gerçek.
Bu şekilde yaşantıları bize bir senaryo ve bakış açısıyla biyografik filmlerin çekilmesi bizlere sunulması gerçekten izledikten sonra bizim bir anda hayata bakış açınızı değiştirmesine katkı sağladığı da bir gerçek.Bence hayatı daha yaşanılır kaliteli kılmak için bir girişimde bulunmak gerektiğini savunlardanım.Toplumda bir hedefe ulaşmak için girişimcilerin faydasının olduğu bir gerçek.Bunu anlamlı kılan bizlerin çabası ve başarısı olduğunun altını çizerek söylemek istiyorum.Yaşantımızda hedeflerimizin olması ihtiyaçlarımızı karşılamada etken olduğunu söyleyebilirim.
En iyisini en kalitelisini bulmak insanoğlunun vazgeçilmezi olduğu da bir gerçektir,
En iyisini en kalitelisini bulmak insanoğlunun vazgeçilmezi olduğu da bir gerçektir,Bu gerçek bizi hedeflerimize götürecektir elbette ki. Yaşamın yükünü,dayanılır haffiliğine ulaştırmakta biz insanların görevi diye biliyorum.İster bu fikrime katılırsınız ya da fikriniz beyan ederek fikir alışverişinde bulunabiliriz ne dersiniz?Bu fikir alışverişiyle fikirlerimizi yaşanılır kılmanın en güzel yoluda fikir alışverişinde bulunmak değilmidir?
Düzenbazlar Kulübü (Billionaire Boys Club), 2018
“Düzenbazlar Kulübü, saadet zinciri kuran bir grup gencin yaşadıklarını konu ediyor. 80’lerin ortasında Beverly Hills’den gelen varlıklı bir mirasyedi olan genç Joe Hunt, aynı zamanda girişimciliği ile tanınır. Kendi gibi zengin bir çevreden gelen bir grup gençle birlikte, hem daha çok kazanmak hem de kendilerini daha özel hissetmek için Billionaire Boys Club’ı kurarlar.”***
Joy, 2015
“Joy, küçüklüğünden itibaren hayal gücü çok gelişmiş olan, yeni icatlar üretme peşinde bir kızdır. Hayatında, ailesinde yaşadığı zorluklara rağmen üretkenliğini hiç yitirmez; günlük yaşamda pratik konulara dair elinden her türlü iş gelir. Bu arada boşandığı eşi, sorunlu annesi, ilgi isteyen iki küçük çocuğu ve yarı belalı babasıyla ‘normal’ bir hayat sürdürmeye çalışır. Fakat bir gün her şey canına tak eder ve Joy yarım bıraktığı hayallerinin bir noktasından tutmak için yeniden kolları sıvar.”***
Göklerin Hakimi (The Aviator), 2004
“Film, sıfırdan başlayıp milyarlar kazanan Howard Huges üzerine bir biyografik çalışmadır. Kendisi havacılık ve sinema alanında parlasa da aşk hayatı da yeterince göz kamaştırıcıdır. İkinci Dünya Savaşı’nda bile uçaklarını savaş uçaklarına uyarlayarak kariyerini yukarılara çıkartmıştır. Ancak her şey Hughes için doğru değildir çünkü onun kendi üzerinde yarattığı baskı birçok erkeğin asla tahammül edemeyeceği türdendir.”***
“İyi bir baba olan Chris Gardner, işinde sorunlar yaşayan, maddi açıdan sarsıntıda olan ve aynı zamanda iyi bir eş olan bir adamdır. Ancak ne yazık ki eşi sıkıntılara daha fazla katlanamayacağına karar vererek onu terk eder. Christopher adındaki oğulları da babasının yanında kalır. Eşinin terk edişi de yetmezmiş gibi bir de ev sahibi onları dışarı atar. Chris, sokaklarda kalıp tuvaletlerde, düşkünler evinde çalışarak ayakta durmaya çalışır. Oğlunun sevgisi bu mücadeleci baba için her şeydir. Ayrıca, sevgiye eklenen bir var olma savaşı hiç şüphesiz, vakti geldiğinde en mükemmel kapıları açacaktır.”***
Yeni başlayan girişimciler ve yöneticiler için, müşterilerle çalışmanın orijinal yöntemlerini tanımanın yanı sıra alıcı ve satıcı arasındaki ilişkilerin inceliklerini incelemek adına bu filmi izlemek oldukça faydalı olacaktır.”***
Buyurun izleyelim ve değerli görüşlerinizi ekleyerek bu konuda bir fikir üretelim beyin fırtınasına girelim mi?
Girmeyelim mi?
Tek başına mı seyredelim?
Yoksa fikrim bana kalsın diyenlerden misiniz?
Bir sözü, kurusun diye içte bekletmek mi, yoksa içten dışarıya gönüllere vererek ekerek yeşertmek mi en güzeli? Kısır döngüye girmeden farklı olanı söyleyerek farklı olmak, farklı bakışları çoğaltmak varken, dön kısır döngü içinde bak dört duvarlara üstüne üstüne gelsin yani kısacası” Dönülüp dolaşılıp aynı noktaya gelinen ve bir sonuç vermeyen, içinden çıkılmaz fikir veya olaylar silsilesi” içinde mi hayatımıza devam edelim?Haydi bakalım girişimcilerin çoğalarak dünyamıza renk katması dileklerimle.Katkılarımızla katkı sağlamak her zaman en güzelidir diyerek iyi seyirler diyeyim artık
