Ülkemiz ne yazık ki depremlere neden olan fay hatlarının yoğun olduğu bir konumda, ülkemizin bulunduğu coğrafya da depremler 1500’lü yıllara dayanmakta 1500’lü yıllardan bu yana 7 ve üstü büyüklüğünde 23 depremle sarsıldı.
Türkiye’nin jeotermal haritasına bakıldığında sismik açıdan oldukça aktif fayların olduğu görüyoruz. Yani bunu ilkokul çocuğu dahi görebilir. Ülkemiz toprakları fay hattı kuşağına söyle bir göz attığımızda sınırlarımız içerisinde Kuzey Anadolu Fay Hattı, Doğu Anadolu Fay Hattı ve Batı Anadolu Fay Hattıyla deprem kuşağında yer alıyor.
NÜFUS’UN YÜZDE 60’I FAAL OLAN FAYLAR ÜZERİNDE
Uzmanlara göre ülkemizde nüfusun yüzde 60’ına yakının aktif zarar verebilecek faal olan faylar üzerinde diğer bir değişle deprem bölgeleri üzerinde yerleşim yeri kurdukları ifade ediliyor. Marmara Depremi ya da hafızalara kazınan tarih 17 Ağustos depremi sonrası Türkiye’de deprem karşı önemlerin hızla alınmaya çalışıldığı duyarlılık seviyesinin artışa geçtiği devletin fonlar ve projeler ürettiği bir döneme girmiş olduk. Ben o tarihlerde çocuktum o tarihte İstanbul da depreme tanık oldum.
DEPREM TARİHİMİZE BİR GÖZ ATALIM
Türkiye’de tarihi bilgilere baktığımızda 10 Eylül 1509’da 7,2 büyüklüğünde ‘’Büyük İstanbul Depremi’’ 23 Şubat 1653’de 7,5 büyüklüğünde “Doğu İzmir Depremi’’ 17 Ağustos 1668’de 8 büyüklüğünde “Anadolu Depremi”, 10 Temmuz 1688’de 7 büyüklüğünde “İzmir Depremi”, 3 Nisan 1881’de 7,3 büyüklüğünde “Sakız Adası Depremi” ve 10 Temmuz 1894’te 7 büyüklüğünde “İstanbul Depremi” olduğunu görüyoruz.
SON YILLARDA KORKUTAN DEPREMLERDE ZİRVEYİ İZMİR ALDI
Ülkemizde öte yandan 7’nin altında olup da etkisi şiddetli olan depremlerin adresi Ege Denizi sırasıyla Marmara Bölgesi olurken bu sıralama uzun bir süre böyle gideceği görünüyor. İzmir’de 30 Ekim günü saat 14.51’i gösterdiğinde deprem tarihimize bir sayfa daha açıldı.
6.9’luk depremle yakın tarihimizin maddi ve can kayıplı depremi olarak zirveye yerleşen İzmir’de acı, hüzün ve dramın yanı sıra mucizelere de tanık olduk. Devletin yakın geçmişteki depremlerden yola çıkarak oluşabilecek depremler için bir kurtarma ve ilk yardım bünyesinde ne denli yatırımlar yaptığını da gözlerimizle gördük. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı veya kısa adıyla AFAD, Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi diğer adıyla UMKE gibi kurumların ekipleri İzmir depreminde pelerinsiz kahramanlarımız oldu.
Bu kahramanlar 109 vatandaşımızı kaybettiğimiz İzmir depreminde mucizelere de imza attı. Depremle kararan içimize gün ışı serpen mucizeler depremden 58’inci saatte İdil, 65’inci saatte Elif 91’inci saatte Ayda oldu. Pelerinsiz kahramanlarımıza canı gönülden teşekkür ediyoruz. Benimde AFAD ve UMKE’de tanıdığım görev yapan idareci ya da kurtarma ekibinde olan abilerim büyüklerim sevdiklerim var onların hayat için nasıl mücadele ettiğini Gazetecilik mesleğim gereği yakinen görüyorum ve biliyorum.
Onlarla da gurur duyuyorum bir sonraki yazı dizim ise Pelerinsiz Kahramanlar olacak sevgiyle kalın… Allah bir daha böylesine acı göstermesin kurtulanlara sağlıklı yaşamlar hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet ailelerine sabırlar diliyorum…