1.DOKUMA NEDİR?
Dokuma , en az iki ipliğin dokuma örgüsüne ve belli bir sistemle birbirine dik bir açıyla bağlanmaları şeklinde oluşturulur. İpliklerin birbiri içinden belli bir düzende ve farklı sıralarla alttan ve üstten geçmesi veya atlamalar yapmasıyla farklı doku türleri elde edilir.
Bu mevcut iki iplik serisinin dokumanın boyu hizasında olanlara çözgü, eni hizasında olanların ise atkı iplikleri adı verilmektedir.
2.KUMAŞ NEDİR?
Kumaşlar, ipliklerin çeşitli yöntemlerle (3 temel yöntem(dokuma, örme ve nonwoven)) bir araya getirilerek oluşturduğu kaplayıcı yüzeylerdir. Pamuk, yün, ipek, keten, poliester, naylon vb. Maddelerden imal edilir. Birbirlerine dik ve paralel konumda bulunan ipliklerin, birbirlerinin altından üstünden geçirilmesi ile dokuma kumaş yüzeyi oluşturulur.
3.KUMAŞI OLUŞTURAN HAMMADDELER
Kumaşın yapımında kullanılan ipliğin hammaddesi üç yoldan elde edilir. Bunlara ek olarak rejenere ipliklerde kullanılmaktadır. Rejenere iplikler doğal ve sentetik liflerin karışımından elde edilir.
Kumaşı oluşturan ipliklerin hammaddeleri şunlardır;
1.Hayvanlardan: yün(alpaka, merinos), İpek, tiftik
2. Bitkilerden: pamuk, keten, bambu, kenevir.
3. Sentetik : polyester, naylon, akrilik
4. KUMAŞ ÖZELLİKLERİ NELERDİR?
– Her mevsime göre kumaşlar üretilebilmektedir.
– Yüzey yapıları göre gözeneksiz, seyrek ve açık olabilir.
– Tülbent gibi hafif olabildikleri gibi ağır kumaşlarda olabilir.
– Kararlı yapıdadır. Esnek yapı yani likra neredeyse yok denebilecek kadar azdır.
– Tutum oranları, kullanılan ipliğin cinsine, uygulanan bitim işlemine ve ipliklerin sıklığına göre değişkenlik gösterir.
– İpliklerin arasındaki mesafeler az olduğundan dolayı sağlamdır.
– Her türlü elyaftan birçok dokuma kumaş türü üretilebilir.
– Örgü çeşidi değiştirilebilir olduğundan dolayı farklı desen ve türde kumaşlar üretilebilmektedir.
-Stabiliteleri nedeni ile konfeksiyonda daha kolay kesim ve dikim özellikleri gösterirler.
– Buruşma özelliği fazladır. Ütüyü tutma özellikleri de yüksektir.
5.DOKUMA KUMAŞ ÜRETİM YÖNTEMLERİ VE DOKUMA OLUŞUM SIRASINDA UYGULANAN İŞLEMLER
Dokumada, kumaş oluşum prensibi yıllardır değişmemesine karşın kullanılan metotlar ile dokuma makinelerinin tahrik ve kontrol şekilleri zaman içerisinde değişikliğe uğramıştır. Yirminci yüzyılın sonlarında değişim hızı sürekli olarak artmış ve makinelerin üretim miktarını belirleyen atkı atma hızları 1950-2000 yılları arasında yaklaşık 10 kat artmıştır. Üretim hızları artış hızı sürekli artarak günümüze kadar gelmiştir. 21. Yüzyılın başından bugüne kadar geçen süre de ise artış hızı sürekli artarak 1950-2000 yılları arasındaki 10 kat artışa yakın bir değere ulaşmıştır. Önceden emek yoğun bir endüstri kolu olan dokuma endüstrisi sektörü artık modern teknolojilerle sermaye yoğun bir endüstriye dönüşmüştür.
Bir kumaşın dokunmasındaki temel işlemler şunlardır;
1) Ağızlık açma, yani atkı ipliğin çözgü iplikleri arasından geçirilmesini sağlamak için desene göre ipliklerin iki veya daha fazla tabakaya ayrılması işlemi,
2) Atkı atma (atkı kaydı),
3) Tefe vurma (tefeleme), yani ağızlığa yatırılan atkı ipliğini kumaş çizgisine kadar taşıyıp kumaşa dahil etmektir (bir önceki atkı atıldıktan sonra kumaşın sona erdiği çizgi).
Atkı ve çözgü ipliklerinin beslenmesi ile dokunan kumaşın sarılması için de gerekli üniteler makine üzerinde mevcut olmalıdır. Çözgü ipliği genellikle çözgü levendi üzerinden beslenirken atkı ipliği masura (sadece mekikli tezgâhlar için) veya konik bobinler üzerine sarılarak beslenir. Atkı atma sistemi ne olursa olsun tek fazlı dokuma makinelerinin çoğu benzer mekanizmalar ve arka köprü ile göğüs köprüsü arasında yatay bir çözgü hattı kullanılmaktadır. Yatay çözgü hattı en yaygın olarak kullanılmasına rağmen diğer başarılı çözgü hatları da geliştirilmiştir
Dokuma tezgâhları her tefeleme işleminden sonra bir sonraki atkı için ağızlık oluşumunu takiben yeni bir atkının ağızlığına tüm kumaş eni boyunca yatırıldığı ve bu işlemlerin her makine devrinde tekrar ettiği tek fazlı ve aynı anda birden fazla dokuma işlemi fazının mevcut olduğu ve eş zamanlı olarak birden fazla atkı atımının gerçekleştirildiği çok fazlı olarak iki guruba ayrılabilir. Tek fazlı dokuma makineleri atkı atma sistemlerine göre alt guruplara ayrılırken çok fazlı dokuma makineleri ağızlık oluşturma metotlarına göre sınıflandırılır. Bir dokuma makinesinin başarılı ve verimli bir şekilde çalıştırılması için iyi kalitede çözgü ipliklerine ihtiyaç vardır.
ÇÖZGÜ HAZIRLAMA
Dokuma işleminin başarısı, dokuma makinesine takılan çözgü levendinin hazırlama kalitesine bağlıdır. Çünkü çözgüdeki her bir hatada makineyi durdurup düzeltme gerektirecek ya da dokunmakta olan kumaşta hataya sebep olacaktır. Bir kumaş dokunmadan önce çözgü ipliklerinin sarıldığı leventler hazırlanmak zorundadır.
Çok kalın çözgü iplikleri için veya çözgü hazırlama özellikleri değiştirilmeksizin filament ipliklerden kumaş dokunabilmesi durumunda her dokuma makinesinin arkasına yerleştirilebilen bir cağlık ekonomik olarak kullanılabilir.
Bu yaklaşım ile sık sık levent değişimi önlendiği için dokuma randımanı artırılır, ancak çok fazla yere ihtiyaç duyulur. Çözgü ipliklerinin büyük bir çoğunluğu için özellikle haşıllanmış iplikler için çözgü levendi hazırlamak ve dokuma makinesinde kullanmak daha ekonomik olmaktadır Çoğu çözgü hazırlama sisteminin amacı dokuma makinesinde ihtiyaç duyulan çözgü ipliklerini bir levende birleştirmek ve çözgüyü, tüm çözgü telleri sürekli olarak mevcut olacak şekilde ve çözgülerin elastikiyetlerini sarıldıkları haldeki değerlerinde muhafaza ederek dokuma makinesine beslemektir. Bu işlem yapılmadan önce iplikler konik bobinlere sarılmalı, çözgü levendine aktarılmalı ve en son olarak da dokuma levendine aktarılmadan önce haşıllanmalıdır. Haşıl işleminin amacı dokuma makinesinde karmaşık zorlamalara maruz kalan çözgü ipliklerinin dayanımını artırmak amacı ile çözgüleri koruyucu bir tabaka ile kaplamaktır. Bazı kalın katlı iplikler ile yüksek dayanıma sahip iplikler haşıllanmadan da dokunabilir.
AĞIZLIK AÇMA
Bir kumaş, ister bir el tezgâhında ister en modern yüksek hızlı çok fazlı dokuma makinesinde dokunsun, tefeleme ve kumaş oluşumundan önce atkının atılabilmesi için ağızlık açılması zorunludur.
Ağızlık temiz olmalıdır, yani gevşek çözgü iplikleri veya yüzeyi tüylü iplikler veya birbirleriyle tutuşan çözgüler atkı ipliği veya atkı taşıyıcının geçişini engellememelidir. Bu engelleme olmaksızın atkı ipliği atılamazsa ya sorunu düzeltmek için makine duracaktır. Bir çözgü kopmuş veya hasar görmüş olabilir ya da hatalı kumaş deseni oluşabilir.
TEK FAZLI DOKUMA MAKİNELERİNDE AĞIZLIK AÇMA
Tek fazlı dokuma makinelerinin büyük bir çoğunluğunda atkı kaydı başlamadan önce alt ve üst çözgü tabakaları ayrılarak ağızlık oluşturulur ve atkı tüm çözgü eni boyunca ağızlığa yatırılana kadar çözgülerin ağızlıktaki konumu değiştirilemez.
