Kendinin en iyisi ol! En iyisi olmak için çalış! Mutlu olmak için en iyisi ol! Daha başka niceleri… Kim bu en iyiler! Zenginler mi? Ama onlar mutlu değillerdi değil mi? Peki işi gücü olanlar? Ee onlarında çalışma hayatı, geçim derdi vardı. Peki peki yardımseverler? Aaa onlarda birine yardım ederler öbürüne etmezler sırf reklam için yardım ederler değil mi? E kim kaldı? Var mı unuttuğumuz? Bu kadarı yeterliyse asıl meseleye dönelim. Kendimizden başlayalım o vakit. Herkes düşünsün bakalım bizden iyi olanı. Ben başlayayım hemen ben iyi resim çizemem o zaman ressamlar benden daha iyiler. Ben biraz kiloluyum o zaman zayıflar benden daha iyiler. Benim sivilce ve akne sorunlarım var o zaman güzel insanlar benden daha iyiler. Ben komşu çocuğuna göre daha az çalışkanım o vakit de komşu çocuğu benden daha iyi. Eee hep kötü kıyaslama yaptık biraz da kendimizi övelim. Şimdi de herkes en iyisi olmasa da iyi olduğunu düşündüğü şeylere odaklansın. Ben mesela çok güzel yemek yaparım o zaman ben yemek yapamayanlardan daha iyiyim. Çok da iyi yazı yazarım demek ki ben yazı yazamayanlardan daha iyiyim. Ben bir çok dil bilirim o zaman da dil bilmeyenlerden daha iyiyim. İstediğiniz kadar uzar bu kıyaslar. Siz uğraşın en iyisi olmak için akıp gitsin zaman çok mu?
BİZİ EN İYİ YAPANLAR
Kimdir bizi en iyi yapanlar? Bizi en iyisi olmak için eğitenler mi yoksa bizim en iyisi olduğumuzu düşünenler mi? Bana sorarsanız bizim en iyisi olduğumuzu düşünenler derim. Aslında çok basit. Sizin iyi olduğunuzu düşünmeyen insanlar zaten sizi iyi yapamazlar. Fakat bu beraberinde büyük bir sorunu ortaya çıkarır. Eğer gerçek anlamda iyi olan insanların, iyi oldukları düşünülmezse iyi olmamış olurlar. Bu malesef kabul etsek de etmesek de hepimizin hayatındaki bir problem olarak varlığını sürdürüyor. Bence hepimiz de en az bir kez yaşamışızdır bu sorundan kaynaklanan durumları. Örnek vermek gibi olmasın ya da olsun özellikle kardeşi olanlar için çok belirgin olmasa da bir kıyas söz konusudur. Bu herhangi bir şey olabilir mesela siz çok duygusal biri olun kardeşiniz de soğukkanlı olsun size bir olay karşısında ağladığınızda ‘Bu da çok ağlak çok mızmız bakın kardeşine öyle mi? ’ diyecekler. Oysa duygusal olmak bir zayıflık değildir ama toplumda küçüklüğümüzden beri bize bunu aşılar. Bazılarımız malesef ki çocukluğundan beri bu ve buna benzer şeylere maruz kalıyor. Bu tip şeylerin sonu olmadığı gibi bu durumları engelleyebilecek bir güç de yok.
EN İYİSİ OLDUKTAN SONRA YAPILACAKLAR
Çok çalıştık çabaladık kan ter döktük ve en iyisi olduk. Eee tamam artık en iyisiyiz. Ne oldu şimdi? Biz çok güzeliz, zayıfız, çalışkanız, zekiyiz, çok iyi bir evladız. Bunlar için kimse bize ödül verdi mi, madalya taktı mı? Hadi diyelim takıldı, herkes bizi takdir etti sonra? Unutulur gider. Hatta sizden daha da iyisi istenir ama siz en iyisiydiniz hani?