İBB başkanlığı olaylı şekilde süren Ekrem İmamoğlu’nun yeni bir skandalı gündemde. Tiyatrocu Recep Terzi Twitter hesabından şöyle bir tweet atmış:
Ekrem İmamoğlu "Recep Terzi uzlaşıcaksa şartımız şunlardır" diyerek arabulucu ile bana gönderdiği şartları aşağıda ki gelen mailde!
Bana video çektirip kayıtda okutmak istediği metne bakarmısınız.
Ve videoyu da onlara gönderecek mişim,
Aksi takdirde her tweetime50,000₺ isticmiş! pic.twitter.com/2PLOZRoOJt— Recep Terzi (@recebterzi) February 14, 2020
Tweet’in başlığı ekşi sözlük’te gündem olmuş, oradan gördüm. Tepkiler yine her zamanki gibi iki taraflı. Bir taraf olayı İmamoğlu’nun “şantaj” yapması olarak yorumlarken, diğer taraf “uzlaşma” koşulları sunmak olarak yorumluyor.
“Kabul veya reddedilmek” üzere koşul sunma konusunda herhangi bir sıkıntı gördüğümü söyleyemeyeceğim. Bunlar gayet olağan durumlar. Koşulların sunulduğu tarafın bu koşulları kabul etmeme özgürlüğü olduktan sonra sunulan koşullar ne kadar ekstrem olursa olsun ortada bir sıkıntı var diyemeyiz. Tabii vatandaş olarak bizler de bu koşulların “ekstrem”liğini eleştirme özgürlüğüne sahibiz.
Koşullardan biri, hatta en büyüğü, Recep Terzi’nin bir video çekerek özür açıklaması yapması. Şimdi burada benim nezdimde sıkıntılı olan kısım şurası:
“‘Şu, şu, şu’ durumlara değinilen, içinde ‘şu ve bu’ anlama gelen bir cümle geçen, kendi kelimelerinizle hazırlayacağınız bir özür açıklamasını video çekerek okumanızı istiyoruz.” demek başka, “Sizin yerinize kullanacağınız kelimeleri biz seçtik, aşağıda paylaşıyoruz, alın bunu okurken kendinizi videoya çekin ve paylaşın” demek bambaşka bir tavır.
İlki olsaydı “İki kere iki beş eder” denmesi dahi istense, en fazla güler geçerdim.
Ama “Kamera karşısına geçip ‘iki kere iki beş eder’ cümlesini okuyacaksınız.” demek, kimse kusura bakmasın ama despotluktur.
İmamoğlu gözden düşüyormuş gibi bir izlenim veriyor. Fakat bizim millete belli olmaz, severiz biz böyle ters hareketleri. Belki halkın gözünde karizması yükseliyor da olabilir.
Tarih karar verecek…