Ağızlık açma mekanizması çözgü ipliklerini, örgü raporu tarafından belirlenen sırada yukarı veya aşağı hareket ettirmek için kullanılır. Dokuma esnasında çözgü ipliklerinin iyi bir şekilde ayrılmasını sağlamak ve bitişik ipliklerin birbirleri ile tutuşmalarını (birbirlerine yapışmalarını) engellemek için çözgü tabakalarını oluşturan iplikler birbirine göre bir miktar kaydırılabilir. Ancak atkı kayıt bölgesinde atkı geçişini engellemeyecek şekilde bir açıklığın muhafaza edilmesi zorunludur. Belirli bir dokuma makinesi için seçilen ağızlık açma mekanizması bu makinede ön görülen desene bağlıdır. Ağızlık açma mekanizmaları genellikle pahalıdır ve desenlendirme yeteneği ne kadar büyük olursa ağızlık açma mekanizması da o kadar pahalı olacaktır. Bazı dokuma makinelerinde bu makineye takılabilecek ağızlık açma mekanizmalarını belirleyen teknik sınırlamalar da vardır. Kranklı, kamplı veya armürlü ağızlık açma mekanizmaları kullanıldığında çözgü iplikleri çerçevelere takılan güçlü gözlerinden geçirilir ve çerçeveler tarafından yukarı-aşağı hareket ettirilir. Bir çerçevedeki tüm gücüler birlikte hareket ettirilir ve bu çerçeve tarafından kontrol edilen tüm çözgüler bundan dolayı aynı şekilde kaldırılır.
Örgü raporu ihtiyaç duyulan minimum gücü sayısını belirler. Bir çerçevedeki gücü sayısının çok fazla olmasını önlemek için aynı hareketi yapan çözgüler aynı hareketi yapan birden fazla çerçeveye dağıtılır. Bez ayağı kumaş dokumak için örneğin 2, 4, 6, 8 çerçeve kullanılabilir. Bu durumda çözgüleri her atkıda çerçevelerin yarısı kaldırılır iken diğer yarısı indirilir.
Kranklı ağızlık açma mekanizmaları genellikle 8 çerçeve ile, kamlı 10 veya 12 çerçeve ve armürlü ağızlık açma mekanizmaları ise 18 veya 24 çerçeve ile sınırlıdır.
Bir desen için gerekli hareket raporu 24 çerçeve kullanımı ile elde edilmezse her bir çözgü ipliğinin ayrı ayrı kontrol edilebildiği jakarlı ağızlık açma mekanizmaları kullanılmak zorundadır.
Kranklı ağızlık açma mekanizması mevcut olan en basit ve en pozitif olanıdır. Sadece bez ayağı örgüde kumaş dokumak için kullanılabilir. Bu mekanizma ucuz, muhafazası ve bakımı kolay ve birçok yüksek hızlı dokuma makinesinde atkı atma hızlarını % 10 kadar artırır. Çok yönlü olmaması nedeniyle yaygın olarak kullanılmamaktadır. Bununla birlikte kumaşların büyük bir çoğunluğunun bez ayağı örgü ile dokunmasından dolayı birçok endüstriyel kumaş için özellikle faydalıdır. Yüksek hızlı modern dokuma makineleri ile kullanılan kamlı ağızlık açma mekanizmaları ya oluklu kam ya da eşlenik kamlara sahiptir. Çünkü bu kamlar çerçevelerin pozitif olarak kontrolünü mümkün kılar. Bununla birlikte negatif profile sahip kamlar hafif ve orta gramajlı kumaşların dokunmasında hala yaygın olarak kullanılmaktadır. Kam profili, örgü raporundan elde edilen hareket planına göre istenilen çerçeve hareketlerini verecek şekilde tasarlanır.
Çerçeveleri kontrol etmenin üçüncü bir yolu ise armürlü ağızlık açma mekanizması kullanmaktadır. Armürlerin en büyük avantajı dokunabilen desenin rapor büyüklüğüne pratik olarak bir sınır getirmemesidir. Buna karşılık kamlı ağızlık açma mekanizmalarında sekiz veya on atkıdan daha büyük örgü raporlarının eldesi pahalı ve zordur. Armürleri çok sayıda çerçeve için üretmek kolaydır. Armürler silindirler veya baklalar içeren desen zincirleri tarafından kontrol edilirler. Desen baklaları armürdeki çerçeve kaldırma mekanizması için seçme işlemi gerçekleştirilir. Uzun hareket raporları için metal zincirler veya ağır tahta baklalar yerine delikli karton veya plastik kartlar kullanılmıştır. 1990’ lı yıllarda elektronik armürler mekanik armürlerin yerini almış ve bu sayede bir desen hazırlamak için olan süre çok kısalmıştır. Elektrik armürlerin gelişmesine müteakip kamlı ağızlık açma mekanizmaların popülerliği azalmıştır. Çünkü yüksek hızlı dokuma makineleri için kamlar pahalıdır. Örgü yapısı veya sık sık desen değişim gereksinimden dolayı çok sayıda kamına gerek duyulursa armürlü dokuma makinesi almak daha ucuza gelebilir. Ağız açma mekanizmaları hala yoğun bir gelişme içerisindedir. Çerçevelerin ayrı ayrı elektronik kontrolü yakın zamanda kranklı, kamlı ve armürlü makineler arasındaki fiyat farkını azaltabilir. Gelişmelerin ağızlık açma ünitelerini basitleştirmesi, fiyatlarını ve bakımını azaltması ve dokuma makinesini daha esnek hale getirmesi daha muhtemel görünmektedir. İstenilen tasarımları dokumak için armürlerin desenlendirme kapasiteleri yetersiz kalır ise jakarlar kullanmak zorunluluğu vardır. Modern elektronik jakarlar çok yüksek hızlarda çalışabilmekte ve tasarlanan desen üzerine pratik olarak hiçbir sınırlama getirmemektedir. Dokuma makinesi eni boyunca her çözgü ipliği ayrı ayrı kontrol edilebilir ve atkı raporu istenilen uzunlukta olabilir. Jakarlar pahalıdır ve çok fazla sayıda çözgü ipliği gruplar halinde konrolü yerine ayrı ayrı kontrol edilecek ise, jakarlar üzerine takıldığı dokuma makinesi kadar maliyete sahip olur
ÇOK FAZLI DOKUMA MAKİNELERİNDE AĞIZLIK AÇMA
Çok fazlı dokuma makinelerinin tamamına yakınında eş zamanlı olarak birden fazla atkının atılabilmesi için herhangi bir anda birden fazla dokuma işlemi fazı oluşturulur. Dalga ağızlı dokuma makinelerinde çözgü tabakalarının farklı kısımları herhangi bir anda dokuma işlem fazının farklı kısımlarındadır. Yani makine genişliği boyunca çözgü tabakalarına bakıldığında bir kısmında ağızlık oluşmuşken diğer kısmında ağızlık kapanmış, başka bir kısmında da ağızlık yeni oluşuyor veya kapanıyor konumundadır. Bu durum aynı düzlemde birbirini takiben oluşan ağızlıklar içinde belirli sayıda mekik veya atkı taşıyıcının hareket etmesini sağlar. Mekiklerin açılan dalga ağızlıkları boyunca dairesel bir yörünge üzerinde hareket ettiği dokuma makineleri ‘’yuvarlak dokuma makineleri’’ olarak adlandırılır. Bu makineler, ağır yükleri taşıyacak çuval ve çantalar için yuvarlak polipropilen dokuma kumaşların üretilmesi için yaygın olarak kullanılmaktadır.
ATKI ATMA VE TEFELEME ( TEK FAZLI DOKUMA MAKİNELERİ )
Tüm tek fazlı dokuma makineleri atkı atma sistemlerine göre sınıflandırılırlar.
Tek fazlı atkı atmada ana metotlar;
• Mekikli,
• mekikçikli,
• kancalı,
• su jetli sistemlerdir.
1.KONVEKSİYONEL ( MEKİKLİ ) DOKUMA MAKİNELERİ
Ağızlık boyunca taşınması için mekiklerin kullanıldığı tezgâhlar ABD gibi yüksek ücretlerin ödendiği ülkelerde dahi 1980’li yıllara kadar dokuma kumaş üretimine hâkim olmuştur. Şimdi birkaç tip özel kumaşın dokunması haricinde kullanılmamaktadır. Buna rağmen çok sayıda otomatik bobin değiştirmeli tezgâhlar hala kullanılmaktadır. Ancak bunlar hızlı bir şekilde mekiksiz dokuma makineleri ile değiştirilmektedir. Mekiksiz dokuma makineleri daha az hata ile kumaş üretmekte, dokuma ve bakım için daha az işçiye ihtiyaç duyulmaktadır. Milyonlarca el tezgâhı Güneydoğu Asya’da yasalar ile korunarak hala çalışmaktadır.
