Dedem köyde hep define arama peşindeydi. Gece belirli saatlerde kazmaya baslardı. Jandarma görüp yakalamasın diye gece yapardı bu işleri. 11 Mart 2011 gecesi, dedemin yanında kalan halam aradı “Babam defineyi buldu” diye… Tabi heyecandan hemen yollara düştük. Dedemin evi; Kayseri Tomarza’daydi. Merkezden iki saat kadar bir uzaklıkta. Define heyecanıyla hiç konuşmadan, elimiz ayağımiz titreyerek gidiyorduk… Arabayla gece yarısı saat 02:00 sularında vardık köye. Çevreden dikkat çekmemek için hiç ses yapmadan dedemin evine doğru yürümeye başladık. Kapıyı yavaşça tıklattı babam.
Açan olmadı ama pencereden gaz lambasının ışığı gözüküyordu. Annemin pencereye yaklaşıp camdan içeri bakmasıyla canhıraşane bir çığlık atması bir oldu. Sonrasında dili tutulmuştu sanki; konusamadı. Biz de hemen koştuk pencereye; baktık. Dedemle halam, kendilerini asmış, bedenleri ipte sallanmaktaydı hala. Gördüğümüz manzaranın vehameti ve yaşadığımız ani şok üzerine hepimiz, tıpkı annemin yaptığı gibi bastık çığlığı.
Haykırışlarımız üzerine uyanan köylü, dedemin evinin önüne toplandı. Olayı görenler jandarmaya haber verdiler. Bir süre sonra olay yerine gelen jandarmanın evi didik didik aramasına rağmen define filan da çıkmadı. Halamla dedemin mezarları, köy mezarlığının yukarı kısmında… Bu olaydan sonra çıkan bazı söylenti ve dedikodular nedeniyle köyü yaklaşık 50 kadar kişi terk etti. Ama ben hala anlamıyorum; dedemle halam neden astılar kendilerini? Hem “Defineyi bulduk, yetişin!” demişlerdi. Define de yok ortalıkta. Kimilerine göre define büyülüymüş olay hala çözülemedi…