Fotoğraf ve Gerçekçilik

Fotoğraf ve Gerçekçilik

Gerçekçilik inandığımız şeylerin bütünü olup, desteklenmesi beklenen temsil biçimleridir. Fotoğrafta ise deklanşöre basıldıktan sonra anın gerçekçiliği kalmaz. Fotoğraf bize çekilen anı yansıtır, fotoğrafçının kadraja aldığı kadarını biliriz. Fotoğraf görülmüş olanı kaydederken, daima ve doğası gereği görünmeyeni de işaret eder. Baktığımız tüm fotoğraflar ölü bir andır artık sadece tahminler yürüterek o an hakkında fikir yürütebiliriz, tam olarak o an yaşanılan anın gerçekçiliğini bilemeyiz, kesin bir yargıya ulaşmak için ya fotoğrafı çeken kişi ya da o zaman dilimine şahit olmamız gerekir. Örnek olarak bir savaş fotoğrafı niteliğini taşıyan belge fotoğrafında medya ve iktidar tarafından sadece yansıtılmak istenen kitle iletişim araçları ile yansıtılır. Bu bağlamda fotoğraf şüpheli bir belgedir, gerçekçiliğinden tam olarak emin olamayız bize gösterileni bilmekle yetiniriz.

Fotoğraf ve Gerçekçilik

     Dünyayı böyle görmemizin sebebi izleyiciye böyle gösterilmesidir. Keza geçmiş dönemleri de görmemizin sebebi bize gösterilenlerdir. Kameranın bakış açısı aracılığıyla fotoğrafın izleyicisine sunulan konumdur sadece. Yani fotoğrafçının ayrıcalıklı bir bakış açısı sunması olabilir.

     Bir bölge hakkında bilgi almak için ilk başvurduğumuz belgeler o bölgeyle ilgili çekilen fotoğraflardır. En güzel yerleri, en cazip yerleri yansıtılır, o karenin ardındaki olumsuzluğu görmeyiz sadece bize yansıtıldığı yanıltıcı gerçekçilik bize sunulur. 

     Geçmişten günümüze gördüğümüz liderler hep görülmek istedikleri gibi gösterilirler bize. Kendilerinin kurmuş oldukları imgelerini, sözde kendi gerçeklerini izleyiciye yansıtır ve inanmak isteyen izleyici hiç görmediği insana fotoğraflar yoluyla inanır; çünkü gözlemcinin teknikleriyle o kişiler yüceltilir, yüceltilen fotoğraf izleyiciye güven verir.

      Reklam fotoğrafçılığı, fotoğraf ve gerçeklikle ilgili en anlaşılabilir örnek olabilir. Fotoğraf makinasının ve fotoğrafın icadından bu yana çekilen reklam fotoğrafları genelde izleyiciyi büyük bir yanılgıya düşürür. İzleyici reklamda sunulan ürüne sahip olduktan sonra, reklam fotoğrafçılığının gerçeklikle ilgisi olmadığına ikna olur.

    Sonuç olarak benim bu konu ile ilgili düşüncem: Fotoğraf birçok konuda şüpheci bir kitle iletişim aracıdır. Sadece fotoğrafı çeken kişi fotoğraf ve fotoğrafın ardındaki gerçek bilgiye sahiptir. İzleyici kendi algıları, kendi fikirleri doğrultusunda fotoğrafı yorumlar, fotoğraf karesinde inanmak istediğine odaklanır ve kendini ona inandırır.

dilan-demir
yeryüzünde bir nokta
Subscribe
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
İstanbul Bu Sıfatı Hak Etmiyor!
Sonraki
Anı Yaşamak

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.