Mekikli bir dokuma makinesinde kumaş üretiminde atkının üzerine sarıldığı masurayı taşıyan mekik makinesinin her iki yanında bulunan vuruş mekanizması ile tezgâhın bir yanından diğer yanına ağızlık boyunca hareket ettirilir. Her atkı için mekik aniden ivme kazanır ve mekik yolu üzerinde uçar. Ağızlık boyunca mekik hareket ederken bir atkılık iplik ağızlığa yatırılır. Diğer taraftaki mekik kutusuna ( yuvasına ) ulaştığında mekik hızlı bir şekilde durdurulmak zorundadır. Her atkı ağızlığa yerleştirildikten sonra tefelenerek kumaşa dâhil edilir. Tarak ve mekik yolu tefeye monte edilerek tefe ile birlikte ileri-geri hareket ettirilir. Mekik ağızlık boyunca hareket ederken çözgü ipliklerinin hasar görmeksizin mekik geçişine imkan vermesi amacıyla tefe çerçevelere yakın konumda olur. Daha sonra ağızlığa yatırılan atkıyı kumaşa dâhil etmek için tefe ileri hareket ettirilir. Atkı atma periyodunun büyük kısmında açık bir ağızlığa olan gereksinim ve tarak ile mekik yolunu üzerinde taşıyan tefenin ağırlığı atkı atma hızına yani tezgâh devrine sınırlamalar getirmektedir. Mekikli dokuma makinelerinin temel zayıflığı, mekik tarafından taşınarak ağızlığa yatırılan küçük atkı ipliği kütlesi ile karşılaştırıldığında mekik ve masura kütlesinin oransız bir şekilde olmasıdır. Mekiğe aktarılan enerjinin sadece % 3’ ü gerçek atkı atmak için kullanılır. Makine hızı üzerine getirilen diğer bir sınırlama ise ağır tefeye salınım hareketi yaptırılması gereğidir. Teorik olarak geniş makinelerde 450 m/dak atkı atma hızlarına ulaşmak mümkün olsa da ticari kullanımda 250 m/dak atkı atma hızını aşan ancak birkaç makine olmuştur. Otomatik olmayan mekikli tezgâhlarda her defasında masuradaki atkı ipliği bitmek üzereyken dokumacı tezgâhı durdurmak ve masurayı değiştirmek zorundadır. Atkının ağızlık ortasında bitmesini ve dolayısıyla onarılması gereken bir kopuk atkının oluşmasını engellemek için masuralar, üzerinde çok az iplik varken değiştirilmek zorundadır. Sanayileşmiş ülkelerde otomatik olmayan ve yarı otomatik mekikli tezgâhlar masuraların otomatik olarak değiştirildiği mekikli tezgâhlarla değiştirilmektedir. Otomatik mekikli tezgâhlarda masuralar makine durdurulmaksızın dokumacının müdahalesi olmaksızın değiştirilir. Makinenin gerektiğinde masura değiştirme işlemini gerçekleştirebilmesi için boşalan masuraların yerine yenileri periyodik olarak magazine yerleştirilir. Magazin doldurucular mekik kutusu yükleyicileri ile değiştirilebilir. Masuralar özel kutular içinde tezgâha getirilir ve bu kutulardan otomatik olarak değiştirme mekanizmasına aktarılır. Masuralar boşaldığında masuralar yerine mekiğin değiştirildiği tezgâhlar çok zayıf iplikler için mevcuttur. Bütün bu metotlar tezgâha getirilmeden önce masuraların sarılmasını gerektirir. Mekikli tezgâhlarda dokunabilen kumaşların gramajı ve eni üzerine pratik olarak bir sınırlama getirilmemiştir. Desene göre birden fazla renk veya tipte atkı atılmasına imkân sağlamak için mekikli tezgâhlara ilave olarak mekik kutuları ve özel mekanizmalar takılabilir. Mekikli tezgâhlar mekiksiz tezgâhlarla karşılaştırıldığında, mekiksiz tezgâhlara göre daha hantal yapıda ve iş gücü isteyen tezgâhlar olduğu görülmektedir.
2.MEKİKÇİKLİ DOKUMA MAKİNELERİ
Mekikçikli dokuma makineleri ya makinenin iki yanından da sırayla fırlatılan tek mekikçik kullanılır ve iki taraftan atkı besleme sistemine ihtiyaç sahip olup tek taraftan fırlatılan çok sayıda mekikçik kullanılır. Daha sonra bu mekikçikler bir taşıma kayışı veya zinciri ile mekikçiğin fırlatıldığı tarafa getirilir. Tüm mekiksiz dokuma makinelerinin önemli bir avantajı konik bobin üzerindeki atkı kullanılmadan önce tekrar sarılmak zorunda değildir. Bu bir işlemi ortadan kaldırır ve ipliklerin karışma tehlikesini azaltır. Böylelikle atkı ipliğinin üretildiği sırada kullanılması sağlanmış olur.
Mekikli tezgâhlarda ise atkı nispeten kısa uzunluklara bölünerek masuralara sarılır. Bu iplikler daha sonra ters sıradan dokunur. Bu durum bir iplikteki uzun periyodik hataları ortaya çıkarabilir.
Bir Sulzer tipi dokuma makinesinde atkı atımı için atkı bobinden çekilerek atkı freni ve gerdiriciden geçirildikten sonra atkıyı mekikçik tutucusuna yerleştirilen mekikçik besleyicisine iletilir. Mekikçik vuruş elemanından (piker) ayrılmadan önce mümkün olan en fazla enerjiyi mekikçiğe aktarmak için atkı atmada burulma çubuğu sistemi kullanılır. Mekikçiği ağızlıktaki kılavuzlar boyunca hareket ettirip diğer taraftaki mekikçik frenine ulaştırmak için gereken enerjiyi beslemek amacıyla burulma çubuğu (burulma açısı) ayarlanabilir. Sulzer daha güçlü ve atkı atmak için daha fazla zaman ayrılmasına imkân sağlayan daha hızlı tefe vuruşu elde etmek için tarak ve tefe mekanizmasını yeniden tasarlamıştır. 3600 mm enindeki makineler 1300 m/dak. ‘ya kadar hızlarda atkı atabilirken dar mekikli tezgâhlar 1000 m/dak atkı kayıt hızlarında çalışabilmektedir. Ağır kumaşlar kalın ve fantezi iplikler ile 6 renge kadar atkı için mekikçikli dokuma makinesi modelleri mevcuttur. Makinelere her çeşit ağızlık açma mekanizması ile makine performansını ayarlamak ve izlemek için mikroişlemciler takılabilmektedir. Tarak eni arttıkça atkı atma hızı artığından ve geniş mekikçikli dokuma makinelerinde birim genişlik başına yatırım maliyeti azaldığı için bir geniş en makinede yan yana belirli sayıda kumaş dokumak sıkça tercih edilmektedir.
3.KANCALI DOKUMA MAKİNELERİ
Kancalı tezgâhlar tek veya çift kanca ile çalışabilmektedir.
Tek kancalı makinelerde genellikle sert kanca kullanılmaktadır ve kalın ipliklerden dar kumaşların dokunmasında avantaj sağlamaktadır. Tek kancalı geniş makineler birçok uygulama için çok düşük hızlı kalmaktadır. Tek kancalı dokuma makinelerinde kanca, tezgah eni boyunca hareket eder ve genellikle geri dönüş hareketi esnasında atkıyı tutup ağızlığa yatırır. Sert tek kancanın bir varyasyonu iki fazlı kanca olarak da isimlendirilen iki taraflı çalışan tek kancalı sistemlerdir. Bu sistemler teknik (endüstriyel) kumaşlar kullanılmaz. Kancalı dokuma makinelerinin çoğu her kancanın ağızlığa bir taraftan girdiği çift kanca kullanılmaktadır. Kancalar ortada karşılaşır ve atkı transferi gerçekleşir. Gabler sistemi ilk atkı, makinenin her iki tarafından sırayla atılır. Atkı iki devirde bir kesildiği için her iki tarafta da atkı ipliklerinin U şeklinde bağlandığı kumaş kenarları oluşur.
Bugün üretilen makinelerde Gabler sisteminin yerini Dewas sistemi almıştır. Dewas sisteminde atkı tek taraftan atılır ve her makine devrinde kesilir.
Çift kancalı dokuma makinelerinde esnek veya sert kancalar kullanılmaktadır. Sert kancalı dokuma makineleri diğer atkı atma sistemine sahip makinelerden daha fazla yere ihtiyaç gösterirler. Çift kancalı dokuma makineleri ile dokunan kumaşlar düşük sıklıklı jeotekstil amaçlı kumaşlardan ağır konveyör bantlarına kadar uzanır.
Kancalı dokuma makinelerinde genellikle çift esnek kancalar kullanılır. Bu makinelerde 4600 mm’ e kadar enler mevcuttur ve endüstriyel kumaşlar için daha geniş enlerde özel amaçlar içinde üretilmektedir. Standart makineler nispeten düşük yatırım maliyetine sahiptir ve geniş bir aralıkta hafif ve orta gramajlı kumaşları dokumak için kullanılmaktadır. Sekiz renge kadar atkı renk seçme
mekanizması basit ve ucuz olduğu için kancalı dokuma makineleri birden fazla renk veya tipte atkının atıldığı kumaşların dokunmasında ve kısa metrajlı çalışmalar için idealdir.
Döşemelik ve modaya uygun kumaşların dokunmasında yaygın olarak jakarlı ağızlık açma mekanizmalarıyla kullanılırlar. Kancalı tezgâhlar bazı endüstriyel kumaşların üretiminde de kullanılmaktadır.
