Bugün size Balatta gezilecek yerleri neler yapabileceğinizden bahsedeceğim. Hazır yasaklarda kalkmışken hemen tadını çıkaralım. Tadını çıkarırken dikkat edelim ama arkadaşlar. Maskenizi çıkarmayın, ellerinizi sürekli yıkayın ve kurumaması için kremleyin. Kalabalıktan uzak durun.
İlk olarak Balatla başlayacağım. Defalarca gezdiğim, gezmeye doyamadığım bir semt. Gezilecek o kadar çok yeri var ki. Her seferinde yeni güzel bir yerle karşılaşıyorsunuz. Balat ve fener bitişik olduğu için ikisi birlikte bir bütün aslında. Gezerken fenerin sonuna, bir bakmışsınız Aya Yorgi kilisesine kadar gelmişsiniz. Çok değerli Father Yiorgi ile tanışmanızı tavsiye ederim. Kendisi çok iyi niyetli, her konuda size yardımcı olabilecek bir insan. Papaz denmesinden hoşlanmadığı için kendisine Father diye seslenilmesi onu daha mutlu ediyor. İnsanlığı dinle bağdaştırmadan, nasıl güzel bir insan olduğunu ilk konuşmanızda anlayabilirsiniz.
- Aya Yorgi Rum Patrikanesi: Ziyarete açık bir kilise. Kilise sabah 8.30 ile 16.00 arasında halka açıktır, fakat bazı saldırganlar yüzünden çok sıkı güenlik önlemleriyle korunmakta. Yunanistan ve diğer Ortodoks ülkelerinden hacılar tarafından ziyaret edilmektedir.Kilisenin arkasında Patrikhane ve Patrikhane Kütüphanesi ofisleri bulunuyor. Hristiyan şehit Aya Yorgi’ye adanmış kilise, çok sayıda önemli hizmetin bulunduğu bir yerdir. Patrik gerekli zamanlarda Kutsal Perşembe’yi kutsadığı yerdir.
- Meryem Ana Rum Ortodoks Kilisesi: Bilmeyenimiz yoktur. Bizlerin Kırmızı Kilise diye bildiğimiz, Kanlı kilisede dediğimiz aslında lise olan sadece dışardan görebileceğiniz, farklı açılardan fotoğraf pozları yakalayabileceğiniz dimdik yokuşlu fotoğraf severler için güzel bir yapıt. Fenere geldiğinizde bütün yollarınız buraya çıkıyor nasıl bulurum diye endişe etmenize gerek bile yok.Popstel kafenin terasından güzel bir açı yakalayabilirsiniz. Caminin karşısındaki evin bahçesi yüksek duvarlı olduğu içinde güzel pozlar çıkabiliyor fakat bina sakinleriyle biraz tartışma yaşayabilirsiniz. Pek sevmiyorlar yabancıları. Sanki manzarayı da tapulamışlar. Hayret bi şey. Kilise hakkında ayrıntılı bilgi için buraya tıklayabilirsiniz.
- Sveti Stefan Kilisesi: Dış renginden dolayı beyaz kilise dediğimiz gerçekten içinin şaşalı, fotoğraf severler için harika bir yapıt. Fenere doğru sahilde farkedilecek büyüklükte. Rahatlıkla bulabileceğiniz bir yer. Tamamen demirden olan kilise 7 ocak 2018 de onarılarak halka ziyarete açıldı. Dünyadaki üç demir kiliseden biri olduğunu ve ayakta kalanın sadece Sveti olduğunu biliyor muydunuz? Üst katlarda kapalı sadece dua yeri(giriş) açık ve fotoğrafa izin verilmiyor ne yazık ki. Dışarıdan da güzel pozlar yakalayabilirsiniz ve ya gezerek tadını çıkarabilirsiniz.fotoğraf için tık
- Mare Mosso: İşte size balatta gidebileceğiniz en harika, en samimi, en güzel kahvelerini yapan, çalışanları çok tatlı bir kafe. Balattaki bütün mekanları bir araya getirsem sanırım Mare Mossonun yerini tutamaz. Çalışanları ile girdiğiniz andan itibaren arkadaş gibi oluyorsunuz. Mekan küçük olmasına rağmen bir arkadaşınızla oturduğunuzda en rahat yer hissi veriyor. Sürekli olarak tercih ettiğim. Kahveleri kendi üretimi olan bir mekan. Tatlılarını da kendi elleriyle yapıyorlar. Her tatta kahve var. Aromalı türk kahveleri, aromalı filtre kahveler hem de hepsi 10 tl. Strarbucksta arayıp bulamadığınız tatdaki kahvelerin fiyatları 15 ten fazla değil ve kesinlikle değer.
- Naftalin: Tam nev-i şahsına münhasır bir kafe. İnstagram sayfalarının yapılacaklar listesi olan Naftalin, gerçekten fotoğraf ve mekan severlerin favori mekanı. Fenere doğru ilerlerken köşede kalan ufak. Mare Mossodan sonra en sevdiğim kafelerden biri. Çok bir çeşidi yok fakat içinin sıcaklığı, samimiyetine bayılıyorum. Fiyat konusunda çok ucuz diyemeyeceğim. Çay 5 tl misal. Kedilerle beraber oturuyor, size nostalji yaşatıyor. Arkadaşlarınızla hoş sohbetin sıcaklığıyla saatin kaç olduğunu anlamayacaksınız bile. Aman diyim yasakları kaçırmayın. 🙂Naftalin fotoğrafı için tık
- Casa cooklife: Şişlide de bir yeri olan minnak köşede tatlı bir kafe. Az bir masası var fakat içerisinin dizaynı o kadar harika ki gidip görmeseniz ayıp olacak. Fiyat listesi biraz daha yüksek. Çay 8 tl.Hesabınızı ona göre yapın. Alt katta flamingoların olduğu bir duvar var, fotoğraf çekilmek isteyenler güvenin bana pişman olmayacaksınız. Cooklife fotoğrafı için tık.
- Velvet Balat: Bir akşam üstü Arkadaşımla birlikte denk geldiğim, bahçesinin tatlişliğine aşık olduğumuz,içerisinin dekorasyonundan gözümüzü alamadığımız,fincan raflarını görünce ceplemek istediğimiz, çok lezzetli çikolatalı kurabiyeleri ve çayı olan, hem fotoğraflık hem de hakkını veren bir kafe. Fiyat listesine gelirsek bir çay ve bir kurabiyeyle ortamı yumuşatabiliriz. Fincan çay 8 tl.
- Karaköy Kahvesi: Ortam olarak eğlenceli ve ferah bir yer. Bütün arkadaşlarımla defalarca kez geldiğim fakat fiyat konusunda memnun olmadığım bir yer daha. Okey ortamınız bile var fakat bundan da ücret alınıyor. Fincan çay 7, Küçük bardak 4 tl. Diğer kafelere kıyasla burası gündelik olarak sürekli oturabileceğin, nostaljik bir ortamı olan bir yer yani oturduğunda saatlerce oturduğum bir yer bence fiyatlar daha uygun olmalıydı. Çok kalabalık olduğu için servis biraz gecikebiliyor.
Balata yolunuz düşerse nereye gidicem ben yaaa diye düşünmekten kurtaracak bir yazı olduğunu düşünüyorum. Beğendiyseniz like atmayı unutmayın. Kendinize cici bakın <3