4.AKIŞKAN JELLİ DOKUMA MAKİNELERİ
Akışkan jelli dokuma makineleri atkıyı ağızlık boyunca taşımak için hava ya da su kullanılır. Bu sistem atkı atımı için bir atkı taşıyıcı veya kancaya ihtiyaç gösterir. Bundan dolayı çok daha az hareketli aksam ve hareket ettirilecek çok daha az kütle mevcuttur.
İpliklerin büyük bir çoğunluğu hava jetli tezgâhlarda kullanılabilmesine rağmen su jetli dokuma makineleri sadece su itici iplikler için uygundur. Su jetli tezgâhlarda atkıyı ağızlıkta tüm en boyunca taşıyabilmek için genellikle atkının atıldığı tarafta tek bir düze bulunur. Bu yüzden makine enleri yaklaşık 2 metre ile sınırlıdır.
Hava akışının kontrolü basınçlı suyun akışının kontrolünden daha zor olduğu için tek düzeye sahip hava jetli dokuma makineleri ticari olarak 1700 mm’ ye kadar olan enlerde başarılı olmuştur. Daha geniş makineler için makine eni boyunca düzgün bir atkı ipliği hareketi sağlamak amacıyla tarak enine yardımcı düzeler yerleştirilmiştir. Teorik olarak geniş enli hava jetli makineler üretilebilse de ticari olarak tek en makineler daha caziptir ve makine enleri 3600-4000 mm tarak genişlikleri ile sınırlıdır. Basınçlı havanın üretilmesi pahalıdır ve akışını kontrol etmek zordur. Bu nedenle ya özel hava kanalının ya da özel bir profil ile tarakta oluşturulan kanalın içinden atkıyı taşımak için hava akışının sınırlandırılması zorunludur.
Hava jetli tezgâhlar 1970’li yıllarda büyük miktarlarda ticari kullanıma girdiğinden hızlı bir şekilde gelişmiştir. Bu gün hava jetli tezgahlar dokuma kumaşların büyük bir çoğunluğunu dokuyabilmekte ve nispeten basit kumaşların seri üretimine hâkim durumundadırlar.
Hava jetli dokuma makineleri 3000 m/dak. Atkı hızına ulaşmışlardır. Bu hız herhangi bir tek fazlı atkı atma sistemi ile ulaşılan hızın yaklaşık iki katıdır ve hala yoğun bir gelişme çabası içerisindedir. Hava jetli sistem atılan bir metre atkı başına yatırım maliyeti ile yüksek seviyede rekabet eder durumdadır.
Otomatik atkı onarım sistemine sahip hava jetli dokuma makineleri ana düze ile kumaşın diğer taraftaki kenarı arasında meydana gelen atkı hatalarının büyük bir çoğunluğunu onarabilmektedir. Bu ünite çözgü ipliklerine zarar vermeden kopan atkı ipliğini ağızlıktan uzaklaştırılmakta ve makineyi tekrar çalıştırmaktadır. Makine hatayı belirleyemez ve gideremezse sinyal üreterek dokumacıyı uyarır.
Hava jetli dokuma makinelerinde makine duruşlarının büyük bir kısmını atkı duruşları oluşturduğundan bu sistem dokumacının iş yükünü çoğu durumda % 50’ den fazla azalmaktadır. Bu sistem ile dokunan kumaş kalitesi iyileştirildiği gibi aynı anda birden fazla makinenin durması ile ortaya çıkan kayıp zaman da azaltılmaktadır.
DİĞER MEKANİZMALAR VE TEK FAZLI DOKUMA MEKANİZMALARINDA KULLANILAN AKSESUARLAR
A. BESLEME VE ÇÖZGÜ SALMA TERTİBATI ( MEKANİZMASI )
Çözgü iplikleri dokuma makinesine bir veya daha fazla dokuma levendinden beslenir. Özel durumlarda cağlıktaki bobinlerden doğrudan besleme yapılabilir. Çözgü ipliklerinin leventten
boşalması esnasında tüm tellerin aynı uzunlukta olmasını sağlamak için çözgüler levende eşit aralıkla ve aynı gerginlikle sarılmalıdır.
Levent çapı arttıkça sarılan çözgü uzunluğu artar ve daha az levent değişimine ihtiyaç duyulur. Ancak daha büyük çözgü gerginlik değişimlerin dengelemek zorunluluktur.
Farklı dokuma makinelerinde değişik çaplarda leventler takılabilir. Endüstriyel (teknik) kumaşlar veya denim gibi kalın çözgü iplikleri kullanılan kumaşların dokunması için daha büyük çapta leventlere gereksinim duyulur. Bu leventler tezgahın arkasına yerleştirilen ayrı bir levent cağlığına yerleştirilir.
Bu tür levent cağlıkları ile 1600 mm çapa kadar leventler kullanılabilir. Levent üzerindeki çözgü genişliği en az taraktaki iplik genişliği kadar olmalıdır.
Çözgü genişliği 2800 mm’yi aşar ise haşıl işlemi ve levent taşımayı kolaylaştırmak için birden fazla çözgü levendi kullanılır. Bir kumaşta birden fazla çözgü levendi kullanılır ise bitim işleminden sonra kumaş hatalarına sebep olan farklılıkları önlemek için leventler aynı koşullar altında hazırlanmalıdır.
Dokuma esnasında farklı leventlerden beslenen çözgü gerginlikleri dikkatli bir şekilde kontrol edilmek zorundadır ve elektronik sensörlerin kullanılması ile bu işlem daha basit hale gelmiştir.
Dokunacak olan kumaş birbirinden büyük oranda farklılık gösteren iplik numaralarında çözgü ipliklerine ihtiyaç gösterir veya çözgünün farklı kısımları birbirinden büyük oranda farklı kıvrım değerlerine sahip ise birden fazla çözgü levendi ile paralel olarak çalışmak gerekir. Bu leventler dokuma makinelerinde üst üste veya arka arkaya yerleştirilebilir.
Dokuma esnasında çözgü salma mekanizması her makine devrinde gerekli oranda çözgü ipliğini dokuma bölgesine besler. Atkı atmadan önce ağızlık oluşurken çözgü ipliklerinin iki veya daha fazla tabakaya kolaylıkla ayrılabilmesi için çözgü salma mekanizması çözgüleri eşit ve düzgün gerginlikte tutmalıdır.
Bu sayede son atılan atkının tefelenmesi esnasında gerekli çözgü gerginliği muhafaza edilmiş olur. Çözgü salma mekanizmaları arka köprünün yer değiştirmesiyle gerginlik ölçülerek mekanik olarak kontrol edilmekte idi ancak artık elektronik sensörler ile gerginlik ölçülür ve çözgü salma ayrı servo motorlarla kontrol edilmektedir.
B. KUMAŞ ÇEKME TERTİBATI ( MEKANİZMASI )
Kumaş çekme mekanizmaları dokunan kumaşı sabit bir hız ile ileri çekmek için kullanılır. Kumaş çekme hızı, atkı sıklığını kontrol eder ve atkı sıklığı değişimleri ile diğer kumaş hatalarını önlemek için düzenli olmak zorundadır. Dokuma makinelerinin çoğunda kumaş çekme mekanizması dokunan kumaşın kumaş silindirine sarılmasını da kontrol eder. Ağır kumaşların dokunmasında yaygın olarak büyük çaplı kumaş silindirlerinin hazırlanması gerekli ise tezgah gövdesinin dışına ayrı bir kumaş sarma ünitesi yerleştirilir.
C. OTOMATİK DURDURMA TERTİBATI
İlk grup, çözgü koruma tertibatları, sadece mekikli veya mekikçikli dokuma makineleri için geçerlidir. Bu tertibatlar mekik sıkıştığında makineye zarar verilmesini ve çok sayıda çözgünün kopmasını engeller.
Çözgü durdurma tertibatları, çözgü koptuğunda dokuma makinesini durdurur. Çözgü iplikleri koptuğunda lameller aşağı düşer ve çözgü durdurma tertibatı aktif hale getirilir. Lameller mekanik veya elektriksel çözgü durdurma tertibatlarıyla birlikte kullanılır. Lameller tarafından çözgü ipliklerine hasar verilmemesi için çözgüler düzgün bir şekilde haşıllanmalıdır.
Çözgü iplikleri ile fiziksel teması olmayan elektronik çözgü durdurma tertibatları özellikle ince filamentli iplikler için kullanılmaktadır.
Atkı durdurma tertibatları otomatik mekikli dokuma makinelerinde atkı değiştirme işlemini başlatmak ve atkı atma esnasında atkı ipliği koptuğunda makineyi durdurmak için kullanılır. Otomatik kopuk atkı onarım sistemine sahip hava jetli dokuma makinelerinde atkı durdurma tertibatı atkı onarım işlemini de başlatır.
D. HIZLI TİP DEĞİŞİMİ
İlk defa Picanol tarafından sergilenen ve şimdi bütün makine imalatçılarının sahip olduğu hızlı tip değişim sistemi (QSC) bir çözgü değişimi esnasında makinenin durdurulması gereken süreyi büyük ölçüde azaltır. Çözgü levendi, arka köprü, çözgü durdurma tertibatı, çerçeveler ve tarak, bu kısımları dokuma makinesinin gövdesinden ayıran bir modüle yerleştirilir. Bu modül özel bir taşıma ünitesi ile tahar ve iş bağ bölümlerine taşınarak çözgü değişimi için hazırlık yapılır ve tekrar dokuma makinesine getirilir. Böylece normal olarak duran dokuma makinesi üzerinde yapılan işlerin % 90 kadarı çözgü değişim işleminde ortadan kaldırılır ve dokuma makinesi randımanı iyileştirilir. Bu sistem ile taraklar ve çerçeveler daha temiz kalacağından daha iyi makine performansı ve kumaş kalitesi elde edilmiş olur.
E. MAKİNE GENİŞLİĞİ
Bir dokuma makinesinin tarak eni dokunacak olan kumaşın taraktaki eninden daha geniş veya taraktaki enine eşit olmalıdır. Taraktaki çözgü genişliği kumaş kenar genişlikleri ve yardımcı kenar çözgülerini kapsamalıdır. Makine genişliği bu ender dar ise kumaş bu makinede dokunamaz.
Genel olarak bir makinenin tarak enini artırmak mümkün değildir. Mevcut makine eninin üzerine çıkılamazken daha ağır kumaşları dokumak genellikle mümkündür. Sulzer mekikçikli dokuma makinelerinde makine eninin % 50’sine kadar en azaltılması yapılarak kumaş dokunabilir.
Farklı dokuma makinesi üreticileri ve bunların farklı model dokuma makineleri, makine eninden daha düşük enlerde kumaş dokumak için farklı düzenlemelere sahiptir. Bazı firmalar sadece 200 mm en azaltılmasına izin verir. Malzeme ve kumaş tiplerindeki muhtemel değişimler göz önüne alındığında bu değer yetersiz kalmaktadır.
Düşük enlerde kumaş dokumak atkı kayıt hızlarını azaltabileceğinden tarak genişliğinin büyük kısmını kullanmak en ekonomik olanıdır. Geniş en makineler muhtemelen daha yüksek yatırım ve işletme maliyetine sahiptirler. Bazı durumlarda bir makinede yan yana belirli sayıda kumaş dokumak ekonomiktir. Geniş bir Sulzer mekikçikli dokuma makinesinde beş, altı veya yedi havlu her biri kendi içe kıvırma kenarları ile üretilebilir.
F. TAHAR
Çözgü ipliklerinin belirli kurallara göre, çerçevelerdeki gücü gözlerinden ve tarak dişleri arasından geçirilmesi işlemine tahar denir.
Tahar işleminin ilk aşaması olan gücü taharı, çözgü ipliklerinin çerçevelere bağlı olan gücü tellerine ait gücü gözlerinden gücü tığı ( gücü çekeceği ) yardımıyla tahar planına uygun olarak geçirilmesidir.
İkinci aşama ise tarak taharıdır. Tarak taharı çözgü ipliklerinin dokuma tarağının dişleri arasında kalan boşluklardan tarak tığı ( Tarak çekeceği ) kullanılarak tarak planına göre geçirilmesi işlemidir.
Bir örgünün en az kaç çerçeve ile dokunabileceğini ve hangi çözgünün hangi çerçevede yer alması gerektiğini gösteren işaretleme sistemine tahar planı adı verilir.
Tahar planı, dokunacak olan örgünün raporu esas alınarak çizilir. Tahar planı çiziminde temel kural örgü raporundaki aynı hareketi yapan çözgülerin belirlenmesi ve bu çözgülerin aynı çerçeveye ait olduğunun gösterilmesidir. Tahar planının desen kâğıdına çiziminde genellikle kullanılan yöntem, tahar planının örgü raporunun üzerinde yer alması ve her çerçeve için bir satır ayrılmasıdır. Çözgü ipliğini gösteren sütun ile ait olduğu çerçeveyi gösteren satırın kesiştiği noktadaki karenin içi doldurulur. Aynı işlem örgü raporundaki tüm çözgüler için tekrarlanarak tahar planı çizilir.
Tahar planı çizilirken; çerçevelerin numaralandırılması, dokuma makinesi veya numune dokuma tezgâhının çalışma şekline göre iki şekilde yapılabilir.
Örneğin; bezayağı örgüsünü oluşturan tek numaralı çözgü iplikleri aynı hareketi yani aynı bağlantıyı yaptığından aynı çerçevede toplanırlar. Benzer şekilde, çift numaralı çözgü iplikleri de grup oluşturarak ayrı bir çerçevede yer alırlar. Bezayağı örgü raporunda iki farklı çözgü hareketi bulunduğundan, bezayağı örgüsü en az iki çerçeve ile dokunur. Bu durumda herhangi bir örgünün dokunabilmesi için gereken çerçeve sayısı, örgü raporunda bulunan farklı çözgü hareketi sayısına eşittir.
Kumaşa en uzak çerçeveden başlayarak numaralandırma yapıldığında desen kâğıdında, yukarıdan aşağı doğru her satır bir çerçeveyi temsil eder. Çözgü ipliğini gösteren sütun ile ait olduğu çerçeveyi gösteren satırın kesiştiği noktadaki karenin içi doldurulur. Tahar planı çıkarılırken, aynı hareketi yapan çözgüler, çerçeve üzerine düşen yükü azaltmak amacıyla birden fazla çerçeveye dağıtılabilirler.
Bu durumda çerçeve sayısı örgü raporundaki çözgü sayısının katları olmalıdır. Örneğin, bezayağı örgüsü 2 çerçeve yerine 4, 6, 8… çerçeve ile dokunabilir. Ancak farklı bağlantı şekilleri olan çözgüler, kesinlikle aynı çerçevede toplanamazlar. Armürlü kumaşlarda desen kapasitesini arttırabilmek için farklı tahar türleri oluşturulmuştur bunlar;
Sıra tahar (düz tahar): Örgü raporundaki çözgüler sıra ile birinci çerçeveden, kullanılan son çerçeveye kadar gücülerden geçirilir. Yapılan işlem tekrar birinci çerçeveye dönülerek çözgü iplikleri bitinceye kadar tekrarlanır.
Atlamalı tahar: Bir gücüye düşen iplik adedi birden fazlaysa veya bir çerçeveye 1cm de düşen iplik adedi normalden fazla ise ipliklerin diğer çerçevelere paylaştırılması için kullanılan tahar sistemidir. Genellikle bez ayağından türeyen dokularda tercih edilir.
Kumaşta iki temel hareket olduğu halde iplikler çerçeve atlanılarak geçirilerek dört veya sekiz çerçeveye dağıtılır. Çözgü ipliklerinin birbirine dolanma riskinin yüksek olduğu kalitelerde atlama işlemi yetersiz kalır. Bu durumda iplikleri birbirinden daha da uzaklaştırmak gerekir. İplikler gücülerden saten örgüsü gibi mümkün olan en uzak noktalarda geçirilirler. Bu taharlama sistemine saten tahar adı verilir.
Kırık (balıksırtı-kesik) tahar: Balık sırtı, kırık dimi gibi örgülerde, örgü raporu içinde varsayılan bir eksenin sağına veya soluna doğru belirli bir düzende aynı hareketlerin tekrarlandığı görülür. Tahar prensibine göre aynı hareketi yapan iplikler aynı çerçevede bulunması gerektiğinden şematik gösterimde tahar raporunda örgüyle uyumlu kırık yollar oluşur.
Gurup tahar: Birlikte kullanılan örgülere göre gruplar halinde ayrı ayrı düzenlenen tahar türüdür. Çok geniş raporlu örgülerde, peş peşe aynı hareketlerin farklı yönlerde tekrarlandığı örgülerde kullanılır.
Karışık tahar: Aynı hareketi tekrarlayan ipliklerin gruplamaya imkan vermediği krep gibi geniş raporlu örgülerde kullanılan tahar yöntemidir. Aynı hareketi yapan ipliklerin aynı çerçevelerdeki gücülerden geçirilmesi prensibine göre düzenlenir.
Çift katlı(iki yollu) tahar: İki veya fazla çözgü levendi gerektiren kumaşlarda, çözgü yönünden takviye edilmiş kumaşlarda çözgü ipliklerinin sağım hızları farklı olduğu için sürtünmeyi azaltmak amacıyla kullanılan tahar sistemidir. İki farklı çözgünün taharları aralarında bir boşluk bırakılarak üst üste iki sıra halinde gösterilir.
El ile tahar yapma işlemi; iki işçi tarafından kontrollü şekilde yapılır. El ile yapılan tahar işleminde bütün çerçeveler tahar sehpasına asılır. Sehpanın arkasındaki tahar arkacı denilen işçi plana göre iplikleri sırasıyla tek tek sehpanın önünde duran tahar öncü denilen işçiye uzatır. Tahar öncü, gücü tığı ile tahar arkacının vermiş olduğu çözgü ipliklerini tek tek gücü gözünden geçirir. Gücü taharına birinci çerçevenin sol tarafından başlanır. Bu işlemde dikkat edilmesi gereken, tahar raporuna uygun şekilde hareket edilmesidir. İkinci işlem de gücülerden alınmış çözgü ipliklerinin dokuma tarağı dişlerinden geçirilmesidir.
Tahar yapmada kullanılan malzemeler;
1-Tahar sehpası; Tahar işleminin üzerinde yapıldığı, metal aksamdan oluşan basit çalışma ortamı sağlayan sehpalardır.
2-Çerçeveler; Dokuma makinelerinde ağızlığın açılmasında üzerinde bulunan gücülerin ve bu gücülerin gözlerinden geçirilen çözgü ipliklerinin istenilen aşağı yukarı hareketini (üretilecek kumaşın örgüsüne uygun) yapmasında kullanılan en önemli parçalardır. Dokunacak kumaşın örgü raporuna göre üzerinde bulunacak gücü sayısı değişmektedir. Çerçevelerin üzerine yüklenecek gücü sayısı çerçeve enine ve dokuma makinesinin tipine göre değişebilmektedir.
3-Gücüler; Çözgü ipliklerinin çerçevelere gruplar halinde takılı olarak bulunmasını sağlayan veya jakar sisteminde serbest olarak bulunan metal aksamlardır. Üstünde bulunan gücü gözü adı verilen delikten çözgü ipliklerinin geçirildiği metal tel ya da plakalardır. Çözgü ipliklerinin ağızlığı oluşturabilmesi için örgü hareketine göre aşağı yukarı yönlenmesi gerekmektedir. Bu hareketin çerçeveler aracılığı ile çözgüye ulaştırılmasını sağlayan ağızlığın oluşmasında önemi yüksek olan bir tahar elemanıdır.
4-Lameller; Lameller çözgü kontrol sisteminin bir parçasıdır. Lamel atma işlemi de taharcılar tarafından yapılır. Her bir çözgü teline bir adet olmak üzere tüm çözgülere lamel atılır. Lamel atma işlemi çözgüler makineye alınıp, bağlandıktan sonra yapılır. Çözgü ipliklerinin kopuşlarını kontrol etmek amacıyla mekanik veya elektrikli bir sistemle kombine çalışarak çözgü ipliği koptuğu anda dokuma makinesinin durdurulmasını sağlarlar. Lameller yapı olarak alt kısmı açık ya da kapalı olarak üretilirler. Testere adı verilen metal levhalar üzerinde görevlerini yerine getirirler. Altı açık olan tiplerin makineye takılması tahar işlemi bittikten sonra mümkündür. Kapalı tipler ise tahar işlemine başlanmadan çözgü ipliklerinin lamel gözlerinden geçirilmesi işleminden önce yapılmalıdır.
5-Dokuma Tarağı; Çözgü ipliklerinin dokunacak kumaşa düzgün ve homojen olarak dağılımını sağlayan dokuma makinesi parçasıdır. Kumaşın eninin, sıklığının ayarlanmasını sağlamaktadır. Çeşitli metal ve plastik maddelere uçlarından tutturulmuş ince metal plakalardan yapılırlar. İki metal plaka arasındaki boşluğa tarak dişi denir. Bu boşluğun 10 cm’deki adedi tarak numarası olarak ifade edilir. Tarakların sıklığa göre ayrımında tanımlanmasına yardımcı olur. Tarağın sıklığının artması üretilecek kumaşın sıklığının oranının büyük olması anlamına gelmektedir. Tarak, dokuma makinesi için değiştirilebilen sıklıklarda yapılan seyyar bir yardımcı parçasıdır. Tarak numarası seçilirken kumaşın eni, çözgü sıklığı, örgü raporu, çözgü renk raporu, çözgü ipliklerinin kalınlığı ve düğümlerinin oluşturduğu kalınlık dikkate alınarak yapılmalıdır.
6-Tarak ve Gücü Tığı; Dokuma makinesinde üretim sırasında meydana gelebilecek kopuşlarda ve tahar işlemi yapılırken dokuma hazırlıkta çözgü ipliklerinin tarak ve gücülerden geçirilmesinde
kullanılan metalden imal edilmiş yardımcı tahar elemanıdır. Tarak çekeceği ve gücü çekeceği olarak adlandırılırlar. Her bir tahar ve dokuma elamanın çalışma sırasında yanında bulundurması gereken el aletidirler.
6.DOKUMA KUMAŞTA TEMEL ÖRGÜLER VE ÖZELLİKLERİ
Dokumada kullanılan temel örgüler bezayağı, dimi ve satendir. Bu örgülerden değişik örgüler türetilebilir. Dokumada atkı ve çözgü bağlantılarını sonsuz denecek kadar çeşitli şekillerde düzenlemek mümkündür. Özellikle işin içine renk, iplik çeşitliliği, boya terbiye işlemleri girince desenlendirme olanakları sınırsız olmaktadır.
1. Bezayağı: Basit ve en temel örgüdür. Çok kullanılır sert ve sıkı bir yapısı vardır. Cihifon (şifon, boile, georgette, jorjet) poplin gibi hafif ve ince kumaşlar bu örgü ile dokunur. Esnekliği az sağlam yapılı ve ince kumaşlardır. Bezayağı örgüsünden türetilen en önemli örgü rib örgüsüdür. İki veya daha fazla atkının bir arada atılması ile elde edilir. Yüzeyde çözgü İpliklerinden oluşan belirgin atkı yollu çizgiler halinde rib örgü oluşur. Rib olukları atkı yönünde ise çözgü ribsi, çözgü yönünde ise atkı ribsi denir. Bu kumaşın temel özelliği sağlam olması ve yüzey sürtünme dayanımının iyi olmasıdır. Bezayağı örgülü kumaş çeşitleri; patiska, mermerşahı, kaput bezi, tülbent, basma, poplin,branda bezi, bazen, çuha, tergal, organze, tahta, alpaka.
2. Dimi: Bu örgünün en temel özelliği kumaş yüzeyinde diegonal çizgiler görülmesidir. Dimi özgülerle daha ağır gramajlı kumaşlar yapılabilir. Çünkü yan yana bulunan hem atkı hem çözgü İplikleri birbirine daha fazla yanaştırılabilir. Böylece daha sıkı örtücü ve ağır gramajlı bir kumaş elde edilebilir. Öte yandan dimi örgülü kumaşlarda atlama yapan iplikler birbirleri arasından kayabildiklerinden dolayı bu kumaşlar atlamaların yan yana dizildikleri dimi çizgileri yönünde esneklik gösterirler. Bu esneklik kumaşın ani gerilmelerine karşı direncin arttırdığından özellikle dış giyimde kullanılan kumaşlar için uygun bir yapı elde edilmiş olmaktadır. Atlama miktarı çözgü ipliklerinin atkı ipliğinin altına girip yeniden üste çıktığı yerlerde bağlantı yapmayan iplik uzunluğu sınırlı olmalıdır. Bu mesafe çok uzun olursa kumaşın dengesi bozulabilir. Dimi çizgisi boyunca / bu çizginin oluşması için bir sonraki çözgüde desenin yukarı ya da aşağı doğru kaydırılma miktarına ‘adım’ denir. Örneğin çizgi ikişer kare sıçratılarak kaydırılıyorsa bu dimi iki adımlıdır. Dimi çizgisi oluşturulurken eğer kayma sağ aşağıya doğru ise S, yukarı doğru ise Z dimi adı verilir. Dimi çizgisinin açısı eğer 30 derece ise yatık dimi, 60 derece ise dik dimi adını alır. Dimi örgünün çok çeşitli varyasyonları yapılabilir. Dimi örgü çoğunlukla dış giyimde kullanılır. Özellikle pantolon ceket palto gibi ürünlerde sıklıkla rastlanır. Dimi örgülü kumaş çeşitleri; gabardin, blue Jean(denim), diril, şayak, kaşe, bleyzer,tartan, lastikotin, kaşmir.
3. Saten: Bu örgünün diğer bir adı da atlastır. Dimi örgülerde kumaş yüzeyinde atkı ya da çözgünün hâkim olduğu kumaşlar yapılabilmektedir. Ancak atlama uzunluğunun artması kumaş yapısını bozduğundan dolayı saten örgülerin geliştirilmesi gereksinimi doğmuştur. Saten örgü de örgü birimindeki her bir iplik tek bir atlama yapmakta,
ancak bu atlamalar birer bir noktada bağlanmakta ve bu noktalar yüzeye düzgün bir biçimde yayılmaktadır. Saten örgülü kumaş çeşitleri; saten, güneşlik, yorganlık, atlas.
7.DOKUMA KUMAŞI NİTELEYEN TEMEL ÖZELLİKLER
1. Cinsi: Kumaş imalatında kullanılacak iplikleri hammaddesi, kumaşın özelliklerini etkiler. Hammedde elyaf ya da liftir. En çok kullanılan lif cinsleri şunlardır:
Doğal lifler; (hayvansal-bitkisel) Pamuk, yün, ipek, keten, kenevir, jüt.
Yapay lifler; Polyester, poliamid (naylon), akrilik, viskon ve floş, modal.
Kumaşın kullanım amacı ve istenilen özelliklere göre ham madde seçilir. Elyaflar tek ya da belli oranlarda karıştırılarak kullanılır. Bunun amacı elyafların farklı özelliklerinin birbirini tamamlaması sayesinde en ideal özelliklere sahip kumaşı üretmektir.
2 .İplik Özellikleri:
a) İplik numarası: İpliğin doğrusal yoğunluğu ya da belli miktarda ki uzunluğunun ağırlığı olarak tarif edilir. Ne, Nm, Tex ve Denye numaralandırma sistemleri ile gösterilir.
b) İpliğin büküm değeri ve yönü: İpliğin kendi ekseni etrafında tam bir tur atması ile, iplik bir büküm alır. 1m uzunluk içindeki tur sayısı ile büküm değeri, tur/m ifade edilir. İpliğin kendi etrafında ki dönüş yönü saat yönünde ise S büküm, saat yönünün tersi yönünde ise Z büküm adı verilir. Büküm değeri ipliğin mukavemeti ve dayanımını, esnekliğini, parlaklığını etkiler. Büküm yönü ise değişik efektler elde etmek amacıyla kullanılır.
c) Mukavemet: İpliğin uzunluğu boyunca kopmaya zorlanması durumunda kopmaya karşı direnci, yani sağlamlığıdır. Kopma anında ki kuvvet değeri kopma mukavemetini belirler.
d) Esneklik: İpliğin kopmaya zorlanması anında uzama ve geri toplanma oranıyla belirlenir.
e) Düzgünlük: İpliğin tüm uzunluğu boyunca aynı kalınlığa, doğrusal yoğunluğa ve çapa sahip olmasıdır. Bu hiçbir zaman tam olarak mümkün olmaz. Ancak Uster cihazı ile ölçülür ve düzgünsüzlük değerinin belli sınırlar içinde olması gereklidir.
f) Tüylülük: İpliğin yüzeyinde görülen, bükülmüş elyafların uçlarının oluşturduğu çıkıntılar nedeni ile meydana gelen tüylülük durumudur.
g) Katlı İplik, Likralı iplik, Muline iplik, Fantezi iplik v.s.
4.İplik ve çözgü sıklıkları: Çözgü boyunca bir cm içinde yan yana bulunan atkı ipliği sayısına atkı sıklığı (atkı/cm) ve atkı boyunca bir cm uzunluk içinde bulunan çözgü ipliği sayısına çözgü sıklığı (çözgü/cm) denir.
5.Kumaş gramajı: Kumaşın 1 metrekaresinin ağırlığıdır. (gr/metrekare)
6.Kumaş eni (m)
7.Kumaşın örgüsü: (bezayağı, dimi, saten )
8.Kumaşın desenlendirme şekli:
-İpliği boyalı kumaşlar: Boyanmış ipliklerden dokuma yapılır.
-Düz boyalı kumaş: Kumaş dokunduktan sonra tek renk olarak boyanarak renklendirilir.
-Baskı kumaş: Dokunmuş kumaş beyazlatılarak üst yüzeyine değişik tekniklerle desen basılarak renklendirilir. Kumaşın arka yüzünde desen görülmez.
-Renklendirme dışında örgü şekli: Terbiye işlemleri, bitim işlemleri ile kumaşın görünümü değiştirilebilir.
9.Ön terbiye ve terbiye işlemleri: Ağartma, merserizasyon, yakma, kesme, fırçalama, haşıl sökme, sanforizasyon, dekatür, kalandırlama, germe, kurutma, apre, dinkleme, şardonlama vs.
10. Örtme faktörü: Dokuma kumaşın örtmekte olduğu yüzeyi kapatma derecesini ifade eder.
11. Diğer nitelikler: Tutum (Tuşe) kopma ve yırtılma dayanımı, patlama ve mukavemeti, aşınma dayanımı, boncuklanma (pilling) özelliği, su ve hava geçirgenliği, yanmazlık özelliği, sürtünme haslığı, renk haslığı, ısı iletkenliği, statik elektriklenme, buruşmazlık özelliği vs.
8.DOKUMA KUMAŞ ÖRNEKLERİ:
Kutnu kumaş
Kutnu: Gaziantep’e özgü dokuma kumaş çeşidi olan kutnu; floş, suni İpek ve pamuk ipliğinden dokunmaktadır. Tamamen el tezgahlarında yapılan bu kumaş türü, yöresel kıyafetlerden çeşitli aksesuarlara, perdeden çantaya birçok farklı eşya da kullanılabilmektedir
Saksoni Kumaş
Saksoni: Saxony ve merinos yapaklarından yapılan ştrayhgarn ipliklerden çeşitli örgü ve desenlerde dokunan, yumuşak ve açık dokulu kumaşlardır. Saksoni kumaşlar, elbiselik ve paltoluk kumaş olarak kullanılırlar. Hafif ve orta gramajlar için 2/2 dimi örgü ile 12 Nm ve daha ince ştrayhgarn iplikler uygundur.
Mermerşahı Kumaş
Mermerşahi Kumaş: Tülbende benzeyen, ancak daha sık dokunmuş, beyazlatılmış ve yumuşak tutumlu bir kumaştır. Mermer gibi pürüzsüz bir görünüme sahip olduğu için bu ismi almıştır. Kullanımı sırasında tüylenme yapmaz. Genellikle 30/1 Ne iplikten, 1 cm’de 23–25 tel çözgü, 1 cm’de 16–18 tel atkı sıklıklarda ve yaklaşık 80-85 g/m² ağırlıkta dokunur.
Sof kumaş
Sof kumaş: Ankara keçisinin tiftik adlı gününün eğrilip iplik haline gelmesi sonucu bu iplikten dokunan sof veya daha yaygın adıyla Ankara sofu, tarihte toplumun seçkinleri tarafından kullanılmaktaydı . Günümüzde bu kumaşa ait örnekler yalnızca müzelerde görülebilmektedir.
Şal Şapik
Şal şapik: keçi yününden dokunan şal şapik adlı kumaşın tarihi mezopotamya’ya kadar eskiye dayanmaktadır. İdil, Silopi, Uludere ve çevre yörelerde üretimi teşvik edilen şal şapik kumaşı geniş bir , gömlek benzeri bir kollu giysi ve yelekten oluşan 3 parçası ile bir erkek giysisi haline gelmektedir. Bu dokuma kumaşın en çok öne çıkan özelliği yazın vücudu serin tutarken kışın da sıcak tutmasıdır.
Fresko Kumaş
Fresko Kumaş: Yüksek bükümlü ipliklerin, katlandıktan sonra, bezayağı örgüde ve düşük sıklıklarda dokunmasıyla elde edilen sert tutumlu, hafif gramajlı kumaşlardır. Kumaşa kırçıl ya da kumlu bir renk etkisi vermek için muline iplikler de kullanılabilir.
Etamin Kumaş
Etamin: Elek bezi olarak da bilinen bu kumaş ince ve seyrek dokuludur. Etamin bağlantı, bezayağı bağlantıdan bazı bağlantı noktalarının çıkarılması veya bezayağı bağlantıya bazı
bağlantı noktalarının ilave edilmesiyle elde edilir. Etamin bağlantı, dokuma kumaşta delikli, gözenekli bir yapı meydana getirir.
Vual Kumaş
Vual: Vual kumaş 60/1 numara gibi ince olan % 100 pamuktan üretilmiş, hafif, rahat bir tekstil ham maddesidir. Kelime anlamı olarak Fransızca dan gelen vual ince örtü anlamını taşımaktadır. Parlak ve kaygan yapıya sahip olduğu için ipek kumaşa benzetilir. İnce numaralı ve seyrek dokunarak elde edilir. Vual kumaş çeşitleri desenleri, renkleri ve kullanıldığı alanlar bakımında zenginlik gösterir.
Şantuk Kumaş
Şantuk: İpekli şantuk taklidi, bezayağı örgüde, nopeli ya da inceli kalınlı bölümleri olan düzgünsüz pamuk atkı ipliği kullanarak dokunan bir kumaştır.
Amerikan Kumaşı(kaput bezi)
Kaputbezi: Amerikan bezi olarak bilinen bu kumaş, bezayağı örgüde, karde iplikten dokunan ve kasar (beyazlatma) işlemi uygulanmayan bir kumaştır. Genellikle 12/1–16/1 Ne iplikten 1 cm’de çözgü sıklığı 15–20 tel, atkı sıklığı 15–16 tel olarak dokunur.
Poplin Kumaş
Poplin: Bezayağı örgüsüyle ince çözgü ve kalın atkı iplikleriyle dokunan kumaşlardır. Eskiden ipek iplik kullanılarak dokunan poplin kumaşlar günümüzde merserize edilmiş ince numara penye pamuk ipliğinden dokunmaktadır. Çözgüde genellikle 30/Ne, atkıda 20/1– 30/1 Ne iplik kullanılır. Daha ince poplinlerse, 60/2–80/2 Ne çözgü, 60/2–30/1 Ne atkı kullanılarak dokunurlar.
Branda Kumaşı
Branda bezi: Çadır bezi olarak da bilinir. Tente, çadır, yelken ve kayış yapımında kullanılan sağlam ve ağır gramajlı bir kumaştır. Genellikle bezayağı örgüsüyle veya panama örgüsüyle çok katlı kalın ipliklerle dokunur. Çözgü ipliği olarak 18/5 Ne, atkı olarak 15/3 Ne iplik kullanılır.
Çuha Kumaş
Çuha: Merinos yününden bezayağı örgüsüyle, strayhgarn ipliklerle dokunan bir kumaştır. %33, %25 oranında enden çektirilerek keçeleştirilir. Ağır bir dinkleme işlemi uygulanır. Kumaşın yüzeyinde hav tabakası oluşturulur. Genellikle koyu yeşil renge boyanarak bilardo masalarında kullanılır.
Tergal Kumaş
Tergal: Bezayağı örgüsüyle dokunan yaygın olarak kullanılan tül kumaştır. Çözgü ve atkı 70 denye tekstüre, bükümlü polyester iplikle, atkı ve çözgüde 1 cm’de 30 tel sıklık ile 30 numara tarakla dokunur. Jakar desenli ve fantazi iplikli çeşitleri bulunur.
Organze Kumaş
Organze: Bezayağı örgüsüyle, çözgü ve atkıda mono polyester ipliklerle, 1 cm’de 40 tel sıkılıkta ve 40 numara tarak kullanılarak dokunur. İpekle dokunan çeşidine oranla polyesterle dokunanlar daha ucuzdur. Çizgi, kesme, baskılı ve jakar desenlidir.
Hareli Kumaş
Hareli: Doğal ipek, pamuk ve viskondan üretilen pırıltılı, hareli kumaştır. Hareli kumaş çizgili ve empirme olarak da dokunabilir. Pamuk veya polyester muslin, çok hafif olur ve genellikle Çin’de veya Hindistan’da dokunur.
Tafta Kumaş
Tafta: Atkı ve çözgü farklı renk ipliklerle bezayağı örgüsüyle dokunur. Sıkı ve sert tutumludur. İpek ipliklerle ya da rayon ipliklerle dokunur. Sık dokunmuş ipek kumaşı parlak görünümünden tanıyabiliriz. İpek iplik yerine viskon ile dokunduğu zaman daha ucuzdur.
Şifon Kumaş
Şifon: Çok yumuşak ve ışık geçiren, bezayağı örgüde, ince, tek katlı ve yüksek bükümlü iplikten dokunmuş kumaştır. Tek katlı, ince ipek ipliklerle dokunur. Çok ince ve hafif görünüşlüdür. Motifin altına organze konularak Türk işi, çin iğnesi, pul-boncuk işi, basit nakış iğneleri ve suzeni işinde kullanılabilir. Şifondan yapılmış giysiler öncelikle şeffaftır ve hafiftir. Doğal ipekten üretilmiş şifon en pahalı ve değerli malzemelerden biridir. Elyaf olarak da poliamid kullanılabilir. Sentetik liflerden yapılmış şifon çok daha ucuz ve çok daha uzun ömürlüdür. İpek şifonlar ise lüks ama kırılgan kumaşlardandır.
Denim kumaş
Denim (Blue Jean): D 2/1 veya D ½ dimi örgüsüyle, renkli çözgü ve beyaz atkıyla değişik renklerde dokunur. Denim kumaşlar pantolonluk, eteklik, astarlık olarak kullanılır. Çözgü iplik numarası 40/2 Ne ve sıklığı 48 tel/cm’dir. Atkı ipliği numarası 12/1 Ne ve sıklığı 20 tel/cm’dir.
Diril Kumaş
Diril: D 2/1, D 3/1, D 4/1 örgüleriyle dokunan yazlık ve tropikal kumaşlardır. Kalın ipliklerle dokunur. Çözgü ipliği numarası 16/1 Ne ve sıklığı 24 tel/cm, atkı ipliği 12/1 Ne ve sıklığı 14 tel/cm’dir.
Şayak Kumaş
Şayak: D 2/2 dimi örgüsüyle dokunan, atkısı kalın numara strayhgarn, çözgüsü pamuk olan ucuz bir kumaştır. Kumaş beyaz olarak dokunur. Pamuk ipliğini kapatacak ölçüde dinkleme işlemi uygulanır ve top boyama yapılır. Daha kaliteli tiplerinde atkı ve çözgüde strayhgarn yün ipliği kullanılır. Genel olarak çözgü ipliği numarası 12/2 Ne pamuk, sıklığı 12 tel/cm; atkı ipliği 3–5 Nm strayhgarn, sıkılığı 10 tel/cm olarak dokunur.
Kaşe Kumaş
Kaşe: D 2/2 örgüsüyle, ince numara strayhgarn iplikten dokunur. Dokunan kumaşın ağır bir dinkleme işlemiyle keçeleştirilir ve bir yüzeyi havlandırılır. Düz renk elbiselik ve döpiyeslik kumaşlardır. Daha kalın tipleri kışlık kaşe kaban ve pardesülük olarak da kullanılır.
Blazer Kumaş
Bleyzer (Blazer): Ağır bir dinkleme ve hafif bir şardonlama işlemiyle yüzeyi havlandırılmış olan kaşe benzeri strayhgarn kumaşlardır. Aslında, 12/1 Nm strayhgarn iplikle 1 cm’de 16 tel sıklıkla ve dimi örgüsüyle dokunan, üzerine yollu desen basılan, spor ceketlik veya kadın kepliği olarak kullanılan özel bir kumaşa verilen isimdir. Ancak günümüzde kaşe tipi ağır gramajlı kumaşlar için bu isim kullanılmaktadır.
Gabardin Kumaş
Gabardin: Çözgü yüzlü dimi örgüsüyle dokunan pantolonluk ve pardesülük kumaşlardır. Dayanıklı ve esnekliği az bir kumaştır. Pardesülüklerde su geçirmezlik sağlamak için çözgü sıklığı artırılır. Ütülerken parlama yapabilir. Genellikle 56/2 Nm kamgarn ipliklerle, çözgüde 1 cm’de 40 tel, atkıda 25 tel sıklıkla dokunur.
Lastikotin Kumaş
Lastikotin: D ½ veya D 2/2 panama örgüsüyle kamgarn ipliklerle dokunan ince, esnek ve dayanıklı bir elbiselik kumaş çeşididir. Smokinlik, eteklik, döpiyeslik olarak da kullanılır. Ağır gramajlı askeri üniformalarda kullanılan bir türü, yüzü panama, arkası bezayağı örgüsüyle çift katlı dokunur. İpliğinde ince merinos yapağısı kullanılır. Beyaz dokunduktan sonra top boyama yapılarak renklendirilir.
Kadife Kumaş
Kadife: Temel dokumadaki atkı veya çözgü ipliklerine, gevşek durumda ilave bir atkı ya da çözgü eklenip daha sonra kesilerek havlı (tüylü) bir yüzey kazandırılan dokumalardır. Havlı Dokumalar: Kadife, havlı ve halı gibi tüylü kumaşlardaki havlar özel çözgü iplikleri ile oluşturulur. Gerilmiş bir temel çözgünün üzerine gevşek duran bir hav ya da ilmek çözgüsü gelir. Dokuma işlemi sırasında hav çözgüsü temel çözgünün üzerine kayar ve böylece ilave çözgü ipliklerinin ilmekleri kumaş yüzeyinde kalır.
Saten Kumaş
Saten: Saten, dokumanın bir çeşidi olup; düz, çok parlak ve kaygan yüzeyli bir kumaştır. İplikler birbiri üzerine ve kumaşın her iki yüzünde çok sık olarak dokunmuştur. Saten denilince düz, pürüzsüz, yumuşak, dökümlü, parlak ve bu karaktere uygun ipliklerle dokunmuş kumaşlar akla gelmelidir. Saten kumaş parlak ve kaygan bir yapıya sahip; pamuklu, yün, ipek gibi çeşitleri olan son derece zarif bir dokumadır. Saten kumaşın en büyük özelliği, mat olmayan parlak bir yapıda olmasıdır. Parlak ve yumuşaklığı nedeniyle, pek çok alanda kullanılan saten kumaş, diğer kumaşlardan farklı doku ve parlak görüntüde olmasından dolayı, kullanıldığı birçok üründe oldukça şık bir duruş sergilemektedir.
Atlas Kumaş
Atlas: Atlas, ince ipekten sık dokunmuş düz renkli, sert ve parlak, altın ve gümüş tellerle işlenmiş kumaş cinsidir. Atlas dokunuşuna göre kıymetlendirilen bir kumaştır. Atlas, Araplar aracılığı ile 14. Yüzyılda Endülüs’ten İspanya’ya ve oradan da Avrupa’ya yayılmıştır. 15. Yüzyılda ise İtalya ve Fransa’da dokunmaya başlamıştır. Selçuklular atlası Bizanslılardan
İstanbul, Osmanlılar da Avrupa’dan Frank atlası adı altında almışlardır. Kadifenin yerine tercih edildiği dönemlerde miski, şehri, Şam ve Maraş atlasları ünlenmiştir.
Güderi Kumaş
Güderi: Tok, ince, parlak, tuşesi yumuşak, sert açılı ribsleri olan yünlü kumaştır. Beşli çözgü sateni veya kamgarn ve orta incelikte ştrayhgarn ipliklerden takviyeli beşli saten olarak dokunur. Kumaşın sırtı bazen şardon yapılır. Kadın ve erkek paltolarında kullanılır. Terimin İngilizcesi ilk kez Venedik’te ipekli olarak üretilen orijinal Güderi kumaşın üretildiği yeri işaret ederek (venedikli) anlamına gelen Venetian kelimesinden gelmektedir. Güderi ayrıca bir deri türüdür.